Paylaş
Çok uzun zamandır spiritüel konular çok hoşuma gidiyor ve bu yüzden de konusunda uzman olan insanlarla çalışıyorum ve bana iyi geliyor. Yine böyle seminerlerden birinde hocamız dedi ki “Bir gün bir parkta ya da bir kafede hiç tanımadağınız biri yanınıza gelse, otursa ve sizin geleceğiniz ya da geçmişiniz olsa ne yapardınız?” O günkü Arzu bilinci ile ilk duyduğumda “Ne diyor bu adam, ne saçma bir şey “ demiştim. Sonra devam etti, bazen hiç tanımadığınız bir insanla sohbet ederken dikkat edin. Onun anlattıkları belki sizin geçmişte yaşadıklarınız, belki de gelecekte yaşayacaklarınız olabilir. Evet olabilir ama ne alaka nasıl olur böyle, bir şey hiç tanımadığım biriyle niye konuşayım ki?” dedim kendi kendime.
Seminerin üstünden belki bir seneden fazla geçti. Bir eğitim nedeni ile yurt dışına gittim. Boş vaktim vardı. Dolaşmaya çıktım. Karnım da acıkmıştı ve bir kafeye girdim. Bir şeyler aldım ancak o kadar kalabalıktı ki oturacak tek bir sandalye vardı o da altmışlı yaşlarının üstünde görünen, beyaz saçlı ve çok bakımlı, yalnız başına oturan bir kadının masasısydı. Gittim yanına ve “oturabilir miyim”dedim. Kadın çok sıcakkanlı bir şekilde “elbette” dedi. Oturdum yemeğimi bitmek üzereyken sohbet etmeye başladı. Laf lafı açıyor, sohbet adeta su gibi akıyordu. Sanki yıllardır tanışıyormuş gibi yakın ve sıcacık konuşuyorduk. O dönem çok sıkıntılı olduğum zamanlardandı ve aslında hayatımla ilgili önemli bir karar aşamasındaydım.
Sanki bu kadın ışık gibi doğdu o gün hayatıma. Öyle şeyler anlatıyordu ki benim yaşadıklarımın aynısıydı. Kadın anlattıkça kendimi buluyor, daha da kaptırıyordum kendimi sohbete. Yaşadıklarını, seçimlerini ve sonuçlarını aktardıkça kararımla ilgili soru işaretlerim de teker teker kalkıyordu. Hayatımda hiç görmediğim, hiç tanımadığım yabancı bir kadınla, yabancı bir ülkede, yabancı bir kafede, aynı masada, aynı duygularla bir bağ kuruyorduk. Ve sanki geleceğime ayna olmuş yolumu aydınlatıyordu.
O an idrak edemedim ama aradan biraz zaman geçince fark ettim ki o gün tam olarak geleceğimdi karşımda olan, geleceğimi aydınlatan.
Geçen yıl ailemle tatil için farklı bir ülkeye gittik. Çin’de sadece bir kez beraber olduğum bir ailenin kızı orada yaşıyordu. “Mutlaka görüşelim “diye ısrar edince biz de buluştuk. Oradan buradan konuşurken birden yaşadıklarını anlatmaya başladı ve aslında o da hayatıyla ilgili önemli bir karar verme aşamasındaydı ve şaşılacak şeydi ki şu anda yaşadıkları tam da benim gençlik zamanında yaşadıklarımla birebir aynıydı. Ona aynı beyaz saçlı kadının bana yaptığı gibi yaşadıklarımı, seçimlerimi ve sonuçlarımı anlattım. Anlattıklarım onun hayatıyla ilgili ne karar vermesi gerektiğini zaten söylüyordu tıpkı yıllar önce bende olduğu gibi.
İkimiz de hayretler içindeydik o anda olanlara. Ve dedim ki ben senin geleceğinim. Sen benim geçmişim. Şimdi sen geleceğini karşında gördün ve hangi seçiminde, ne yaşayacağını anladın.
Aslında tam da seminerdeki Güney Afrikalı hocamın dediği gibi yaşamıştım. Bir araya geldiğim kadınlardan birisi geçmişim bir diğeri de geleceğimdi. Geleceğimle ve geçmişimle binlerce kilometre ötede bir araya gelmiş belki geçmişle yüzleşmiş ve belki de geleceğimi değiştirmiştim.
Şimdi siz de hiç tanımadığınız insanlarla eğer bir araya gelirseniz, yanıbaşınızda ya da binlerce kilometre ötede belki de yüzleşmeniz için geçmişiniz, hayatınızı yola koymanız için geleceğiniz gelmiştir size. Fark edin. Eğer anlattıklarında kendinizden birşeyler bulursanız, can kulağıyla dinleyin bence.
Arzu ben, hiçbir şeyin tesadüf olmadığına inanan, geçmişi ve geleceği ile uzak diyarlarda buluşan bir yabancı...
Paylaş