Paylaş
Cildimiz iç ve dış faktörlerden etkilenen, bu etkileri yansıtan bir yapıya sahiptir. Yaşam tarzı, ilaç kullanımları, uzun süre güneş ve suni ultraviole maruziyeti, sigara kullanımı ve hava kirliliği gibi faktörler dış etkenleri oluşturur. Bunların çoğu engellenebilir, kaçınılabilir faktörlerdir. Deri yaşlanması, derin kırışıklıklar, foto hasarlanma gibi sonuçları olmaktadır.
Cildi etkileyen bir de içsel faktörler vardır. Genetik ve hormonlar bunların başında gelir. Hormonlar kimyasal uyaranlardır ve deride çok çeşitli etkileri olmaktadır. Özellikle seks hormonları olarak bilinen östrojen, testosteron ve tiroid bezinden salgılanan tiroid hormonları deride belirgin değişiklikler yapabilmektedir.
Östrojen hormonu cilt nemini ve kalınlığını etkiler. Kollajen yapımını artırır, deri kalınlığını artırarak kırışıklıkları azaltır. Östrojenler ciltteki glikozaminoglikan düzeylerini artırarak nem dengesini ve yapısal bütünlüğü artırır, deriye gençlik verir. Menopozdaki deri değişiklikleri kuruluk, azalmış deri sıkılığı (elastisite), artan kırışıklıklar östrojen miktarının düşmesiyle oluşur.
Erkeklik hormonu testosteron ile daha kalın ve yağlı bir cilt yapısı sağlanır. Ayrıca erkek tipi saç dökülmesine de bu hormon neden olmaktadır.
Tiroid bezinden salgılanan tiroid hormonları da direkt deri üzerine etkisi olan hormonlardandır. Tiroid hormon eksikliğinde cilt kuru ve kaba, fazlalığında ise daha nemli ve sıcak olur.
Sonuç olarak hormonlar deride belirgin etkileri olan kimyasal aracılardır. Artış ve azalışları ile deri görünümü değişebilmektedir.
Paylaş