Paylaş
Evlilik terapisine, sihirli değnekten çok evlilik alanına ait konuları derleyen, toparlayan, düzenleyen tarafsız, uzman bir elin dokunuşu diyebiliriz. Evliliklerde küçük gibi görünen konular bile bazen o kadar sorun çıkarır ki. Bu alanlar toparlandığında ilişkiler nefes alır. Yeni davranış ve alışkanlıklar kazandırıldığında, ailenin ortak değerleri ve prensipleri çalışıldığında, yeni bir iletişim dili kazanıldığında evdeki herkes daha sağlıklı nefes alır.
Dünyaya ve aileye bir bebek getirme kararı çiftin verdiği en önemli karardır. Bu karar, karı kocalık kimliğine ek olarak anne babalık kimliğini de doğurur. Anne babalık ömürlük bir kontrattır ve eşler ayrılsa bile bu kontrat devam eder. Çoğu zaman çiftler bebekleri olmasını içgüdüsel, öğrenilmiş ve farkındalıkları düşük olarak sadece isteyerek karar verirler.
Çocuk dünyaya getirmek için doğru zaman var mıdır? Evet vardır. Evlilik evrelerden oluşur. Çoğunlukla evliliğin ilk iki yılı çocuksuz evredir. Bu evrenin sağlıklı geçilmesi önemlidir. Bu evrede çiftin ‘biz’ alanlarını oluşturup sağlamlaştırmaları önerilir. Bu süreçten sonra bebek düşünmek daha gerçekçi olur. Çünkü bebekli evre evliliğin bir sonraki evresidir ve kendine has güzellikleri ile birlikte sorunları da beraberinde getirir. Güçlü ve birbirine bağlı bir ilişkinin çocuklu evreye adaptasyonu daha rahat olur.
Eşlerden biri çocuk istemiyorsa, kaygıları ya da şüphesi varsa konuya hassasiyet gösterilmeli, kararını sağlıklı vermesi için desteklenmelidir. Gerekirse psikolojik destek alınmalıdır. Çünkü çocuk kararı hayattaki en önemli kararlardandır ve karar baskı ya da verilmemelidir. Çiftlerden biri çocuk istemiyorsa veya yapmama kararı verirse karara saygı duyulmalı ancak diğer kişi anne/baba olmak istiyorsa ona da saygı duyularak gerekiyorsa evlilik sonlandırılmalıdır.
KAYNAK: MUTLU AİLELERİN 101 SIRRI KİTABI/ HÜRRİYET KİTAP
Paylaş