Güncelleme Tarihi:
Ailesinde, özellikle birinci derece akrabalarında PROSTAT KANSERİ olanların prostat kanserine yakalanma oranı olmayanlara göre daha fazladır. Erken evredeki prostat kanseri belirti vermeyebilir. Bazılarında ise sık, güç ve ağrılı idrar yapma, idrarın damla damla yapılması, idrarda kan yada iltihap olması, ejekülasyonda kan ve ağrı, sırt, kalça ve bel ağrıları gibi belirtiler olabilir. Genellikle sırt, kalça ve bel ağrıları halk arasında çok bilinen belirtiler değildir. Bu yakınmalar aslında sadece prostat kanserine özgü değildir. Kanser dışı prostat hastalıklarında bunlara benzer yakınmalar olabilir. Bunun ayırımı ancak konunun uzmanları tarafından muayene ve inceleme ile yapılır.
Bu muayeneler sonucunda prostat kanseri kuşkusu varsa trans rektal ultrasonografi eşliğinde prostat biyopsisi yapılır ve biyopsinin histopatolojik deperlendirmesiyle prostat kanseri tanısı konur.
Prostat kanseri tanı konan hastaların az bir bölümünde ölüme sebep olmaktadır. Bunda son yıllarda prostat kanserine yönelik PSA gibi çok önemli bir kanser belirtecinin kullanımının yaygınlaşması çok önemli bir yer tutar. Erken tanı ile prostat kanserinden bütünüyle kurtulmak olasıdır. Bu amaçla 45 yaşın üzerindeki tüm erkekler hiçbir şikayeti olmasalar bile yılda bir kez prostat kontrolünden geçmesi son derece önemlidir. Prostat kanserine erken tanı koyabildiğimiz takdirde 3 tedavi seçeneği mevcuttur: "Radikal prostatektomi denilen ameliyat, radyoterapi ve brakiterapi. Tüm bu seçenekler kanserin erken döneminde yani kanser dokusunun prostat kapsülünün içinde sınırlı kaldığı vakalarda uygulanır.
DHA
[fotogaleri=2874,2859,2858]