Güncelleme Tarihi:
Sınav öncesi veya sınav sırasında ortaya çıkan huzursuzluk, tedirginlik, endişe duyguları, başarısızlık ve felaket düşünceleri, bunlara eklenen bedensel belirtilerle gelişen durumu "sınav kaygısı" olarak tanımlayan Sabuncuoğlu, sınav kaygısıyla ilgili şu bilgileri aktardı.
Örgün eğitim süresince çocuk ve gençler yüzlerce sınava giriyor. Eğitimin devam edeceği okulu veya izlenecek mesleki eğitimi belirleyen genel sınavlar gerek öğrenciler, gerekse veliler tarafından "hayat memat meselesi" olarak görülüyor.
Araştırma sonuçlarına göre öğrenci topluluklarında sınav kaygısı sorununun kesitsel oranı %40'ı bulabilmektedir.
Çocuk ve gençlerde akademik performansı olumsuz yönde etkileyen dikkat eksikliği hiperaktivite bozukluğu, özgül öğrenme bozukluğu (Disleksi, Diskalküli) gibi gelişimsel sorunlar varsa sınav kaygısı görülme oranı da artmaktadır. Bir sorun olarak görülmeyen, teşhis ve tedavisi ihmal edilen sınav kaygısı sınav başarılarını olumsuz yönde etkileyerek zaman içinde bir kısır döngü oluşturmakta ve sorunun şiddeti artmaktadır.
Sınav başarısı için belli düzeyde stres gereklidir. Ancak denetlenemeyen sınav kaygısı öğrenme süreçlerini (dikkat-algı-belleğe yerleştirme-bellekten çağırma) bozarak mutsuzluğa ve sonuçta bir başka ruhsal bozukluk olan depresyona da yol açabilmektedir.
Çarpıntı, sık nefes alıp verme, nefes alamama hissi, titreme, terleme, baş dönmesi, baş ağrısı ve karın ağrısı gibi bedensel belirtiler yaşanan sıkıntıyı daha da ağırlaştırır.
Öğrenci aşağıdaki sorulara EVET yanıtı veriyorsa büyük ihtimalle sınav kaygısı sorunu yaşıyordur.
Günümüzde anne-babalar çocuklarının eğitimine büyük önem vermekte ve kısıtlı aile olanaklarını bu yönde kararlılıkla kullanmaktadırlar. Sınav kaygısı, gençlerin kendini gerçekleştirmesi, eğitimin olumlu sonuçlarına ulaşmasında ciddi bir engel olarak karşımızda durmaktadır. Bireysel kayıpların toplum genelinde çok daha büyük kayıplar anlamına geleceği muhakkaktır.
En ağır sınav kaygısı durumları bile başarıyla ele alınıp sorun olmaktan çıkarılabilir. Sınava hem eğitsel, hem de psikolojik hazırlık yapmak sorunu aşmak için etkili bir yığınak oluşturmaya yarar. Öğrencinin olumsuz iç konuşmasını olumluya değiştirici teknikler uygulanabilir. Başarıyı hayalleme önemli bir hazırlık tekniğidir. Nefes çalışmaları, kasılma-gevşeme egzersizleri uygulamaları önemli yararlar sağlayabilir. Sınav süreçlerinde sağlıklı beslenme, spor, sosyalleşme bir kenara bırakılmamalıdır. Birey kendisine karşı aşırı eleştirel olmamalı, olumlu gelişmelerde kendisine küçük ödüller verebilmelidir.
Bütün bunlar dışında, sınav kaygısı uygun psikoterapi ve ilaç tedavileri ile etkili ve yüz güldürücü biçimde tedavi edilebilmektedir. Sorunu varlığını kabullenmek, onun çözümü yolunda atılacak en büyük adımdır.