Paylaş
İşçinin ücretini zamanında alamamasından kaynaklı ilk hakkı çalışmaktan kaçınma hakkıdır. İş kanununa göre işveren işçinin ücretini mücbir sebep olmaksızın 20 gün boyunca ödemediği durumlarda işçinin de iş görme sorumluluğundan kaçınma hakkı olacaktır. Mücbir sebep olarak belirtilen haller deprem, sel gibi doğal afet veya başkaca beklenmeyecek durumlardır. İşçilerin ücret alamamaları nedeniyle kişisel kararlarına dayanarak iş görme borcunu yerine getirmemeleri sayısal olarak toplu bir nitelik kazansa dahi grev olarak nitelendirilemeyecektir. İşçiler, çalışmamaları durumunda işveren tarafından haklı sebebe dayanılarak işten çıkarılamayacaklardır. Ancak belirtmekte fayda vardır ki; işçinin ücretinin ödenmemesi ardından çalışmaktan kaçındığı süre zarfında, çalışmadığı dönemin maaşını alamayacağı yönünde Yargıtay kararları da mevcuttur.
İşveren çalışanının ücretini ödeyemediği ve çalışmaktan kaçınıldığı bu dönemde işçilerin yerine yeni işçi alınamayacaktır.
İşçinin ücretinin ödenmemesi durumunda sahip olduğu bir diğer hak ise iş sözleşmesini haklı sebeple fesih hakkıdır. İş Kanunu md.24/II-e bendine göre ise işveren tarafından ücretler kanun hükümleri veya kurulan iş sözleşmesi şartlarına uygun olarak hesap edilmez veya ücretler ödenmezse işçi bakımından bu durum haklı fesih nedeni oluşturacaktır. İşçi ücretinin hiç ödenmediği durumlarda haklı sebeple sözleşmesini feshedebileceği gibi eksik yatırılması durumunda da bildirim süresine uymaksızın sözleşmesini feshedebilecektir.
İş sözleşmesini haklı sebeple fesheden işçi, işverenden; kıdem tazminatını, varsa fazla çalışma ücretlerini, yine varsa yıllık izin ücretlerini ve diğer tüm mevcut haklarını talep edebilecektir. İşçinin bu haklarını talep etmesi ve gerek anlaşma, gerekse de mahkeme sonuçlandıktan sonra ücretler mevduata uygulanan en yüksek faiz oranınca hesaplanarak bir ödemeye karar verilir. İşçi bu dönemde yalnızca ihbar tazminatı talep edemeyecektir. İşçi haklı fesih sebebine dayanarak sözleşmeyi feshetmek istemesi halinde herhangi bir süreye tabi olmayacaktır.
İşçinin geriye dönük yapacağı bu talepler bakımından İş Kanunu 5 yıllık bir zamanaşımı süresi öngörmüştür. Bu süreden daha eski olan ödemeler talep edilemeyecektir.
İşçiler iş sözleşmelerini sonlandırmadan önce ve sonlandırdıktan sonra alacaklarına ve mevcut haklarına yönelik taleplerini işverene noter vasıtasıyla gönderilecek bir ihtarname ile talep etmeleri gerekir. İşçilerin yaşanılan bu süreçlerde hak kaybına uğramamaları açısından konu ile alakalı gerekli bilgileri almaları veya uzman bir kişiden destek almalarını kendi menfaatlerini korumak açısından tavsiye etmekteyim.
Paylaş