Paylaş
Mevsimlerin ruh sağlığımız üzerinde pek çok etkisi bulunuyor. Günlerin uzun ya da kısa olması, doğada meydana gelen değişiklikler herkesi aynı derecede etkilemiyor. Küresel ısınmaya bağlı olarak günlük hava sıcaklıklarındaki ani değişiklikler de tıpkı mevsim geçişleri gibi bir etkiye sahip.
Gün ışığından daha az faydalanmak, iş ve okul sorumluluklarının artması bazı insanlarda depresyon belirtilerine sebep olur. Halbuki gün ışığından faydalanmak için havanın açık ve güneşli olması gerekmez. Yağmurlu bir havada da gün ışığından faydalanabiliriz.
Doğaya bakış açımızı iyilik halimize odaklı geliştirdiğimizde sonbaharı da ilkbahar gibi karşılamak mümkün. Depresyona sebep olan mevsim değil, mevsime yönelik bakış açımızdır. Sonbaharı cansızlıkla eşleştirmek yerine her mevsimde olduğu gibi sonbahara da tüm canlıların ihtiyacı olduğunu düşünebiliriz. Toprağın, ağaçların, hayvanların sadece sıcak ve güneşli havalara ihtiyacı olmadığını hatırlamamız bile bu mevsimin de bize gerekli ve yararlı olduğunu akla getirebilir.
Kapalı ve yağmurlu bir sonbahar gününe erken saatlerde uyanmak ve tempolu bir yürüyüş yapmak güne iyi başlamanızı sağlayacaktır. Yaşadığınız ve çalıştığınız mekanlara bol ışık girmesi son derece önemlidir. Beslenme ve spor alışkanlıklarınızı mevsime uygun şekilde düzenleyebilirsiniz. Alkol, sigara vb. bağımlılık yapıcı maddelerden uzak durarak depresif duygu durumuna geçişinizi engelleyebilirsiniz.
Kestanelerin dökülüp pastel renkli yaprakların serildiği, mantarların kendini gösterdiği sonbahar, fotoğraf ve yürüyüş tutkunları için oldukça cazip bir mevsim.
Bilim insanlarına göre yağmur sonrası ortaya çıkan negatif iyonlar sayesinde daha mutlu hissediyorsunuz. Havadaki toz, polen, koku, bakteri negatif iyonlar sayesinde azalırken; astım, alerji, mevsime bağlı duygu durum bozuklukları, depresyon da aynı iyonlar sayesinde azalıyor. Yağmur sonrası yürüyüş ya da nefes egzersizleri yaparak da kendinizi iyi hissedebilirsiniz.
Psikolog Çisem Doğanlaroğlu Özkan
Paylaş