Paylaş
Zayıflamak isteyen kimi görseniz mutlaka şunu iç, bunu ye, şimdi bu moda şeklinde önerilerde bulunur. Oysa ortalıkta dolaşan bu bilgilerin pek çoğu insanların kendi istekleri ve yaşam tarzlarına göre ortaya atılmış, hiçbir bilimsel dayanağı olmayan yanlış bilgilerdir.
İçilen çay, kahve gibi içecekler diüretik olduklarından asla suyun yerini tutmazlar. Tersine vücuttan su atımını sağlarlar. O nedenle iyi bir çözücü ve doğal olan su olduğu için günlük su tüketimine önem vermek gerekir.
Sanıldığı gibi meyveler kalorisiz veya pek de az kalorili besinler değildir. Sağlıklı karbonhidrat kaynaklarından biridir fakat belirli miktarlarda yenmesi gerekmektedir. Aşırı meyve tüketimi ile alınan früktoz, vücutta yağa dönüştürülebilir ve özellikle karın bölgesinde yağlanmaya sebebiyet verir.
Su sağlıklı beslenmenin bir parçasıdır. Vücutta oluşan toksik maddelerin atılması için gereklidir. Sodyum, flor, potasyum, kalsiyum ve klor minerallerini içerir. Herhangi bir karbonhidrat, protein, yağ veya vitamin kaynağını içermez. Dolayısıyla kalorisizdir ve zayıflamayı da sağlamaz. Sağlığın devamı için su içilmelidir.
Maydanoz idrar söktürücü etkisi olan ve C vitamininden zengin bir sebzedir. Bu nedenle vücutta oluşan kilo kaybı yağdan değil sudandır. Geçici ağırlık kaybına sebebiyet verir.
Ana öğünlerin atlanması ile sağlıklı ve dengeli bir beslenme planı oluşturulamaz. Böylelikle sağlıklı ve kalıcı bir kilo kaybı sağlanamaz. Yağ kaybı ile tartıda ağırlık kaybetmek amacınız olsun ve öğün atlamayın.
Böyle genel bir yargı yapılamamaktadır. Kişinin oldukça geç yattığı bir gün, uyanıkken uzun süre aç kalmasına sebebiyet verilmiş olur. Bir de üstüne gece açlığı ile ertesi güne olumsuz koşullarla başlanır ve metabolizma yavaşlar. Örneğin gece 00:00’da yatan biri en geç 21:00-22:00 civarı sağlıklı ufak bir ara öğün yapabilir.
Spor öncesi öğün durumuna göre sonrasında da sağlıklı ve dengeli ara veya ana öğün planlanmalıdır. Özelikle bir sonraki sporda kasların sağlıklı bir şekilde çalışabilmesi için bu yatırımın yapılması gerekir.
Egzersiz sırasında aç olmak, tok olduğunuzdan daha fazla kalori harcayacağınız anlamına gelmez. Aksine halsizlik yaratacağından daha az kalori harcamaya neden olur. Yemek yedikten veya midenizi doldurduktan hemen sonra spor yapacağınız anlamını da çıkarmayın. Ana yemekten en az 1,5 – 2 saat sonra egzersiz yapılmalı.
Maalesef herhangi bir yiyecek veya içeceğin tüketilmesi ile vücuttaki yağ depolarından kurtulmak mümkün değildir. Dilerseniz 1 paket margarinin üzerine limon veya greyfurt suyunu sıkarak deneyebilirsiniz. Siz de bir değişiklik olmadığını göreceksiniz. Ayrıca mide rahatsızlığı olan kişiler için ekstra sağlık sorunu bile oluşturabilir.
Soda sindirime yardımcı olan, hazmı kolaylaştıran bir besindir. Fakat bu özellikleri ile yağ yakımına neden olmaz. Ayrıca aşırı içildiğinde iştah açıcı bir etki bile yaratabilir.
Çözümü bilimde aramak gerekir. Böyle bir etkiye sahip olmayan sirke, fazla tüketildiğinde yemek borusunu tahriş edebilir, reflüye neden olabilir ve ciddi sağlık sorunlarını tetikleyebilir. Ayrıca mide asidini yükselttiğinden acıkmaya neden olur.
Ürün üzerindeki light veya diyet ibaresi, o ürünün gün içerisinde istenildiği kadar tüketilebileceği anlamına gelmez. Sadece yağ veya şeker oranı azaltılmıştır ve tüketim miktarları kontrol altında tutulmalıdır. Besinler alınırken etiketleri iyice okunmalıdır. Sonuçta bir besin ögesi azaltılırken bir başkası lezzet için arttırılmış olabilir. Dikkat edin, farkında olmadan kilonuzda artışa neden olabilirsiniz.
Her ne kadar zayıflamak istesek de vücudun belirli bir miktarda yağa ihtiyacı vardır. Bu alım diyetle sağlanmadığında vücuda alınan karbonhidratlar ve proteinlerden yağ sentezlenir. Bu yağ kolesterol açısından oldukça zengindir. Halbuki yağda eriyen vitaminlerin kullanılması yağ alımına bağlıdır. Hatta bazı yağ asitleri vücut tarafından üretilmediği için besinlerle alınması gereklidir. Ayrıca yağlar mideyi geç terk ettiği için de tokluk sağlarlar.
Sanılanın aksine bu durum genellikle kilo alımı ile sonuçlanır. Çünkü yeterince beslenemeyen metabolizma bu durumu kıtlık olarak algılar ve uzun süreli açlık sonrası tüketilen her besini savunma mekanizması olarak yağ şeklinde depolamaya çalışır. Tekrar açlık oluştuğunda depoları enerji için harcayacağını düşünür. Ayrıca açlık süresince mevcut olan depolar yetsin diye de metabolizma daha yavaş çalışma eğiliminde olur.
Eğer özellikle esmer ekmekler gibi tahıl grubunu beslenmenizden çıkartıyorsanız kaybettiğiniz kilonun yağdan değil de sudan olduğu konusunda şüpheye düşünüz. Çünkü esmer ekmekler gibi tahıl ürünleri kimyasal yapılarında olan hidroksil (OH) molekülü sayesinde su tutucu özelliğe sahiptir. Tahıl tüketimi aşırı kısıtlanarak verilen kiloların neden kolaylıkla geri alındığının yanıtının ise gerçekten yağ kaybetmediğiniz olduğunu rahatlıkla düşünebilirsiniz.
Ekmek kızartılınca mevcut suyun bir miktarı uçarak sertleşme gerçekleşmektedir. Su kalorisizdir ve içerisindeki besin öğeleri açısından kaloriyi azaltıcı herhangi bir etkisi bulunmamaktadır.
Literatürde ve diğer pek çok bilimsel çalışmada, kilo kaybı hızının vücut ağırlığı ve kişiye özgü olarak haftada ortalama yarım ila 1 kg arasında olması gerektiği vurgulanmaktadır. 1 hafta içerisinde çok fazla kilo verdiğinizde, bu durum kalıcı olmaktan çıkmış ve sağlıksız kilo vermişsinizdir.
Paylaş