Güncelleme Tarihi:
Ramazan ayında oruç tutan bireylerin ana öğün sayıları ister istemez iftar ve sahur olmak üzere 2’ye düşürmektedir. Bu süreçte pide, hamur işleri, şarküteri ürünleri, tatlı gibi özellikle karbonhidrat ve yağ içeriği yüksek besinlerin tüketiminde artış olurken, başta su olmak üzere, sebze ve meyve tüketimi azalmaktadır. Gün içerisinde uzun süre susuz kalındığı için iftardan sahura kadar bol sıvı tüketmeli ve mideyi yormayacak besinlerle sağlık beslenmeye özen gösterilmelidir.
Özellikle çalışmayan bireyler günlük enerji harcamalarını azaltmak ve zamanın bir an evvel geçmesi adına geç saatlere kadar uyumaktadır. Her türlü fiziksel aktiviteden kaçınmak, oruç tutarken fazla acıkmadan rahat bir gün geçirmeyi sağlasa da metabolizma hızı iyice yavaşlar. Kilo almadan bu dönemin atlatılması isteniyorsa, günlük aktivite düzeyi mutlaka artırılmalıdır.
Uzun bir açlık sonrası, iftara mümkünse 1 kâse çorba ile başlayarak 5 - 10 dakika kadar yemeğe ara verilmeli, ardından ana yemeklere devam edilmelidir.
Gün boyu aç kalabilen kişi, orucunu açtıktan sonra kısa bir süre daha bekleyebilir. Kişinin hızlı yemesi, çabuk doyacağı anlamına gelmemektedir. Bu nedenle besinler yavaş yenilmeli ve çok iyi çiğnenmelidir.
Daha hafif ve sağlıklı olması için yiyecekleri kızartma yerine; haşlama, ızgara yapma, buğulama veya fırında pişirme yöntemleri ile hazırlanmak gerekir. Et, etli sebze veya kurubaklagil yemeği yanında pilav, makarna, esmer ekmek gibi tahıllar veya sebze yemekleri yenebilir. İlave olarak yoğurt, ayran, cacık, salata veya meyve gibi alternatiflerden birini seçerek oluşturulan bir iftar yemeğinin sindirimi de daha kolay olacaktır.
Ramazanda gün boyu aç kalınacağı için gün içerisinde alınması gereken enerji ve besin öğeleri sahur, iftar ve 1 – 2 ara öğüne dağıtılmalıdır. Gece yatmadan önce aşırı beslenmek yerine, sahura kalmak çok daha sağlıklı olacaktır çünkü sahura kalkılmadığı takdirde açlık süresi ortalama 19 - 20 saate çıkmaktadır. Bu durumda kan şekeri günün daha erken saatlerinde düşmekte, kişinin veriminin azalmasına yol açmakta ve çalışan bireyler için iş kazası riski artmaktadır. Ayrıca sindirim problemi yaşamamak adına gece geç vakitlerde ağır bir yemek yiyerek yatılmamalı, mutlaka sahura kalkılmalıdır.
İFTAR - 1: Sebze çorbası, ızgara et, yoğurt, esmer ekmek
İFTAR - 2: Yayla çorbası, etli sebze yemeği, ramazan pidesi
İFTAR - 3: Mercimek çorbası, zeytinyağlı sebze yemeği, güllaç
İFTAR - 4: Zeytin, etli nohut, bulgur pilavı, cacık
İFTAR - 5: Hurma, etli biber dolma, yoğurt, esmer ekmek
SAHUR - 1: Taze sıkma meyve suyu, haşlanmış yumurta, peynir, esmer ekmek
SAHUR - 2: Çay, peynir, zeytin, söğüş salata, ramazan pidesi
SAHUR -3: Light süt, kahvaltılık gevrek, taze veya kuru meyve karışımı
SAHUR - 4: Kıymalı börek, light yoğurt, şekersiz komposto
SAHUR - 5: Light süt, kepekli – peynirli tost, söğüş salata
Ara öğün olarak; taze meyve, süt, yoğurt, kefir, az miktarda kuru meyve ve kuruyemiş, peynir ve esmer ekmek gibi alternatifler tüketilmesi daha yararlı olacaktır. Ayrıca kaybedilen sıvının yerine konması adına her fırsatta bol sıvı alınması gerekmektedir.
Diyabet, böbrek hastalığı, yüksek tansiyon gibi kronik hastalığı olanların, sürekli ilaç kullananların, migreni olanların, sindirim sistemi rahatsızlığı olanların, gebe ve emziren kadınların, büyüme ve gelişme çağındaki çocukların sağlıkları açısından oruç tutmaları önerilmemektedir.
5 – 10 dakika yemeğe ara veriniz