Güncelleme Tarihi:
Prematüre doğan ve 1 yaşın altındaki bebekler için önemli uyarılarda bulunan Prof. Dr. Ahmet Güzel, Kasım ve Nisan aylarında daha sık görülen ve bulaşıcı olan RSV enfeksiyonu ile ilgili uyarılarda bulundu. Prematüre bebeklerin hem koronavirüs hem de RSV tehdidi altında olduğuna vurgu yapan Güzel, “RSV (Respiratuvar Sinsityal Virüs) aynı koronavirüs gibi çocukluk çağında akciğer enfeksiyonuna neden olan RNA virüslerinden biridir. RSV enfeksiyonlarının en belirgin özelliği mevsimsel karakteristiği olmasıdır. RSV hastalığı genellikle sonbahar, kış, ilkbahar; sıklıkla Kasım-Nisan aylarında görülür. RSV infeksiyonlarında enfeksiyonun vücuda alındıktan sonraki hastalık oluşturma süresi genellikle 2-8 gündür. RSV hastalığında bulaşma, bu enfeksiyona sahip bireyin sekresyonları ile direkt ya da kısa mesafede (genellikle 1 metrenin altında) yakın temas ile ortaya çıkmaktadır. Aynı koronavirüs enfeksiyonunda olduğu gibi RSV enfeksiyonu da ellerde ve kontamine çevrede saatlerce canlı kalabilir ve bulaşabilir, bu nedenle el yıkama ve temas önlemleri bulaşıcılığın önlenmesinde oldukça önemlidir” diye konuştu.
Hayati tehlikeye neden olabilir
RSV’nin özellikle iki yaş altındaki çocuklarda bronşiyolit ve zatürre gibi akciğer hastalıklarının en sık görülen etkenlerinden biri olduğunu ifade eden Güzel, “RSV infeksiyonunun sıklığı ve şiddeti bazı risk faktörleri varlığında daha yüksektir. Ciddi akciğer enfeksiyonuna yol açan koronavirüs pandemisinin görüldüğü bu zaman aralığında özellikle koronavirüse eşlik eden RSV enfeksiyonu çocuklarda hayatı tehdit edebilecek akciğer hastalıklarına yol açabilir. Bu nedenle RSV ve Covid-19 birlikteliği açısından risk altında olan çocuklarımızı korumalıyız” dedi.
RSV’de kimler risk altında?
RSV enfeksiyonunda kimlerin risk altında olduğunu açıklayan Güzel, “İlk iki yaşta özellikle; 35 haftadan önce doğan prematüre bebeklerde, doğuştan var olan ve özellikle cerrahi müdahale gerektiren kalp hastalıklarında, immün yetmezlik durumunda, kronik akciğer hastalığı varlığında, astım hastalığı eşlik ediyorsa, aile içi sigaraya maruziyet varsa, kalp yetmezliği durumunda, pulmoner hipertansiyon varlığında, kardiyomiyopati varlığında, steroid, diüretik ve bronkodilatatör gibi tedavi ihtiyacı gösteren kronik akciğer rahatsızlıkları varlığında, hava yolunda riski arttıran konjenital anormalliklerin varlığında dikkatli olunmalıdır” diye konuştu.
RSV enfeksiyonundan nasıl korunabiliriz?
Enfeksiyondan korunma yollarıyla ilgili de bilgi veren Prof. Dr. Güzel, sözlerini şöyle tamamladı: “El yıkama, maske ve mesafe gibi kişisel korunma kurallarına uymalıyız. RSV mevsiminde özellikle risk grubunda bulunan çocuğumuz varsa bu enfeksiyona maruz kaldığı bilinen çocuklarla olan yoğun teması azaltmalıyız. Çocuklarımızı sigara dumanından uzak tutmalıyız. Risk grubunda bulunan bir çocuğa sahip iseniz RSV enfeksiyonundan korumak için RSV F glikoproteinine karşı üretilen insancıl (humanized) monoklonal antikor kullanımı hakkında mutlaka Çocuk Sağlığı ve Hastalıkları hekiminizden bilgi almalısınız” ifadelerini kullandı.