Paylaş
Hepimizin bildiği gibi zeytin ağacı bereket, zafer ve barış simgesidir. Sağlık için sonsuz faydalarını da göz önüne aldığımızda zeytini şifa simgesi olarak da görebiliriz. Zeytin ve zeytinyağı içerdiği özel bileşenler sayesinde binlerce sağlık araştırmasına konu olmuş Akdeniz’in vazgeçilmez besinidir. Kalp ve damar sağlığını korur, kolesterol ile savaşır, sindirim sistemini korur, antikanserojendir, antioksidan etki gösterir. Peki, sağlık dağıtan zeytin ağacının yapraklarını dahi tüketmeli miyiz?
Zeytin yaprakları fonksiyonel değere sahip olan biyoaktif bileşenlerin doğal bir kaynağıdır. Zeytin yaprağına olan ilgi, özellikle içerdiği oleuropein bileşeninden kaynaklanmaktadır. Oleuropein zeytin yaprağında bol miktarda, sofralık zeytinde ve zeytinyağında ise az miktarda bulunur. Buna rağmen zeytinin, zeytinyağının acı tadı ve buruk aromasından sorumludur.
Akdeniz diyetinde yer alan zeytinyağı ve zeytin yaprağı içerdiği bulunan fenol bileşenlerinin etkisiyle bu bölgede kalp damar hastalıklarının görülme sıklığı oldukça azdır. Modern tıpta tedavi amaçlı olarak kullanılan zeytin yapraklarının, antihipoglisemik, antihipertansif, antiinflamatuvar, antimikrobiyal, antiaterojenik özelliklere sahip oldukları ve bu durumun potansiyel biyoaktif fenol bileşenlerinden kaynaklandığı belirtilmiştir.
Antioksidan: Oleuropein, flavon, flavanol, fenolik bileşikler içeren zeytin yaprağı ekstratı; siyah üzümden daha fazla biyoaktif bileşen içerir. Bu bileşenler sayesinde de antioksidan etki gösterir. Kansere karşı koruyucudur. İçeriği tüm bitkisel bileşenler sinerjik etki yaparak vücudu toksinlere karşı korur. Zeytin yaprakları ile hazırlanan çay, hidrojen peroksit dediğimiz DNA’ya zarar veren bileşeni yok eder. Diyabetik tavşanlar ile yapılan çalışmalarda, zararlı toksinlerin vücuttan atılmasını sağladığı bulunmuştur. Başka bir çalışmada ise; antioksidan aktiviteyi %22 artırdığı görülmüştür.
Antiaterojenik: İçerdiği oleuropein, kalp sağlığını korumada etkilidir. Tansiyonu düşürür ve vücuttan ödemi uzaklaştırır. Erkekler üzerinde yapılan çalışmalarda, kalp hastalıklarına karşı koruyucu olabileceği gösterilmiştir. Ayrıca zeytin yaprağından elde edilen ekstraktın kalp damarlarındaki kanın akışını arttırdığı, kanın pıhtılaşmasını düzenlediği, kan dolaşımını rahatlattığı; bundan dolayı kalp rahatsızlıklarını ve kalp krizlerini önleyici etkiye sahip olduğu anlaşılmıştır. Aynı zamanda kötü kolesterolü düşürerek kalp-damar hastalıklarının önlenmesinde etkin olduğu hayvanlarda yapılan bazı çalışmalar ile gösterilmiştir.
Antidiyabetik: Diyabet tedavisinde, zeytin yaprağı yıllardır geleneksel bir tedavi şekli olarak kullanılmıştır. Zeytin yaprağı ekstratı; kan şekerinin hızla yükselmesini engellemekte, tokluk kan şekerini düşürmektedir. Antidiyabetik bitkisel çaylarda da zeytin yaprağı kullanılmaktadır.
Zeytin yaprağı çayının toksik etkisi saptanmamıştır. Ancak gebe, emzikliler, 6 yaş altı çocuklar, diyabet, tansiyon ya da kan sulandırıcı ilaç kullananlar için uygun değildir.
Tüketim için önerilen belli bir doz yoktur. Yeterli ve dengeli beslenme ilkelerine uyguladıktan sonra zeytin yaprağı çayı, bitki çayları arasında bir alternatif olarak düşünülebilir. Ancak zeytin yaprağı ekstraktı bilinçsizce kullanılmamalıdır.
Paylaş