Paylaş
Okul öncesi dönemde çocuğun sosyal, duygusal ve zihinsel gelişimi hızlı bir şekilde devam etmektedir. Çocuklarda bu dönemlerde soyut düşünce gelişmediği için her şeyi somut olarak yorumlarlar.
Televizyon filmlerindeki kahramanlar, kişilik gelişimi sürecindeki çocuklar için, anne ve babalarının ardından önemli birer özdeşim modeli oluşturur.
Televizyon, görsel ve işitsel özellikleri sayesinde birden çok duyu organına hitap ederek etkili bir öğrenme sağlayabilir. Çocuklar televizyonda görerek ve işiterek, nesne ve olayları hareketli olarak tanımaktadırlar. Çünkü çocuklar hareketli bir nesneye daha çok dikkat edebilmektedirler.
Ancak günde 1-2 saatten fazla televizyon izlemenin akademik başarı üzerinde olumsuz etkileri vardır. Uzun süre televizyon izlemenin çocukları doğal olmayan bir pasifliğe sokması ve kendilerini eğlendirme yeteneklerini yok etme olasılığıdır. Aynı nedenlerden çocuğun bilgisayar, tablet ve telefon başında geçireceği zamanı da sınırlandırmanız şarttır.
Günümüzde bilgisayarlar, tabletler ve telefonlar, kullanıcılarına giderek daha fazla şeyler sunuyorlar. Aktif bir şekilde eğlendiren bu ortamda, çocuk pasif izleyici konumunda kalmaktadır. Bunun büyük riski ise çocuk kendi kendini eğlendirmeyi öğrenmeden eğlendirilmeyi bekleyerek büyür.
Televizyon, doğru zamanda, doğru programlar, aşırı izlenmemek kaydıyla çocuğun gelişimine olumlu katkı sağlar. Çocuğun yaşına ve izleme süresine uygun olarak izletilmediğinde çocuk konsantrasyon güçlüğü çekebilmekte ve dikkatini toplamakta sıkıntılar yaşayabilmektedir. Ayrıca aşırı televizyon, bilgisayar, tablet ve telefon kullanımı çocuğun yanlış özdeşim modelleri kurmasına neden olup, hareketsiz ve pasif bir yaşam tarzına itmektedir.
Çocukları pasif televizyon izleyiciliği yerine aktiviteler yapmaya cesaretlendirirseniz, onların becerikli olmayı öğrenmelerine yardımcı olursunuz. Televizyon, bilgisayar, tablet veya telefonu kapatarak çocuğun yaratıcılığının yolunu açın.
Paylaş