Göz kapaklarındaki şişmeler değişik nedenlerden kaynaklanabilir. Bunun altında yatan nedenleri ve nasıl yok edeceğimizi, Cilt Hastalıkları Uzmanı Dr. Betül Şengör’e sorduk.
Göz kapaklarının şişme nedeni araştırılırken öncelikle altta yatan bir hastalık olup olmadığına bakılır. Endokrin problemleri, böbrek problemleri, vücutta ödem yapan tiroit hastalıkları (hipo tiroit, haşimato tiroiti gibi), metabolik sorunlar (diyabet, insülin direnci gibi), üst solunum hastalıkları (sinüzit, vs.) ve alerjik hastalıklar göz kapaklarının şişmesine neden olabilir.
Yukarıda sayılan organik nedenler elendikten sonra çevresel faktörler araştırılır. Göz kapakları yüksek yastıkla yatmadığımızda bile şişebilir çünkü çok ince bir yapıya sahiptir.
Yatış pozisyonumuz da en az yastık yüksekliğimiz kadar önemli bir nedendir. Özellikle yüz üstü uyumayı tercih ediyorsak sabah kalktığımızda göz kapaklarımız şişmiş olabilir.
Masaj sırasında da yüz üstü pozisyonda olduğumuzdan göz kapaklarımız şişebilir. Çünkü vücutta ödem yapan atık kan, masajla ayak parmak ucundan kalbe doğru yönlendirilir. Dolayısıyla masajın sonunda yüzümüzde toplanan ödemin de kafa derisi ve alın bölgesine yapılacak parmak hareketleriyle kalbe yönlendirilmesi gerekir. Aksi takdirde yataktan kalktıktan yaklaşık bir saat sonra göz kapaklarındaki ve yüzdeki şişlik inmeye başlar. Çünkü dokular arasındaki su, yer çekimi aracılığıyla aşağıya çekilmiş olur.
Sonuç olarak, ödemli bir vücutla yüz üstü bir şekilde uykuya geçildiğinde sabah göz kapaklarının şişmesi yüksek bir olasılık haline gelir.
Yenilen içilen gıdalar (çok tuzlu yemek, alkol almak gibi), geç yatmak, az ya da fazla uyumak, göz kapaklarına sürülen bazı kozmetikler ya da kremler de göz kapaklarının şişmesine neden olabilir.
Göz kapaklarındaki şişkinlik nasıl giderilebilir?
Öncelikle göz kapaklarının şişmesine neden olan organik bir hastalık var ise onun tedavi edilmesi gerekir. Tiroit problemi var ise kontrol altına alınması gibi…
Tuzlu yiyeceklerden uzak durmak, tuz kontrolü yapmak yani çok su içmek ve gerekirse doktorun tavsiyesiyle tuz atabilen ilaçlar kullanmak da tedavi seçenekleri arasında yer alabilir.
Vücuttan fazla suyu atmaya yönelik ilaçları doktor kontrolü dışında kullanmak vücudun tuz ve su dengesini yani elektrolitini bozabilir. Bu da zihinsel işlevlerin yerine getirilememesi, hareket edilememesi gibi çok ciddi problemlere yol açabilir.
Eğer alt yapıda bir problem yok ise yastığımızı yükseltmek, herhangi bir kozmetik ürünü sürerek yatmamak, bol su içmek ancak su içme işini gündüz yapıp, vücudumuz arınmış bir şekilde gece yatağa yatmak, masaj yapmak faydalı olabilir. Ancak göz kapaklarına masaj yapmak aynı zamanda çok tehlikelidir. Çünkü göz kapaklarımızda solunumu bile durdurabilecek bir sistem vardır. Uzun süre basılı tutulduğunda kişinin bayılması bile söz konusudur. Ancak parmaklarımızla içten dışa doğru nazik bir şekilde ödemi dağıtmaya yönelik kısa süreli, küçük masajlar yapabiliriz.
Ilık-soğuk arası su ile göz kapaklarını yıkamak dolaşımı hızlandıracağından şişlikleri giderebilir.
Çok iyi nefes almak, sinüsleri sürekli açık tutmak da gözlerimizin hem üstüne hem de altına daha fazla oksijen gitmesini sağlayacağından daha ışıltılı ve enerjik bakışlara sahip olmamıza yardımcı olur.