Güncelleme Tarihi:
Antalya'da süte ileri düzeyde alerjisi bulunan 3 yaşındaki Alperen Gedik, 2 yıldır süt ya da süt ürünleri içip yiyemiyor. Minik Alperen, ileriki dönemde tedavi edilmezse okula gidemeyecek.
Antalya'da yaşayan Ramazan ve Aysun Gedik çiftinin oğlu Alperen Gedik'in hastalığı anne sütü içerken ortaya çıktı. Doğumunun ilk aylarında anne sütü içerken kulaklarında ve yüzünde kızarma olan ve eldivenli elleriyle sürekli kulaklarını ve yüzünü kaşıyan minik Alperen'in hastalığı ilk günlerde teşhis edilemedi.
Alerjisi ölümcül şekilde ileri düzeyde
Alperen'in annesi Aysun Gedik, yaptığı açıklamada, alerjiyi önce fark edemediklerini söyledi.
Çevresindeki insanların "Anne sütü içen çocukların yüzü kızarık olur" şeklinde söylemlerde bulunduğu için kızarıklıkları pek önemsemediğini belirten Gedik, çocuğun anne sütünü bırakıp inek sütü içmeye başlamasıyla alerjinin daha belirgin bir şekilde ortaya çıktığını ifade etti.
Çocuğun kaşıntı ve nefes almakta güçlük çekmesinin ardından doktora başvurmalarıyla süt alerjisinin ortaya çıktığını kaydeden Gedik, alerjinin ölümcül şekilde ileri düzeyde olduğunu ifade etti. Gedik, "Çocuğum süt ya da yoğurt, dondurma gibi süt ürünleri yiyip içtiği zaman aşırı derecede hapşırma ve kaşıntı oluyor. Öksürük başlıyor ve nefes alamıyor. Boğazında yanma olduğu için de sesi kısıtlanıyor. Doktorlar bile bu duruma şaşırıyor. Çevremdeki insanlar bu alerjiyi duyunca 'Hiç mi süt içemiyor' diye şaşırıyor" dedi.
Hastalığı tedavi edilmezse okula gidemeyecek
Oğlunun canının kek ve yoğurt yemek istediğini dile getiren Gedik, "Geçen gün ağabeyinin elinden yoğurdu almış, gizlice yemiş. Alerji hemen gösterdi ve oğlum bayılma noktasına geldi. Hastaneye getirdik ve hemen müdahale edildi. Canı kek istiyor ama biz bu ihtiyaçlarını özel yiyeceklerle karşılıyoruz.
Alerjisi ilerleyen dönemde tedavi edilmezse okula da gidemeyecek. Çünkü okulda bizim haberimiz olmadan sütlü ürünler yiyebilir. Evde eğitim görecek" diye konuştu.
100 çocuktan 8'inde besin alerjisi görülüyor
Akdeniz Üniversitesi Tıp Fakültesi Alerji ve İmmünoloji Anabilim Dalı Öğretim Üyesi Prof. Dr. Ayşen Bingöl, besin alerjilerinin sıkça görülen alerji türlerinde olduğunu ve 100 çocuktan 8'inde görüldüğünü söyledi. Minik Alperen'in durumunun diğer alerjisi bulunan çocuklara göre çok farklı olduğunu vurgulayan Bingöl, "Alperen, süt ya da süt ürünleri yiyip içtikten sonra öksürük, hapşırma, kaşıntı, tansiyon düşüklüğü ve nefes alamamaya bağlı hayati riskle karşı karşıya kalıyor. Bu kadar ileri düzeydeki süt alerjisi çok ender görülüyor. Alperen'e süt içermeyen diyet düzenledik. Çocuğun bu reaksiyonları ortadan kalktı ve büyümesi ile gelişmesi düzenledi. Alperen diyete uyduğu sürece sağlıklı bir hayat sürecek" diye konuştu.
Bingöl, Alperen'in tedavisinin ne zaman tamamlanacağı ve alerjinin ne zaman geçeceğiyle ilgili bir süre vermenin doğru olmayacağını ve tedavinin uzun süreli olabileceğini ifade etti.
Besin alerjileri büyüme geriliği yapıyor
Bingöl, besin alerjilerinin çocukta büyüme geriliğine ve belirli hastalıklara yol açabildiğini kaydetti. Çocuklarda en fazla süt, yumurta, balık ve buğday alerjisinin görüldüğünü anlatan Bingöl, "Besin alerjisine doğru tanı konulması çok önemli. Yanlış teşhis konulursa çocuk gereksiz yere besin maddesinden uzak kalıyor. Alerjisi olduğu düşünülen besin maddesini vücut almayınca büyüme geriliği olabiliyor. Alerjisi bulunan besinin yerine onu tamamlayacak besinlerin yenilmesi gerekiyor" dedi.
Bingöl, çocuklarda besin alerjisi olmaması için annelerin daha gebelikten itibaren işlenmiş uzun ömürlü paketlenmiş hazır gıdalardan uzak durmaları ve protein yüklü yiyecekler tüketmeleri gerektiğini kaydetti. Bingöl, besin alerjisi bulunan çocukların acilen bir çocuk alerji kliniğine başvurmalarının doğru olacağını vurguladı.
A.A