Perran Kutman yeni bir diziye mi başlıyor?

Ülkemizin gelmiş geçmiş sayılı oyuncularından biri o. Türk filmlerinin neşesi, o bizim "Perihan Abla"mız, "Şenhaz"ımız… Uzun süredir ekranlarda göremediğimiz, özlediğimiz sanatçımız Perran Kutman’la hem iş hem de özel yaşamı üzerine keyifli bir söyleşi gerçekleştirdik.

Sizi uzun süredir ekranlarda göremiyoruz. Şevket Altuğ ile birlikte Cosby Ailesi'nin yerli versiyonunu çekeceğiniz söyleniyor, var mıdır böyle bir proje?

Evet, böyle bir proje var. Günlük 25 dakika olacak. Şu an hazırlık aşamasında, içime sindiği zaman kabul edeceğim.

Son diziniz Deli Saraylı reytinge yenik düştü değil mi? Reytinglerle ilgili ne düşünüyorsunuz?

Reyting aletinin nasıl bir şey olduğunu görmedim. Deli Saraylı’nın yayından kalkmasında reyting dışında başka sebepler vardı. Yola farklı çıkılmıştı, cumhuriyetin nasıl var olduğu anlatılacaktı ama bambaşka yollara gitti dizi. Tabii ki böyle olunca da hüsranla sonuçlandı.

Tiyatroya annenizin isteği ile başlamışsınız, bize o dönemden biraz bahseder misiniz?

Evde kendi kendime bir sürü karaktere bürünüp eğlenirken annem, bunun eğitimini almamı istedi. Halbuki bizim yaş grubu çocuklarda bunun tam tersidir, aileleri mani olur. Annem destek verdi, sonrasında konservatuvar imtihanına girdim ve kazandım.

“ŞEHNAZ KARAKTERİ BENİM İÇİN DÖNÜM NOKTASIDIR”

Birbirinden güzel o kadar çok projeniz var ki bilemiyorum ama sizce kariyer hayatınızda “Benim için dönüm noktası oldu” diyebileceğiniz proje hangisidir?

Benim için dönüm noktası “Şehnaz Tango”dur. Ayakları yere sağlam basan, iki evladını kendi imkanları ile okutan, kimseye boyun eğmeyen “Şehnaz” karakteri dönüm noktasıdır.

Siz dizi izliyor musunuz, son zamanlarda beğendiğiniz projeler var mı?

Çok fazla dizi izlemiyorum. “Benim bugün dizim var, mutlaka seyredeceğim, program yapıp bir yere gitmem” dediğim diziler yayından kalktı. Mesela “Bıçak sırtı”, “Bu kalp seni unutur mu?” gibi…

Ahmet Hakan bir köşe yazısında, Binnur Kaya’nın sizin yerinizi alabileceğini yazmış. Siz ne düşünüyorsunuz bu konuda?

Ahmet Hakan ne güzel söylemiş. Binnur Kaya çok beğendiğim, sevdiğim, çok sıcak bir oyuncudur.

İş hayatınızdaki prensipleriniz nelerdir?

İş hayatımdaki prensiplerim saygıyla orantılıdır. Mesleğime, şahsıma saygısızlık edildiği zaman her şeyi silerim.

Her rol size yakışıyor ama özellikle komedi denince akla ilk gelen isimlerdensiniz. Komedi zor mudur? Gerçek yaşamınızda nasılsınızdır peki?

Gülen gözlerle bakabilmeyi öğrendiğin andan itibaren hiçbir şey zor değildir. Özel yaşamımda da eğlenceliyimdir çünkü mutlaka güzel, gülünecek bir yan bulurum her olayda. Onu görebilmek önemli…

“HESAPSIZ DAVRANILMIŞ DOSTLUKLAR BUNLAR”

Şevket Altuğ ve Müjdat Gezen ile uzun yıllardır devam eden dostluğunuz var. Bu dostlukların sırrı nedir acaba?

Her ikisi ile de sadece dostluğu, sevgiyi ve saygıyı temel alan ilişkimiz var. Hesapsız davranılmış dostluklardır. Başarılar, mutluluklar ve sağlıklar paylaşılmıştır.

Özel hayatınızla değil sanatınızla ön plandasınız ama biraz da evliliğinizden bahsedecek olursak uzun süren evliliğinizin sırrı nedir?

Evliliğin sırrı bence “haklara saygı, aynı yere beraber bakabilmek, sevgiyi söylemeyi ertelememek…”

“AİLEM HER ŞEYİN ÖNÜNDEDİR”

Eşiniz bir yerde kendisiyle çok güzel ilgilendiğinizden ve güzel yemek yaptığınızdan bahsetmiş. Doğru mudur?

Evet, güzel yemek yaparım. Evimle de, eşimle de, ailemle de çok ilgiliyimdir. Evim, ailem her şeyin önündedir.

Artık sevgi, saygı, anlayış, dostluklar, fedakarlıklar eskiye oranla biraz daha azaldı. Siz etrafınızdaki gençlerde neler gözlemliyorsunuz?

Teknoloji o kadar ilerledi ki gençler duyguları erteledi. Aslında onları suçlayamayız. Çağın gereği maalesef... Belki bizlerin de hatası var, bize öğretilenleri tam olarak aktaramamış olabiliriz.

Sayın Perran Kutman’a değerli paylaşımlarından ötürü çok teşekkür ediyoruz.

Röportaj: Nilay Uzun