Güncelleme Tarihi:
Hemen her yaş grubunda ortaya çıkabilen alerjik rinit (saman nezlesi) hastalığını 'toplumda sık görülen ve yaşam kalitesini olumsuz etkileyen bir rahatsızlık olarak tanımlayan Prof. Dr. Fikret Kasapoğlu, “Anamnez, yani öykü alındıktan sonra her hastaya teferruatlı fizik ve endoskopik muayene yapılması önemli. Alerjik rinitte nazal mukoza genellikle soluk, ödemli ve şişkin görünümdedir. Alerjik rinitte bunun yanında gözler altında koyu renkte alanlar (allergicshiners) gözlenir. Bunun yanında alerjik rinitli hastalarda konjonktivitin daha çok eşlik ettiği ve bu hastalarda astım ve atopik dermatit gibi diğer alerjik durumların da eşlik edebileceği akılda tutulmalıdır. Alerjeni saptamada ciltten yapılan ve kandan yapılan alerji testleri yapılabilmekte, kişinin korunması gerektiği etken ya da etkenler saptanabilmektedir. Eşlik eden yandaş problemler de varsa, bunların endoskopik muayenelerle saptanarak tedavi edilmesi, alerji tedavisinin de daha etkin olarak uygulanabilmesine yardımcı olmaktadır” dedi.
Gözardı edilmesi durumunda alt solunum yolu problemlerine neden olabilir
Tedavide ilk önceliğin alerjenlerden korunma olduğunu belirten Kasapoğlu, "Mevsimsel ya da yıl boyu olması özelliklerine göre hastalara önerilerde bulunulmakta ve uygun medikal tedaviler düzenlenmektedir. Medikal tedaviler yanında cerrahi olarak burun etlerinin radyofrekans yöntemleriyle küçültülmesi ve gerekli durumda eşlik eden anatomik deformitelerin düzeltilmesi alerjik rinit tedavisinin başarısını artırmaktadır. Alerjik rinitin gözardı edilmesi durumunda astım gibi daha ciddi alt solunum yolu problemleri gelişebileceği unutulmamalıdır’’ diye konuştu.