Paylaş
Çocukların yaşları ilerledikçe korkuları değişebilir. Aynı yaş grubunda ortak olan bazı korkular olduğu gibi farklı farklı korkular da olabilir.
Çocukların korkuları aynı yetişkinler kadar gerçektir. Büyüdükçe korkular değişse de hayatımızın kalitesini bozabilir. Zaman zaman korkmak normaldir ancak zamanın büyük çoğunu korkarak geçirmek normal değildir. Bir korku çok şiddetli olmaya başladığında yani günlük yaşam içerisinde zaman ve enerji tüketmeye başlarsa o artık gelişim süreci içindeki normal korkular olarak adlandırılmaz, o artık fobidir. Anne babaların bunu çocuklarında çok iyi gözlemlemeleri gerekir. Çünkü fobiler kendi kendilerine geçmez, mutlaka bir yardım alınması gerekir.
Bebekler yüksek sesten korkar!
Yeni doğan bebekler genellikle yüksek sesten ve bir yere sert bir şekilde bırakıldıklarında korkarlar. Bebeklerin beyinleri ilk iki yıl içerisinde çok hızlı gelişir ancak yeni doğduklarında tam oluşmamış bir sinir sistemleri vardır. Bunun da anlamı dışarıdan gelen birçok veriyi yorumlayamazlar, size normal gelen bir ses onlara çok yüksek gelebilir ve onları korkutabilir ya da bebeğinizi yatağa biraz sert bırakmanız ağlamalarına sebep olabilir. Bebekler 8 ila 10 aylarına geldiklerinde bu sefer tanıdık olmayan şeylerden korkmaya başlarlar çünkü bu aylarda onu ayırt etmeye başlarlar. Mesela annesini görmediği zaman onun yerine yabancı birini gördüğünde korkarlar ve ağlamaya başlarlar.
1 yaşındaki bebek kontrolü dışındaki her şeyden korkar
1 yaş civarında artık ayaklanmaya ve çevreyi araştırmaya koyulduklarında kontrollerinin dışında olan şeylerden korkabilirler. Mesela camın kenarına gittiklerinde bir anda yağmur yağması, gürültülü şimşek çakması, elektrik süpürgesinin gürültülü sesi, sifon sesi bile korkutabilir bu yaş grubunu.
2-3 yaş civarındaki çocuklar nelerden korkar?
2-3 yaş civarında çocuklar genellikle karanlıktan ve canavarlardan korkarlar. Hatta çoğu, anne babalarının yanında yatmak isterler. Bu korkular normaldir. Anne babaların burada bir süre o uyuyana kadar yanında yatmaları, ayrıca canavarlar içermeyen hikayeler okumaları ve kendilerinin hemen yakında olduğunu, burada yatmasının güvenli olduğunu anlatmaları onları rahatlatacaktır. Canavarlardan korkan çocuğunuzla yatmadan önce beraberce odasının her yerine beraberce bakabilirsiniz. Onun sevdiği oyuncaklardan birini (bu bir oyuncak ayı ya da asker olabilir) yatağının yanına ya da kapıya koyup bu oyuncağın canavarların gelmesine izin vermeyeceğini söyleyebilirsiniz.
Yetişkinlerde fobi olarak adlandırdığımız birçok şey(canavarlar, karanlık, yüksek ses, banyo yapmak) çocuklarda korkudur. Piaget’e göre okul öncesi çocukların korkuları bilişsel gelişim süreçleriyle direkt ilişkilidir. Çocuklar genellikle bizim onlara korkmalarını söylediğimiz gerçek şeylerden; yani yola atlamaktan, ısıdan, yüksekten korkmazlar. Onlar genellikle gerçek olmayan olağanüstü canavarlardan, yaratıklardan, karanlıktan ya da küvete girip banyo yapmaktan korkarlar ki bunlar gerçek bir tehdit yaratmadığı halde. Bilişsel olarak okul öncesi çocukların gerçekle gerçek olmayanı ayırt etmeleri çok zordur. Dolayısıyla bize imkansız gözüken şeyler onların korkulacaklar listesinde mevcut olabilir.
Anne ve babaların tutumu nasıl olmalı?
Yine okul öncesi çocuklar ölümden korkarlar, çünkü ölüm onlar için çok soyut bir kavramdır ve anlamlandıramazlar. Bazı çocuklar bunun geçici bir durum olduğunu, bir yere gidip geri döneceğini zannederler. Dönmeyince de kafaları karışır ve korkarlar ya da çizgi filmlerdeki gibi bir durum zannedip ölse de tekrar dirilebileceğini, bu durumun düzeltilebilecek bir durum olduğunu düşünebilirler.
Çocuklar aynı zamanda korkmayı öğrenirler. Dolayısıyla anne babalar, çocuklar korkmadıkları halde “ korktun mu, korktun mu “ gibi soruları sormamaları daha uygun olur. Zira bu durumda çocuğun kafası karışır ve korkması gereken bir durum olduğunu zannedip bundan korkmaya başlar. Anne babalar, bakıcılar, büyükanneler ya da çocuğun etrafında kim varsa kendi kaygılarını çocuklara mümkün olduğunca yansıtmamalıdırlar.
Paylaş