Tanem Sivar:“Hedefim iyi bir televizyoncu olmak”

Güncelleme Tarihi:

Tanem Sivar:“Hedefim iyi bir televizyoncu olmak”
Oluşturulma Tarihi: Şubat 07, 2012 00:00

Hem kariyeri hem de aile yaşantısı üzerine özel bir sohbet!

Haberin Devamı

Türkiye’nin en ünlü isimlerinden Acun Ilıcalı’nın ekranlara kazandırdığı yetenekli sunucu Tanem Sivar, başarılı bir televizyoncu olma yolunda emin adımlarla ilerliyor. İyi bir birikime ve aile geçmişine sahip olan zarif sunucumuz, hayranları için Hürriyet Aile’ye çok özel açıklamalarda bulundu.

New York doğumlu Tanem Sivar, üniversiteyi San Diego’da okumuş. Küçüklüğünden beri çok seyahat eden Sivar’ın ailesi de farklı farklı ülkelerde yaşıyor. Uzun süre yurt dışı deneyiminden sonra Türkiye’de kalmaya karar veren Sivar, artık tek başına televizyon dünyasında kendini gösteriyor.

Sizi biz Acun Firarda programında tanıdık. Nasıl gelişti bu süreç, televizyona başlama hikayenizi kısaca anlatabilir misiniz?

Üniversiteden yeni mezun olmuştum. Öncesinde 5 yıl kadar yurt dışındaydım ve sinema, tv mezunu olmama rağmen tam olarak “nerede, ne yapacağım?” konusunda aklım karışıktı ve net bir fikrim yoktu. O sırada yakın arkadaşım Serhat beni Acun’la tanıştırdı. Acun beni hemen deneme çekimine Show Tv’ye çağırdı ve bir hafta sonra da birlikte çekimlere başladık. Acun Firarda ile ilk televizyon deneyimimi yaşamış oldum. Sonrasında 5-6 yıl bazen kamera önü bazen prodüksiyonda olmak üzere Acun Medya bünyesi altında çalıştım.

“Yetenek Sizsiniz Türkiye” programından neden ayrıldınız?

Haberin Devamı

Acun Medya bir okul gibi oradan çok şey öğrendim ve bana inanılmaz tecrübeler kazandırdı. Ama artık tek başıma neler yapabileceğimi görmek ve öğrenmek istediğim bir sürece girdim. Kulis sunuculuğu çok keyfiliydi ama sanırım kendi programlarımın sunuculuğunu yapmaya başlama zamanım gelmişti. Yarın ne olur bilemem tabii ama bu ara bunu görüp tecrübe etmeye ihtiyacım vardı. Biraz da yorulmuştum ve dinlenmek istiyordum sanırım.

“ACUN ILICALI TELEVİZYONUN FORMÜLÜNÜ ÇÖZMÜŞ”

Size sık soruluyordur elbet ama Acun Ilıcalı’yı yakından tanıyan biri olarak onun başarısındaki sırrın ne olduğunu düşünüyorsunuz?

Acun bir televizyon fenomeni olduysa bunun arkasında ciddi bir zeka ve matematik var. Kendisi televizyonun formülünü çözmüş ve Türk izleyicisini çok iyi tanıyor.

TNT’de yayınlanan “Çocuk Deyip Geçme” isimli programınız nasıl gidiyor? Bu programa nasıl başladınız?

Haberin Devamı

Çok iyi gidiyor. Birçok teklif gelmesine karşın kendime en yakın bulduğum ve içinde olmaktan keyif aldığım bir proje çünkü çocukları çok seviyorum. Hep çocuklarla bir iş yapma hayalim vardı ve bu teklif gelince tam zamanı diye düşündüm. Bana gelen teklifler arasında çok daha sade, iddiasız bir program ama sanırım ben biraz böyle bir süreç yaşamak istedim. Popüler ve magazinsel temelli programların reytingi ve getirdiği ses çok daha fazla ama stresi de aynı paralelde fazla oluyor.

Programda çocuklarla vakit nasıl geçiyor?

Çocuklarla aram çok iyidir zaten. Programda çocukların cevapları ve zekaları beni her bölüm şaşırtıyor ve kendilerine hayran bıraktırıyor. O kadar temiz, saf ve yalın düşünme biçimleri var ki... Yaş ilerledikçe hayatı komplike ve karmaşık hale getirenlerin bizler olduğunu bir kez daha hatırlatıp öğretiyorlar.

Haberin Devamı

Çok genç olmanıza rağmen Müjdat Gezen Sanat Merkezi’nde medya ve iletişim üzerine ders vermişsiniz. Peki, Türkiye’deki televizyon ve sinema sektörünün gelişimini nasıl buluyorsunuz, eleştiri getirebileceğiniz noktalar neler?

Geçen sene ve sömestırda ders vermiştim. Benim için çok güzel bir tecrübeydi, çok keyif aldım. İleride yine çok isterim devam etmeyi. Türkiye de sektörün son yıllarda çok değiştiğini, çok daha eğitimli ve yenilikçi bir jenerasyonun ekranlarda fazlasıyla kendini göstermeye başladığını düşünüyorum. Ama biraz daha cesur olmaları gerektiğine inanıyorum. Yani alışkanlıklardan vazgeçemeyen bir toplumuz ama zamana ayak uydurmamız şart. Tabii sosyal medyanın gücü de tartışılmaz.

Haberin Devamı

Siz internetle ne kadar iç içesiniz, her işinizi internette mi hallediyorsunuz?

İnterneti ortalamanın üstünde kullanıyorum sanırım. Teknoloji ile aram çok iyi ama teknolojik aletler konusunda şanssızım (Gülüyor).

