Sağlık sorunları protez türünün seçiminde de etkili

Güncelleme Tarihi:

Sağlık sorunları protez türünün seçiminde de etkili
Oluşturulma Tarihi: Mayıs 28, 2014 12:05

Diş eksiklerini giderirken hastanın diğer sağlık sorunları da önem taşıyor.

Haberin Devamı

Dişlerdeki eksikleri gidermek için uygulanacak protez türünün seçiminde, diş, dişeti ve kemik yapısı ile birlikte kişinin genel sağlık durumu ve geçirdiği ya da yaşadığı hastalıklar da belirleyici oluyor. Protetik Diş Tedavisi Uzmanı Dr. Umut Güler “Alerji, diyabet, epilepsi gibi hastalıklar ile radyoloji tedavisi gibi sağlığa ilişkin diğer uygulamalar, hangi tür protez kullanılacağını belirliyor” diyor.

Tam ya da kısmi diş eksiklikleri ile madde kaybına uğramış dişlerin restorasyonunda, toplam 10 farklı protez türü uygulanıyor. Tam diş eksiklerinde, doku destekli ya da implant destekli tam protezlerin; kısmi diş eksiklerinin giderilmesinde de, diş ya da diş-doku destekli kroşe tutuculu ya da hassas tutuculu bölümlü protezlerin tercih edildiğini anlatan Güler, “Kısmi ya da aşırı derecede madde kaybına uğramış dişlerin restorasyonunda ise metal destekli porselen kaplamalar, tam seramik kaplamalar, bölümlü kaplamalar ve porselen dolgulara başvuruyoruz” diyor.

Diş Tedavisi Uzmanı Dr. Umut Güler, protez türü belirlenmeden önce, hastanın genel sağlık durumu ile ilgili diş hekimini mutlaka bilgilendirmesi gerektiğini vurguluyor. Hareketli bölümlü protezlerin yapımında kullanılan metal alaşımların ya da dişetini restore eden akrilik rezinlerin alerjik etki yaratma ihtimali olabileceğini kaydeden Dr. Umut Güler, “Bu durumda pigmentsiz (renksiz) akriliklerin kullanılması ve metal türünün değiştirilmesi düşünülebilir” şeklinde konuşuyor.

Epilepsi hastaları için uygun olan sabit protez

Epilepsi hastalarında atak halinde nefes borusuna kaçma risklerine karşılık hareketli protezler yerine sabit protezlerin kullanımının düşünülmesi gerektiğini vurgulayan Diş Tedavisi Uzmanı Dr. Umut Güler, gerekli diş desteğinin olmadığı durumlarda dental implantlar kullanılarak protezin tasarlanmasının gerekebileceğini ifade ediyor. 

Diyabet hastalarında ya da baş boyun bölgesinden radyoterapi almış ve tükürük salgı oranı azalmış bireylerde hareketli protezlerin kullanımının da daha sorunlu olabileceğini kaydeden Dr. Güler, “Bu hastalarda proteze bağlı vurukların iyileşmesi gecikmekte ve özellikle radyoterapi almış bireylerde tükürük azlığına bağlı olarak protezin tutuculuğunda sorunlar görülebilmektedir. Bu hastalarda protezlerin dokuya bakan yüzeylerine yumuşak astar malzemelerinin uygulanması söz konusu olabiliyor” diyor.

Haberle ilgili daha fazlası:

BAKMADAN GEÇME!