Selülit savar-1

Koca bir yaz tatili geride kaldı. Peki, siz yaz tatilinizde özgürce giyinebildiniz mi, yoksa tüm yazı selülitlerinizi gizlemeye çalışarak mı geçirdiniz?

Ne yazık ki birçok kadın ikinci şıkkı uygulayarak yazı geçirdi ve son baharın gelmesiyle koyu renk pantolonlara büyük bir nefes alarak geçti. Ama bir dahaki yaz selülitleriniz sizinle birlikte tatile gelmesini istemiyorsanız onlarla savaşa şimdiden başlamalısınız.

Az veya çok kilolu ayırt etmeden çoğu kadında karşımıza çıkan sorunlardan biri olan selülitin oluşmasında birçok nedenin etkisi vardır. Dolaşım bozukluğu, hormonlar, genetik, hareketsiz yaşam ve kötü beslenme... Bazı faktörler değişmeyebilir ama hayatınızda yapacağınız bir takım düzenlemelerle selülitli görüntüyü önemli ölçüde azaltabilirsiniz. Üstelik şimdi onlarla savaşmak için yaza kadar daha çok zamanınız var.

İlk adım olarak sizlerden beslenme düzeninizi gözden geçirmenizi isteyeceğim. Sık sık yediğiniz şeyleri not alın ve lütfen kendinize dürüst olun. Günde kaç fincan kahve içiyorsunuz, film izlerken hangi atıştırmalığı seçiyorsunuz ve ana öğünlerinizde hangi besinler yer alıyor?
Şimdi bu listenizi yaptığınızı varsayarak yapmanızı önereceğim değişiklikleri anlatıyorum.

1- Gün içinde çok fazla siyah çay ve kafeinli, asitli ve şekerli içecekler, mocha ve latte gibi hazır kahveler tüketiyorsanız ilk olarak düğmeye buradan basalım. Öncelikle aromalı ve kremalı süslü kahvelere bir çizgi çekelim. Çoğu zaman cafeshop’larda satılan bir bardak kremalı ve aromalı tatlandırıcı katılmış kahveler büyük bir pastanın kalorisinden bile fazla olabiliyor. Güne başlarken ayılmak için kahve içiyorsanız ona da düzenleme getirmek şart. Bu kahvenize süt tozu ve krema yerine gerçek sütten yapın ve şekersiz olarak için. Çay ve kahvenin içine attığınız şeker size basit görünse de, miktarı bir yıla vurduğumuz zaman büyük kaloriler ve bel çevrenize fazladan santimler ekleniyor olacak.

O zaman selülitleri azaltmak için kremalı ve aromalı kahveleri hayatımızdan çıkarıyoruz. Sabahları uyanmak için mümkünse %50 yağlı sütle şekersiz bir kahve içiyoruz ve günün geri kalanında size yeşil çay eşlik ediyor. Evde demlerseniz demliğin içine kabuk tarçın ve karanfil katarak farklı tat ve aromalar elde edebilirsiniz. Ofiste içiyorsanız da bir dilim limon, yeşil çayınızın en yakın dostu olacaktır.

2- Ne kadar sıklıkla fast food restoranlarına gidiyorsunuz? Eğer bu haftada 2 ve 2’den fazlaysa alarm zilleri çalıyor demektir. Bir çok fast food restoranında kızartma için kullanılan yağ sabahtan akşama kadar değişmiyor. Yani o yağ, sabahtan başlıyor kızarmaya ve akşama kadar yanmıyor. Siz o yağda kızaran patates ve tavukları yediğinizde bilin bakalım sizde neler oluyor? Evet doğru bildiniz, o yağlar sizin bünyenizde de yanmıyor! Yani evde yaptığınız bir tavuklu sandviçi yakmak için harcayacağınız enerji, işin içine trans yağ girince 4 ya da 5 katına çıkıyor.

Ben bir konuda birçok kadına hak veriyorum çünkü zaman kısa ve çalışan kadınlar için hızlıca yemek yemek için Fast Food’dan daha cazip bir şey yok. Ama bedeniniz daha sağlıklı bir yemek için size yalvarıyor! Ona bol soslu bir hamburger ve büyük boy asitli içecek vermek yerine, akşamdan evde hazırladığınız sağlıklı sandviçinizi yiyerek kendinize büyük bir iyilik yapabilirsiniz.

Ve emin olun, o sandviçi hazırlamak sadece 4 dakikanızı alacak. Akşamdan kepekli sandviç ekmeğinin içine peynir, roka, füme et, sivri biber ya da kendi sevdiğiniz şeylerle hazırlayacağınız sandviçinize en büyüğünden bir ayranla taçlandırırsanız hem sağlığınız hem de selülitlerinizi azaltmak için mükemmel bir adım olacak.

3- Hareketsiz yaşam sizi yaşlandırır! Harekete geçmek için neyi bekliyoruz? Hemen bu akşam otobüsten birkaç durak önce inerek yolun geri kalanını yürümeye, ya da evinizin yakınında bir spor salonuna yazılmaya veya en azından bir egzersiz DVD’si satın alarak evde çalışmaya var mısınız? Küçük hareketler, büyük değişimlerin başlangıcı olur. Cumartesi günü kendinize bir iyilik yapın ve uyanır uyanmaz spor giysilerinizi giyip, yürüyüşe çıkın. Açık havada hızlı tempolu yürüyüşün cildinize bile iyi geldiğini göreceksiniz. 

Daha fazla hareket sadece selülitleri azaltmanızı sağlamayacak, aynı zamanda metabolizmanızı hızlandıracak ve daha fazla endorfin hormonu salgılayarak daha mutlu olmanızı sağlayacaktır. Üstelik spor yapmak, kişilerde iştah kontrolü de sağlayacağı için kendinizi daha fit ve formda hissedeceksiniz.