Paylaş
Çocuğunuzun okul düzeni nasıl olursa olsun günlük 3 ana öğün ve en az 2 ara öğün almalılar. Bu öğünler 3-4 saat aralıklarla tüketecek şekilde haftalık plan yapabilirsiniz.
Evde ve ev dışında tüketecekleri öğünleri onların seveceği ve sağlıklı büyümeleri için gerekli besinleri içeren bir paket ve/ veya tabaklar oluşturarak fast food tüketmeye yatkınlıklarını azaltabilirsiniz.
Çocukların her gün tüm besin gruplarını yeterli miktarda almalarını sağlamak için program yapmalısınız. Okulda tükettiği öğünleri
Süt / yoğurt grubu,
Sebze- meyve grubu,
Kuruyemişler
Tahıllar
Et, peynir, yumurta gibi tüm besin ögelerini aynı gün içinde tüketmelerini sağlayacak şekilde akşam yemeğini planlayabilirsiniz.
Örneğin öğle yemeğinde protein ağırlıklı bir menü varsa aksam yemeğinde sebze yemeği, sebze çorbası ya da bol sebzeli bulgur pilavı ekleyebilirsiniz.
Günlük kalsiyum ihtiyacını tamamlamak için gün boyunca okulda tüketilen süt/ yoğurt/ ayranı kontrol edip, gerekirse akşam yemeğinde takviye yapabilirsiniz.
Evde yemek yapma görevini kim üsteniyorsa diğer aile bireylerini mutlu etmek için birden fazla çeşit yemek yapmaya yönelebiliyor. Siz kişiye özel farklı yemek alternatifi sunduğunuzda, elbette herkes daha çok sevdiği yemeği seçecektir. Çocuklar sürekli ebeveynlerini gözetler ve davranışlarını taklit ederler. Bu yüzden öğünde hazırladığınız ana yemeğe ‘çocuklar yemez’ deyip alternatif üretmeyin. Planladığınız yemeğin çocuklarınızın tam ve dengeli beslenmesi için gerektiğini anlatır ve bu konuda kararlı olursanız yemek konusunda seçici olmalarını önleyebilirsiniz.
Müdahale etmemek zor olsa da çocuklarınızın ne yediğine, ne kadar yediğine yorum yapmaktan kaçınmalısınız. Siz aileniz için sağlıklı ve dengeli bir öğünü servis ettikten sonra tüm kararı çocuğunuza bırakın.
Çocukların doğası gereği daha önce yemediği bir gıdayı hemen kabul etmezler. Yeni yiyeceği tatmadan önce onunla bir hikaye kurgulayıp, sonra küçük miktarlarla başlamak reddetme riskini azaltabilir.
Özellikle sebze konusunda zorlanıyorsanız, lahana, kereviz sapı, brokoli, haşlanmış kabak, renkli biberler, havuç gibi sebzeleri çubuk şeklinde doğrayıp yanına humus, yoğurt sos, domates sos gibi alternatiflerle daha eğlenceli ve besleyici bir ara öğün haline getirebilirsiniz. Yaratıcı tabaklar her zaman cezbedecektir. Minik yıldız tostlar, gülen yüzlü kreplere hiçbiri hayır demeyecektir.
Çocuklarınız yemek planı ve hazırlama aşamasına eşlik ederse, yemeye daha çok ilgi duyacaktır. Mutfakta doğrama işlerini yapacak kadar büyüyene kadar salata karıştırmalarını ya da kek hamurunu çırpmalarını sağlayabilirsiniz. Bu şekilde hazırlanan öğünü daha keyifle yiyeceklerdir.
Ebeveynler olarak eve giren yiyeceklerden siz sorumlusunuz. Eve ne kadar cips, gofret, bisküvi, gazlı içecek alırsanız çocuklarınızı bu yiyecekleri yemeye o kadar teşvik etmiş olursunuz. Çocuklara sağlıklı beslenme alışkanlığı kazandırmak için önce siz bu yiyecekleri bırakmalısınız.
Çocuklarınızın beden algısı ve sağlıklı beslenme alışkanlığı kazanmasında en önemli etken sizsiniz. Beslenme alışkanlıklarınız değişkenlik gösteriyor ya da seçici tutum sergiliyorsanız çocuklarınız da büyük çoğunlukla böyle davranacaklardır.
Sinemada patlamış mısır yemek ya da marketten eve dönerken dondurma alarak dönmek çoğumuz için hayatın zevklerinden bazıları. Önemli olan bu seçimlerin ne sıklıkla yapıldığı, doğru porsiyonda tüketmek ve fiziksel aktivite ile dengeleyebilmek.
[fotogaleri=2688,1464]
Paylaş