Güncelleme Tarihi:
Büyüme gelişme çağında kemik yapımı ve yoğunluğu, 35 yaş ve sonrasında ise kemik erimesi gibi sağlık problemlerinin önüne geçebilmek için tüketimi önemli.
C vitamini ve demir minerali dışındaki tüm vitamin ve mineraller için iyi bir protein kaynağı olan süt; iyot, sodyum, magnezyum mineralleri ve A, B, D, E, K vitaminlerinden zengindir. Sütten elde edilen yoğurt, peynir, kefir gibi süt ürünlerinin tüketimi de çok önemlidir. Çocukluk ve ergenlik döneminde kemik yapımı ve yoğunluğu hızlı olduğu için süt tüketimine dikkat edilmelidir. Kemik yoğunluğu 20-25 yaşlarda en üst seviyeye ulaşırken sonraki dönemde artış azalarak 35 yaşına kadar devam eder. Daha sonraki yaşlarda yıkım yapımın önüne geçmeye başlar ve menopozla yıkım hızı artar.
Gebelik esnasında bebeğin en önemli kalsiyum kaynağı annenin depolarıdır. Erken yaşlarda düzenli ve yeterli kalsiyum alımı ile kemik mineral yoğunluğunu arttırmak, ileriki yaşlarda kemik erimesi gibi problemleri önlemeye yardımcı olur. Süt ürünlerinde bulunan kalsiyumun diğer sebze veya besinlere göre üstün olmasının sebebi, biyoyararlılığının daha yüksek olmasıdır. Yetişkinlerin alması gereken kalsiyum miktarı günlük 1200 mg’dır. 1 su bardağı süt, 2 kase yoğurt ve 2 dilim az yağlı peynir ile günlük kalsiyum ihtiyacı karşılanabilir.
Çocuklar başta olmak üzere tüm bireylerin beslenmesinde kalsiyum kaynaklarının çeşitliliği çok önemlidir. Sadece süt değil; yoğurt, peynir, kefir gibi diğer kaynaklar da tüketilebilir. Yoğurt her gün beslemede bulunması gereken en önemli süt ürünüdür. Sindirimi kolay, beslenme değeri yüksek, doğal bağırsak florasının oluşmasına yardımcı olan probiyotik bir besindir. Bu nedenle doğru oranlarda beslenmede süt ürünlerine de yer verilmelidir.
Süt tüketiminde laktoz intoleransı olan bireyler zorluk yaşayabilir. Süt enerjisinin kaynağı olan laktoz adlı karbonhidrat vücutta bulunan “laktaz” enzimi sayesinde sindirilir. Fakat kişinin vücudunda yeterli laktaz enzimi yoksa sütü rahatlıkla tolere edemez. Süt içildikten sonra gaz, şişkinlik, karın ağrısı, ishal, nadiren bulantı ve kusma görülebilir. Bu rahatsızlığı yaşayan kişilerin süt yerine fermente süt ürünlerini ve laktozsuz ürünleri tüketmesi önerilir.
Alerjik bünyesi olan kişiler ise sütte bulunan kazein proteininden etkilenebilir. Bu yüzden 1 yaşına kadar bebeklere inek sütü verilmemelidir. “Türkiye’ye Özgü Beslenme Rehberi”nde yetişkin bireylerin 2 orta boy su bardağı; çocuklar, büyüme-gelişme dönemindeki gençler, gebeler, emziren anneler ve menopoz dönemindeki kadınların ise yaklaşık 4 orta boy su bardağı süt ve süt ürünü tüketmesi önerilmektedir.
Sütü sade tüketmekte zorlananlar, içine meyve, çikolata ya da dondurma katarak süte aroma kazandırabilir. Bu besinler sütün besin değerini azaltmaz.
3 adet çekirdeksiz hurma (ya da 1 yemek kaşığı hurma püresi) - 1 çubuk tarçın veya toz tarçın - 1 su bardağı süt
Yapılışı: Hurmaları birkaç saat öncesinden sıcak suda bekleterek yumuşatın. Süt ve hurmaları mikserde iyice karıştırın. Bardağa koyduğunuz hurmalı sütünüzü ister çubuk tarçın ile isterseniz de üzerine toz tarçın serperek tatlandırabilirsiniz.
4 kare bitter çikolata - 1 su bardağı süt
Yapılışı: Çikolataları benmari yöntemi ile eritin. Erittiğiniz çikolataları süt ile mikserde karıştırın. Üzerine az miktarda rendelenmiş çikolata serperek süsleyebilirsiniz.
½ muz - 3-4 adet çilek - 1,5 su bardağı süt (Alternatif meyveler: armut – şeftali)
Yapılışı: Meyveleri iyice yıkayın ve kabuklarını soyun. Doğradığınız meyveleri süt ile birlikte mikserden geçirin. İsteğe göre meyve parçaları ile süsleyerek soğuk olarak servis edebilirsiniz.
1 top vanilyalı ya da meyveli dondurma - 1 su bardağı süt
Yapılışı: Dondurma ile sütü mikserden geçirin, hızlıca servis edin. Bu şekilde vanilya aromalı bir süt elde edebilirsiniz.
[fotogaleri=97]