Narsisistik kişilik bozukluğu nedir?

Siz de bu ruhsal sıkıntıyı yaşıyor musunuz?

Haberin Devamı

“Narsisizm” ya da “öz severlik”, kişinin kendisini taparcasına sevmesi ve kendisine aşık olması diye tanımlayabileceğimiz bir durumdur. Eğer bu durum bir insanın temel kişiliğini oluşturuyorsa ve bu kişide mesleki, ailevi ve akademik hayatta bir performans düşüklüğüne sebep oluyorsa buna “Narsisistik kişilik bozukluğu” adını verilir.

Narsisistik kişilik bozukluğu, kişinin kendini aşırı derecede önemli görme ve sürekli bir hayranlık isteği ile tanımlanan bir ruhsal rahatsızlıktır. Bu kişiler kendilerini diğerlerinden üstün görürler. Kimse onları yargılayamaz, kimse onları eleştiremez. Ayrıcalıklı bir insan olduklarına inanırlar. Hoşlanmadıkları tarzda davranıldığında agresifleşirler, aşağılayıcı bir tutum içerisine girerler ve bu durumdan hızla uzaklaşırlar. Daima kendilerini pohpohlayan ve alkışlayan kişilerle olurlar. Girdikleri her ortamda en güzel, en başarılı ve en gözde olmayı arzularlar. Kendilerini ancak bu şekilde güvende hissedebilirler. Sürekli üstünlüklerini ispat çabasında olduklarından başkalarıyla iş birliği kurmakta zorlanırlar. Aşırı kırılgan ve kolayca incinebilir bir özelliğe sahiptirler. Başkaları ile ilişki kurmalarındaki tek amaç çok iyi olduklarını onaylatmaktır. Başkalarının hisleri onlar için hiç önemli değildir.

Haberin Devamı

Narsistik kişilik özellikleri nelerdir?

Narsisistik kişilik bozukluğu ve narsisistik kişilik özellikleri olanlarda ön plana çıkan durumlar şunlardır:

Kişisel yetenek ve başarıları abartırlar: Kendi başarılarını ve yeteneklerini abartılı bir şekilde dile getirmekten kendilerini alıkoyamazlar. Buradaki temel motivasyonları onay ve beğeni kazanmaktır. Karşısındaki kişi tarafından onaylanmadığını ve beğenilmediğini hissederse yoğun öfke duyar ve o kişiden uzaklaşır. Kendine beğeni ve övgü verecek kişiler arar.

Karşısındakini aşırı yüceltirler veya yererler: Kendi kıstaslarına göre önemli bulduğu bir kişiyi gözünde abartılı bir şekilde yüceltebilir, bu kişiyi örnek alabilir ve izinden gidebilirler. Burada, örnek almaktan kasıt o kişiden bir şeyler öğrenmek ve onu değerli bulmak değil, o kişinin kendi beğenilirliğini artıracak olduğuna inanmasıdır. Ancak bu kişide kıstaslarına uymayan bir tutumla ya da bir özellikle karşılaştığında ve/veya bu kişi kendisini onaylamayan bir yaklaşım sergilediğinde durum tam tersine döner. Yücelttiği kişi aniden bir böceğe dönüşebilir.

Haberin Devamı

Her yönden ehil kişi olduklarına inanırlar: Her şeyi en iyi onlar bilir. Her konuda fikir yürütme ve etkileme gücüne sahiptirler. İnsanları etkileyemeyeceklerini düşündükleri ortamlara girmez, girmiş olsalar bile bir bahane uydurup orayı terk ederler. Bulundukları ortamlarda onların bilgeliklerini onaylamayan bir söylem ya da tutumla karşılaşırlarsa abartılı bir öfke yaşarlar; bu durumda ya öfke patlaması yaşarlar ya da kendilerine hakim olabilseler bile o ortama bir daha asla girmezler.

Diğer kişileri ezici ve aşağılayıcı bir tutuma sahiptirler: İnsanları değersiz görme ve onları ezme isteğiyle doludurlar. Bunun altında esasen aşırı beğenilme ve onaylanma ihtiyacı yatar. Kendileri yüceltildikçe karşısındakiler ezilecek, karşısındakiler ezildikçe de kendileri yücelecektir inancıyla hareket ederler.

Haberin Devamı

Empati kurmaktan yoksundurlar: Kendisini değerli, üstün, muhteşem hissetmelerinin dışında hiç kimsenin hiçbir duygusu onlar için önemli değildir. Onlar için önemli olan kendi duyguları ve kendi mutluluklarıdır. Başkalarının üzülmeleri, ezilmeleri, acı çekmeleri ve aşağılanmaları onlar için hiçbir şey ifade etmez. Hiç kimse için üzülmezler, hiç kimse için kederlenmezler. 

Narsisistik kişilik bozukluğu tedavisi

Narsisistik kişilik bozukluğu olanların tedavisi maalesef çok zordur. Çünkü kişiliğin ana iskeletinde bir problem vardır. O iskeleti değiştirmek de çoğu zaman mümkün olmamaktadır. Ancak yaşadıkları travmalardan ve ruhsal sorunlardan dolayı kendilerini değersiz, ilgiye muhtaç, yetersiz, ezik, eksik ve güçsüz hissedenlerde de bazı narsisistik kişilik özellikleri oluşabilmektedir. Çocukken sürekli ezilmiş, haksızlığa uğramış, eleştirilmiş ve dışlanmış kişiler; depresyon, sosyal fobi, kaygı bozukluğu gibi önemli ruhsal sorunlar yaşayan bireyler bunlara örnek olarak gösterilebilir. Bu kişiler sürekli kendilerini değerli hissettirecek şekilde davranılmasını isteyebilirler. Çok çabuk alınıp gücenebilirler ve kendilerini ispatla meşgul olabilirler. Sürekli övülmeyi, onaylanmayı, aranıp sorulmayı bekleyebilirler. Bunları yapmayan yakınlarına küsüp onlardan uzaklaşabilirler. Bu, “ikincil narsisistik kişilik özellikleri” denilen durumlar, altta yatan sebep ortadan kaldırıldığında düzelebilirler.

Haberin Devamı

Psikiyatrist-Psikoterapist
Yard. Doç. Dr. Adnan Çoban

Yazarın Tüm Yazıları