New York doğumlusunuz, San Diego’da iletişim okumuşsunuz. Size ne gibi artıları oldu bu durumun?

Yurt dışında doğdum ve ailemin farklı ülkelerde yaşamasından dolayı küçük yaştan itibaren çok seyahat ettim. Bu insana dünya görüşü olarak ciddi artılar katıyor. Farklı dünyalar, insanlar, dinler ve diller insana çok fazla bilgi ve eğitim kazandırıyor her şeyden önce. Tecrübe dünyada satın alamayacağın tek şey ve çok kıymetli elbette ki. Eğitimimi tamamladığım üniversite iletişim ve televizyon konusunda Amerika’nın sayılı okullarından ve orada muhteşem eğitmenlerden ders aldım. Dünyanın birçok yerinden özellikle televizyon bölümü için gelen çok değerli arkadaşlarım oldu. Farklı kültürlerin ve insanların hayatıma kattıklarının yanında oradaki dersler ve eğitim, beni ben yapan en önemli özelliklerden sanırım.

Haberin Devamı

Tanem Sivar:“Hedefim iyi bir televizyoncu olmak”

“KARARLARIMDA HER ZAMAN İÇ SESİMİ DİNLERİM”

Biraz ailenizden bahseder misiniz, kaç kardeşsiniz? Bu arada süper bir anneanneniz varmış okuduğum kadarıyla.

Bir kız kardeşim var New York’da yaşıyor ve endüstri mühendisi kendisi. Annem ve babam biz çok küçük yaştayken ayrıldılar. Babam Amerika’da, annem Datça’da yaşıyor. Anneannem çok özel biri ve gerçekten insanda hayranlık uyandırmaması mümkün değil.

Özlemiyor musunuz birbirinizi, nasıl gidiyor aile ilişkileriniz?

Birbirimize çok bağlıyız ama uzaktayız. Her fırsatta muhakkak bir araya gelmeye çalışıyoruz ve çok şükür geliyoruz da. Birbirimize duyduğumuz özlem, ilişkilerimizi daha da kuvvetlendirmiş durumda.

Annenize mi, babanıza mı daha çok benziyorsunuz?

Sanırım ikisinden de çok özellik aldım. Ama duygu ve düşünce biçimi olarak başta babam olmak üzere herkes beni anneme çok benzetiyor. Ben de kararlarımda her zaman iç sesimi dinlerim.

“KARDEŞİM TİPİK BİR AKREP, BEN DE TİPİK BİR YENGEÇ BURCUYUM”

Kardeşinizle ilişkiniz nasıl peki benzer yönleriniz var mı?

Çok farklıyız. O tipik bir akrep ben de tipik bir yengeç. Ben küçük yaştan itibaren sosyal dersler meraklısı, o ise hep matematik ve fen meraklısıydı. O çok mantıklı, ben çok duygusalım.

Anne ve babanızın ayrı olması sizi ileride yapacağınız evliliğiniz konusunda etkiledi mi?

Ne kadar etkilemedi desem de muhakkak etkilemiştir. Kardeşim ve ben çok küçük yaşta olduğumuz için hep böylesine alışığız. Ama çok şanslıyız ki iki tane sevgi dolu evimiz var. Annem ve babam ilişkilerini daima çok saygılı, seviyeli ve medeni devam ettirdiler. Bu da bizi olumlu etkiledi tabii.

Aşık olunca nasıl biri olursunuz?

Aşk benim için huzur ve mutluluk demek. Gerisi teferruat (Gülüyor).

Sizi daha yakından tanımak isteyenler için kendinizi nasıl tanımlarsınız?

Rahat ve espriliyimdir ama oto kontrolüm de kuvvetlidir.

Sakin bir yapıya sahip olduğunuz belli ama sizi en kızdıran şey nedir mesela?

Saygısızlığa tahammül edemem. Yani “lütfen ve teşekkür ederim” çok daha cömertçe kullanılması gereken sözcükler bence. İnsanları ve emeklerini takdir etmeli ve takdirimizi göstermeliyiz.

Her zaman sunucu olarak mı göreceğiz sizi? Başka teklifler de geliyordur elbette. Senaryo çalışmalarınız varmış biraz ondan bahseder misiniz?

Şimdilik sunuculuk, aslında hayalim ve hedefim iyi bir televizyoncu olmak. Kaliteli işlerde olmak ve fark yaratmak televizyon sektöründe çok özel bir durum. Ne yazık ki Türkiye’de kalite ve popülarite paralel ilerlemiyor. Üniversitede yan branşım senaryo eğitimi üzerineydi. Beyaz perde ve televizyonda uygulamak istediğim farklı farklı hikayeler ve üzerinde çalıştığım senaryolar var. Anneannemin hayatından ve bizim ailemizden etkilendiğim çok şey var yazdıklarımda.

Yakında başka proje hazırlıkları var mı?

Kesinleşmemiş ama çok istediğim iki proje var bu sezon için. Bu ay içersinde kesinleşecek, bakalım kısmet. Teklif çok ama altına imzamı atıp dönüp baktığımda keyif duyacağım ve içime sinecek proje sayısı ne yazık ki çok az. O nedenle az ama öz iş mantığında “Ya tam yap ya da hiç yapma” diyerek adımlarımı atmaya çalışıyorum.

Sevgili Tanem Sivar’a tüm sorularımızı içtenlikle yanıtladığı için çok teşekkür ediyoruz. 

Röportaj: Nilay Uzun

Haberle ilgili daha fazlası:

BAKMADAN GEÇME!