Güncelleme Tarihi:
• Frambuaz: Frambuazın 100 gr’ı (1 küçük kase) 64 kalori içerir. Bütün kırmızı meyveler açlık bastırıcı harika lif kaynaklarıdır ama en fazla lif frambuazda bulunur. Hem kalorisinin düşük olması hem de lif açısından zengin olması selülit engelleyici özellik taşımaktadır. Buzlu çaya şeker ilave etmeden tatlandırmak için dondurulmuş frambuaz eklenebilir. Ara öğün olarak tercih edilebilir.
• Semizotu: Diğer yeşil yapraklı birçok sebze gibi semizotu da, kemiklerin ve dişlerin güçlenmesini sağlayan mükemmel bir kalsiyum deposudur. Lif açısından zenginliğiyle selülitin en büyük düşmanı semizotu salatalarda, yemek olarak ve meze çeşidi olarak tüketilebilir.
• Mango: Bir adet mango günlük C vitamini ihtiyacınızın yüzde 96’sını karşılar ve periodontal (diş etine ilişkin) hastalıkları önlemeye yardımcı olur. Mango aynı zamanda kanser ve kalp hastalığıyla savaşmaya yardımcı beta-karoten bakımından da oldukça zengindir. Mangoyu meyve salatanızın içine ekleyin.
• Karpuz: Vitamin ve mineral açısından zengin, antioksidan kapasitesi yüksek bir meyvedir. C ve A vitamininden zengindir. Bağırsak hareketlerini düzenleyerek kabızlığı önler ve bol su içeriği ile selülitin baş düşmanlarındandır. Çok sevilen bir meyve olan karpuzun tüketim miktarlarına dikkat edilmelidir.
• Domates: Likopen zengini domates cildin en güvenilir dostlarından biridir. Sadece domateste değil, pembe kırmızı renkli pek çok şeyde mesela karpuz, pembe greyfurt, kan portakalı gibi meyvelerde de bol miktarda likopen var. Domates ister çiğ olarak ister yemeklerde, salatalarda, çorbalarda, isteğe bağlı salça olarak tüketilebilir. Selülitsiz güzel bir cilde sahip olmanın yolu öncelikle domatesten geçer.
• Kayısı: İyi bir beta-karoten ve likopen kaynağı olan kayısı görmenize katkı sağlar. Karotenden elde edilen A vitamini kansere karşı koruyucudur. Kayısı ayrıca lif içeriği ve bol mineral içeriği ile selülitin engellenmesinde etkilidir.
• Böğürtlen: Aslında sadece böğürtlen değil ‘berry’ grubu yiyeceklerin neredeyse tamamı cildinizin en yakın dostlarıdır. Listede karadut, ahududu, kiraz, vişne, çilek gibi meyveler alınabilir. İyi bir ara öğün alternatifi olan bu besinler selülit diyetlerinde bolca kullanılır.
• Kabak: Sarı renkte çiçekler açan bir bitki olan kabak oldukça besleyicidir. Özellikle B1 ve C vitaminleri ile potasyum, fosfor ve çinko mineralleri içerir. Lif ve sıvı içeriği zengin bir besindir. Bu özelliği nedeniyle kolay sindirilebilen bir sebzedir. Birçok kanser türüne yakalanma riskini en aza indirdiği gibi selülitin oluşmaması için bolca tüketilmelidir.
• Soğan: C, B6 ve biotin vitaminleri ile kalsiyum ve krom mineralleri yönünden zengin olan soğan, aynı zamanda iyi bir diyet lifi kaynağıdır. Bunlara ek olarak folik asit, B1 ve K vitaminleri de içermektedir. İçeriğindeki flavonaidler ve kuersetin anti tümör etki gösterip ve bağışıklığı güçlendirmekte, selülit yapılarının oluşmasını engellemektedir.
Selülit oluşumuna karşı dikkat edilmesi gereken diğer noktalar
1. Günde 2-2,5 litre su içerek vücutta biriken toksinleri ve ödemi atmalısınız.
2. Kan dolaşımını hızlandırmak için egzersiz önemlidir. Özellikle selülit tedavisinde yürüyüş, koşu, yüzme, jimnastik gibi sporların yapılması son derece etkilidir.
3. Çok yağlı yiyecekler, kızartmalar, kavurmalar, hamur işleri ve unlu mamuller, kafein içeren kolalı ve gazlı içeceklerden uzak durulmalıdır. Gün içerisinde maksimum 2 fincan Türk kahvesi yeterlidir.
4. Günde 10 dakika fırça veya eldiven yardımıyla dairesel ve kalbe doğru hareketlerle, kalça, bacaklara ve kollara masaj yapılabilir. Kan dolaşımını hızlandırarak selülit oluşumunu engellemektedir.