Paylaş
Şahit oldum ben, şu andaki üniversite gençliğinin ne kadar duyarlı, yardımsever, çalışkan ve ülkesini seven gençler olduğuna… Toplum Gönüllüleri Vakfı, Toplum Gönüllüleri gençleri ile çalışıyor; proje yapıyoruz biz, "Anadolu Arılarını" kurtarmak için… Bugünümüzü, geleceğimizi kurtarmak için…
Çok sevgili Yonca Tokbaş sayesinde. Aylar önce arıların duayeni Debra Roberts Türkiye’deydi. TOG gençlerine Matematik köyünde arılarla ilgili şahane bir eğitim vermişti. Üniversitede okuyan Toplum Gönüllüleri gençleri gelmişti bu eğitimi almaya. Ben de bizzat oradaydım. Eğitimin içeriğini görmek, böyle donanımlı bir duayenden eğitim almak ve olabildiğince arılarla ilgili her şeyi öğrenip, kendimizi ve etrafımızdaki herkesi bilinçlendirebilmek için… Orada tanıdım bu dönemdeki üniversite gençliğini.
Toplum Gönüllüsü 102 gençle beraber başladık eğitime… Bayıldım onlara, üretkenliklerine, çalışma isteklerine, çalışma sistemlerine… Bayburt, Gaziantep, Erzincan, Hakkâri, Balıkesir, Manisa kısacası Türkiye’nin dört bir yerinden çıkıp gelmişler. Saatler süren otobüs yolculuğu Şirince- Matematik köyünde son buldu ve karşılığında maddi hiçbir kazançları olmaksızın…
Tek amaçları insanlığa faydalı bireyler olmak buradan yola çıkarak, arıları kurtarmak için yollar bulmak bilinçlenmek ve bilinçlendirmek… Hayran kaldım bu yaşta bu kadar bilinçli olmalarına ve bir anda kendimin, geleceğimin, çocuklarımızın güvenli ellerde olduğuna inandım. Oh ne güzel bir duygu !
Matematik köyünde eğitimler alındı, yepyeni dahice projeler üretildi. Öyle projeler üretti ki bu çocuklar; inanılmaz. Kendimi güçlü ve profesyonel bir şirket için, strateji geliştiren bir bölümü seyrediyormuşum gibi hissettim…
Gözlerim dolu dolu izledim bu gönüllü çocukları… Her biri döner dönmez evine, bir gün bile beklemeden arılar gibi vızır vızır çalışmaya başladılar…Ne yalan söyleyeyim bu hızda bir performans beklemiyordum yine de … Kurduğumuz WhatsApp gurubundan her gün yüzlerce mesajlar aktı, akıyor…Okuduklarıma inanamıyorum.
TOG gençlerinden birisi yolda belediye başkanını görmüş, randevu almış arılarla ilgili herkesi nasıl bilinçlendirebiliriz diye şahane bir çalışma yapıyor.. Bir diğeri üniversite rektörü ile görüşmüş, arkadaşlarına “arıları nasıl kurtarabiliriz? İnsanlık için, aç kalmamak için “ diyerek okulda sunumlar yapıyor… Bir diğer gencimiz, anaokullarına gidip çocuklara arı sevgisi verebilmek için çocuklarla beraber kostümler, kalemler hazırlamış. Onlarla oyunlar oynuyor.
Bir tanesi yerel bir gazetede arıcılıkla ilgili bir köşe açılmasını sağlamış, sürekli arılarla ilgili bilinçlendirme yazıları yazılıyor.. Bir diğeri okulda “arıları tanıtma atölyesi” kurulmasını sağlamış… Her biri daha fazla neler yapabilirler diye çalışıp projeler geliştiriyorlar, şahane fikirler havada uçuşurken, bir TOG arısı gelip vızzzz diye kapıyor projeyi ve beklemeden hayata geçiriyor… Ne kadar hızlı çalıştıklarına, hiçbir şeyi yarına ertelemeyip, hemen yaptıklarına şahit oldum ben…
Ve iyi ki TOG Vakfı ile bu projeye başlamışız ve devam ediyoruz. Eğer siz de vaktimiz yok, biz bir şey yapamıyoruz diyorsanız, en azından böyle güvenilir vakıflara bağışta bulunun. Çünkü sizin için, bizim için çok profesyonelce çalışan güvenilir gönüllüler var bu ülkede, sırtımızı dayayabileceğimiz…
Arzu ben, gençlerimiz geleceğimiz, geleceğimiz, güvenilir ellerde diyen ve bu sayede geleceğe umutla ve güvenle bakan…
Paylaş