Güncelleme Tarihi:
Bu yıl 16 saat sürecek olan açlık-susuzluk yolculuğunda nelere dikkat etmelisiniz? Ramazanda kimler risk altında, diyetimizi planlarken nelere dikkat etmeliyiz? Genelde 3 ana, 1-2 ara öğün olarak planladığımız beslenme düzenimiz 2 öğüne indiğinde vücudumuzda ne gibi değişiklikler olur? İşte tüm bu soruların cevaplarını Beslenme ve Diyet Uzmanı Canan Doğan veriyor.
Ramazan süresince vücudumuzun günlük enerji ve besin öğeleri gereksinimleri normal zamandan daha farklı değildir. Oruç tutacağı için bireyin daha fazla besin tüketmesine gerek yoktur. Bir öğünde çok fazla besin tüketmek ertesi gün yaşanacak açlık hissini azaltmaz.
Unlu ve Yağlı Besinlerden Uzak Durun
Ramazanda beslenme şekli ve saatlerin değişmesi ile beraber fiziksel aktivitenin de azalması kilo almayı kolaylaştırabilir. Bu süreçte öğün sayısı ikiye düşerken, bu öğünlerde tüketilen besin çeşidi ve miktarı normal zamanda tüketilenden çok daha fazla olmaya başlar. İster 5-6 öğün, isterseniz 2 öğün yemek yiyin; günlük almanız gereken kalori, karbonhidrat, yağ, protein, vitamin ve mineral oranları değişmez. Dengeli beslenerek, bir günde almanız gereken besin öğelerini iftar ve sahura bilinçli bir şekilde dağıtarak sağlıklı beslenebilir, ramazan boyunca kilonuzu koruyabilirsiniz.
Yapılan araştırmalar oruç tutan bireylerin günlük beslenme alışkanlıklarını değiştirdiğini, öğün sayısı ve sıvı tüketimini azalttığını, iftar saatine kadar açlık hissetmemek amacıyla yüksek enerji içeren şekerli, unlu ve yağlı besinlere yöneldiğini göstermektedir.
İftar ve Sahur Arası Bol Su İçin
Vücudun uzun süre susuz bırakılması nedeniyle kabızlık problemi yaşanmakta, sıcak hava nedeniyle su ve mineral kaybının yerine konulması için iftarı bekliyor olmak halsizlik, yorgunluk ve bitkinlik hissi yaratır. (İftar ve sahur arasında belli aralıklarla bol su içerek vücudunuzun susuz kalmamasına özen gösterin).
Oruç Süresince Yapılan Temel Hatalar
• 16 saat boyunca dinlenme halinde olan mideye iftar saatinde birden yüklenmek, hızlı ve çok yemek yeme; hazımsızlık, yanma, bulantı, gaz gibi sindirim sorunlarına yol açabilir.
• Uzun saatler susuz kalan vücudun su ihtiyacını karşılamak için iftar sırasında çok su içmek mideyi aşırı derecede şişirerek hazımsızlığa yol açabilir.
• Uzun süreli açlık sonrasında aynı öğünde et, sebze, salata, tatlı, pilav, makarna, pide, yoğurt gibi neredeyse tüm besin gruplarının bir arada ve çok miktarda alınması ve metabolizmanın yükünün artması metabolizmayı ve sindirim sistemini zorlar.
• Özellikle şekere aşırı yüklenilmesine yemek sonrası hareketsizlik de eklendiğinde kilo almak kaçınılmaz olur.