Güncelleme Tarihi:
Kan şekerini düzenleyen insulin hormonunun salgılanması ya da etkisindeki yetersizlik sonucu gelişen karbonhidrat, yağ ve protein metabolizması bozukluğu olarak bilinen Tip 1 diyabet nedir, ne değildir?
1997 de Amerikan Diyabet Derneği ve 1999 da Dünya sağlık Örgütü’nün kriterlerine göre normal açlık kan glikozu 110 mg/dl nin altındadır. Açlık kan şekeri 126 mg/dl'yi aşması diyabet varlığını işaret ederken, çok su içme, çok idrara çıkma ve kilo kaybı gibi şikayetlerin yanında rasgele alınan kan şekeri değerinin 200 mg/dl üzerinde olması diyabet tanısını koydurur.
Tip 1 diyabet çocuk ve ergenlerde en sık görülen tiptir. Bu grup diyabetiklerin insulin salgılanması yetersizdir, ömür boyu insuline gereksinim duyulur. Tip 2 diyabet genellikle 40 yaşından sonra çıkmakla birlikte, her yasta görülebilirler. Bu kişiler genelde insuline gereksinim duymazlar ancak ağır stres karsısında insulin ihtiyacı gerekebilir. Tip 1 diyabet tüm vakaların yüzde 15-20’sini oluşturur. Türkiye’de tip 1diyabet 0-15 yas grubunda her 100.000 kişide 2.52 kişi olarak tespit edilmiştir.
Tip 1 Diyabetin Nedenleri
• Genetik yatkınlık: Ailede diyabet varlığında risk artmaktadır. Bu risk tip 1 diyabetlinin kardeşinde yüzde 6, biri diyabetli tek yumurta ikizinin diğerinde yüzde 30-50’dir. Babanın diyabetli olması durumunda çocukta risk anneninkine göre daha yüksektir. Diyabetin ortaya çıkışında tek bir genin etkili olmadığı, hastalığın birden fazla genle kalıtımla geçtiği düşünülmektedir.
• Çevresel Faktörler: Kimyasal maddeler, virüsler, gıdalar gibi çeşitli çevresel faktörler, genetik yatkınlık bulunuşu durumunda diyabet gelişimini etkilemektedir. Süt çocuklarında inek sütüne erken başlaması ile diyabet ilişkisi üzerinde durulmakta ve genetik yatkınlığı olan çocuklarda insulin salgılanmasını bozan çevresel etkenlere karsı anne sütünün koruyucu olduğu belirtilmektedir. Süt çocukluğu döneminde D vitamin kullanımının tip 1 diyabet gelişimini önleyeceği belirtilmiştir. Psikolojik stresinde tip 1diyabetin ortaya çıkışını kolaylaştırıcı bir faktör olduğu ve özellikle erken yaslarda oluşan stresin diyabet gelişimini etkileyeceği belirtilmiştir.
• Bağışıklık: Yapılan çalışmalarda, yeni tanı almış dip 1diyabetli hastaların yüzde 80’de pankreasa, yüzde 30-40 oranında insuline karsı antikorlar saptanmıştır.
Önlemek Mümkün mü?
Günümüzde diyabeti önleyici kesin yönteminin olmaması ve diyabet vakaların çoğunun 1.derecede akrabalarında diyabet öyküsünün bulunmaması nedeniyle, kardeşlerin taranması konusunda ailenin aydınlatılması ve istenirse testlerin yapılması önerilir. Otoantikorların varlığı, damardan şeker yükleme testleri yol göstericidir.
Tip 1 Diyabet Tedavisi
Tedavi ve izlem diyabet konusunda uzman bir çocuk doktoru, hemşiresi, diyetisyen ve psikologdan oluşan bir ekip tarafından yapılmalıdır. Hasta ve ailesinin sürekli eğitimi, yasam boyu devam eden hastalığın en iyi şekilde tedavisi için on koşuldur.
İnsulun tedavisi tip 1 diyabette tedavinin temelini teşkil eder. İnsulin enjektörleri veya kalem enjektörler halinde bulunur. Flakonlar dondurulmamalı ve güneş ışığına maruz bırakılmamalıdır.
Uygulama yeri olarak karin ilk tercihtir. Sonra kol ve bacakta deri altı kullanılabilir. Deri altına yerleştirilen insulin pompaları, burundan çekilen nazal insulinler. Ağızdan ve solunum yoluyla alınan insulinlerde diğer alternatif tedavilerdir.
Beslenme
Beslenmede amaç, çocuğun yaşı, cinsi, ağırlığı, beslenme alışkanlığı ve aktivitesine uygun bir beslenme ile büyüme ve gelişmeyi sağlamak, ideal ağırlığı korumak, hipoglisemi-hiperglisemiyi önlemek, yaşam kalitesini artırmaktır. Karbonhidrat kısıtlaması yapılır, lifli besinler, bitkisel yağlara öncelik verilir. Öğün sayısı 3 ana 3 ara öğün seklinde ölmelidir.
Egzersiz
Düzenli yapılan egzersiz ile kan şekeri kullanımı artar, metabolik kontrol düzelir ve hasta kendini daha güvende hisseder. Diyabetli hastalar her tur egzersiz yapabilir. Ancak kan şekeri düşüyorsa ya ek kalori alınır ya da insulin dozu azaltılır.
Takip
Sabah öğle aksam yemek öncesi yatmadan önce ve 03;00 gibi kan şekeri ölçülür. Kan şekerinin öğünden önce 80.2 saat sonra140mg/dl olması istenir. Kan şekerinin 300 mg/dl üzerinde olması durumunda idrarda keton bakılmalıdır. Uzun sureli izlem Hb A1C ile daha önceki 3 ayin kan şekeri hakkında bilgi edinilir.
Yan Etkiler
Erken dönemde hipoglisemi, koma görülürken geç dönemde büyüme, gelişme sorunları, eklem hareket kısıtlığı, retinopati-göz problemleri, nefropati-böbrek problemleri, noropati-sinir sistemi problemleri görülebilir.
Dr. Mustafa Aydın