Güncelleme Tarihi:
Çamlıca Hisar Hastanesi Genel Cerrahi Uzmanı Op. Dr Necati Şentürk, botoksun uzun yıllardır tıbta çeşitli hastalıkların tedavisinde kullanıldığını belirterek, son yıllarda herkes tarafından bilinen bir tedavi şekli olduğunu, plastik cerrahi tarafından kullanımı yaygın olmakla birlikte anal fissür, akalazya gibi çok farklı alanlarda genel cerrahi hastalıklarında da kullanıldığını belirtti.
“Gram (+) anaerob bir bakteri Clostridium botulinum tarafından sentezlenen botulinum toksini (botulin/botoks), periferik kolinerjik sinir uçlarından asetilkolin salıverilmesini bloke edip kolinerjik aşırımı felç eder. Bir başka deyişle sinir blokajı yaparak sinirin uyardığı kaslarda felç yaratır. Yaklaşık 6 ay kadar süren bir etki mekanizması bulunur.”
Mide botoksunda amaç kaslarda felç olmakla birlikte etki mekanizması olarak birkaç özelliğe sahiptir. Mideye botoks uygulandığında uygulama alanı olarak kas içine yapılması gerekir. Kaslarda felç meydana gelmesiyle mide çıkışında özellikle asit salgılayan hücrelerde asit salgılanması da azalır. Asit salgılanmasının azalmasıyla mide botoksu uygulanan hastaların açlık hisleri belirgin olarak düşer.
Bir başka ifadeyle mide boşalma hızı azalmakta ve hastanın tokluk hissi uzamaktadır. Örneğin yenilen bir yemek en az 2 saat de barsaklara geçişi olmaktadır. Mide botoksu ile birlikte bu süre 4-5 saate kadar uzamakta ve hasta böylece daha geç acıkmaktadır. Ghrelin hormonu ise bize “acıktım, yemek yiyelim” dedirten hormondur. Açlık hissimizin baş sorumlusudur. Ghrelin hormonu başlıca midenin fundus bölgesinde olmak üzere sindirim sisteminin içinde salgılanır. Bu hormonun salgılanması açlık durumuna bağlıdır.
Yemek öncesi kanda bulunan ghrelin miktarı artar, yemek sonrası ise azalır. Ghrelin hormonu beyin üzerinde etkilidir, iştahı ve yemek yeme arzusunu arttıran bir rol üstlenir. Kandaki ghrelin miktarının midenin boşalma hızıyla ilgili olduğu saptanmıştır. Örnek vermek gerekirse midede uzun süre kalmadan hızla sindirilen bir yiyeceğin, midede uzun süre kalan ve yavaş sindirilen bir yiyeceğe göre kişiyi daha hızlı acıktırdığı araştırmalar sonucu ortaya konmuştur.
Mide botoks uygulamasında yoğun olarak ghrelin hormonunun yapıldığı midenin fundus bölgesine botoks yapılarak ghrelin hormonun seviyesi düşürülür hem de mide boşalma hızı azaltılarak ghrelin hormonu seviyesi dolaylı yoldan ikincil bir mekanizmayla bir kez daha düşürülür. İki etki ile hastanın hem iştahında hem de mide boşalma hızında azalma yaratılarak tokluk hissi arttırılır.
Mide botoks uygulaması endoskopik olarak yapılan bir işlemdir. Operasyon endoskopi odasında gerçekleştirilir ve uyuma altında yapılır. İşlem sırasında normal endoskopik işlemin biraz daha uzamış halidir. Yaklaşık 15-20 dakika kadar sürer. Ağrısız ve acısızdır. Hastalar herhangi bir ağrı hissetmez. Hastalar belirli bir bekleme süresinden sonra günlük aktivitelerine dönebilirler. Endoskopik olarak mide botoks uygulamasını çeşitli çalışmalar olmakla birlikte midenin tüm duvarlarına 30 noktaya uyguluyoruz. Özellikle ghrelin hormonun salınımının yapıldığı mide fundus bölgesine de yaparak iştah seviyesinin düşmesini sağlıyoruz.
Mide botoks uygulaması vücut kitle indeksi 25-35 olan hastalar için uygundur. Vücut kitle endeksi 40’ın üzerinde olan hastalar için cerrahi seçenek ön plana çıkmakla birlikte 40’ın altında olan diyet yapılmasına rağmen kilo veremeyen, diyete uyumsuz olan hastalar için mide botoks uygulaması bir seçenek olarak önümüzde durmaktadır. Kilo kaybı ile birlikte bu hastalar kendilerine özgüvenleri gelmekte ve yeme alışkanlıklarının değişmesiyle birlikte kalıcı kilo kayıplarına ulaşabilmektedirler. Hedeflenen mide botoksuyla kilo kaybı 15-20 kg kadardır. Mide botoksu midesinde gastrit, mide ülseri, barsaklarda motilite bozukluğu ile giden hastalıklarda, nörolojik hastalıklarda ve gebelerde ve emzirenlerde ise tercih edilmez.
Mide botoksunun yan etkileri var mıdır?
Botoks uygulamasından sonra hastalarda belirgin bir şikayet olmamakla birlikte bazı hastalarda dispeptik bulantı, hazımsızlık, şişkinlik gibi dispeptik şikayetler olabilir. Bu şikayetler genellikle 3 gün içerisinde olmakta ve zamanla azalmaktadır.
İlk 3 gün hastaların sıvı gıdalarla beslenmesi önerilir. Yağlı ve asitli yiyeceklerden sakınmakta fayda var. Bu dönemde protein ağırlıklı beslenme ön plan çıkmakta ve karbonhidratlardan uzak durulmalı. İşlem sonrası 1. haftadan sonra hastalar normal yemek düzenlerine rahatlıkla geçebiliyor. Botoks etki süresinin 6 ay olması nedeniyle bu süre içerisinde diyetisyen kontrolleriyle periyodik olarak hastalara özel diyet programları hazırlanır, yeme alışkanlıklarının da değişmesi hedeflenerek program oluşturulur. Mide botoksuyla diyetisyen kontrolleri bir bütün olarak hastalarımız için ele alınmakta ve her hastamız için kontrollerinde diyetisyen ve doktoru tarafından yapılmaktadır. Mide botoksu tek başına yeterli bir yöntem değildir. Bu yöntemin diyet ve sporla kombine edilmesi ve sonuçta yeme alışkanlığında belirgin bir değişim sağlanması amaçlanır.
Hastalarda iştah azalması ve kilo kaybı ilk bir haftalık dönemden sonra başlar. Ancak hastaların klinik gözleminde ilk günden sonra da belirgin bir iştah azalması izlenmiştir. Hastalarda çabuk doyma, porsiyonların küçülmesi, yemek yeme ile birlikte şişkinlik hissiyatı ile yemeyi kesme davranışı başlıyor. Mide botoks uygulamasının etkinliği kişiye göre değişmekle birlikte yaklaşık 6 ay kadar süreyle etkinliğini devam ettiriyor. Bu süre zarfında asıl amaç hastalara yeme alışkanlığını kazandırmak ve mevcut kilo alımlarını durdurmaktır. Eğer gerekirse 6 aylık süreçten sonra tekrar bir botoks uygulaması yapılabilmektedir.