Meme kanserinin erken teşhisinde anahtar rol oynayan dijital tanı yöntemleri
Güncelleme Tarihi:
Meme kanserinde erken teşhisin hayat kurtardığı bilinen bir gerçek… Dolayısıyla kadınlar, 25 yaşından itibaren kendilerini düzenli olarak muayene etmeli, ilerleyen yaşlarda ise tarama yöntemlerine başvurmalı. Bu noktada devreye en çok tercih edilen yöntemlerin başında dijital tanı formülleri giriyor.
Kadınlar arasında en sık görülen, 8 kadından birinin bu kanser türüne yakalandığı günümüzde tanı yöntemleri, gelişmiş teknolojiler sayesinde ciddi oranda ivme kazandı. Bu noktada söz konusu meme kanseri olduğunda birçok kadının, kansere işaret eden bulguları bir uyarı olarak kabul ederek tanı yöntemlerine başvurduğunu söyleyen Dr. Serdar Mutlu, düzenli yapılan kontrollerin önemine ve dijital yöntemlerin etkisine dikkat çekiyor.
Meme kanserinde tarama yöntemleri hayat kurtarıyor
Meme kanseri görülme sıklığı artmasına rağmen meme kanserine bağlı ölüm oranları ciddi bir şekilde düşüyor. Bunun sebebi meme kanseri tarama programları ve toplumda meme kanseri ile ilgili farkındalığı arttırmaya yönelik çalışmalardır. Meme kanseri tarama programları belirli bir yaş aralığındaki (40-70) kadınların hiçbir şikayetleri olmasa bile düzenli olarak mamografi kontrollerini yaptırmaları esasına dayanıyor. Meme kanseri erken tanı konulduğunda tam tedavi edilebilen bir hastalık olup yapılan çalışmalar 40-70 yaş aralığındaki kadınların düzenli meme kontrollerini yaptırmaları halinde meme kanserine bağlı ölüm oranlarının %40'a varan oranda azaldığını gösteriyor.
Mamografi kontrolleri ne sıklıkta yapılmalıdır?
20 yaşından sonra her kadın ayda bir kez kendi kendine elle muayene yapmalı, 40 yaşından sonra yılda bir meme muayenesi için hekime başvurmalıdır. Ortalama risk taşıyan bir kadın için mamografi kontrolleri 40 yaşında başlamalıdır. 40-55 yaşları arasında yılda bir, 55-70 yaşları arasında 2 yılda bir mamografi yapılması uygundur. Ancak elbette meme sağlığı takibi, her kadın için taşıdığı risk faktörleri ve meme yapısı göz önünde bulundurularak özel olarak planlanmalıdır.
Dijital Tomosentez Mamografi (DBT Nedir?)
DBT meme görüntülemeye yeni bir boyut kazandırmış, nispeten yeni bir teknolojidir. Dijital mamografide değerlendirmeyi 2 boyutlu görüntüler üzerinden yaparken dijital tomosentez mamografide yarı 3 boyutlu görüntüler ile memeyi kesit kesit inceleme şansı veriyor. Böylece özellikle genç ve fibrokistik meme yapısına sahip kadınlarda yoğun meme dokusunun kanser odaklarını maskeleyici etkisi ortadan kalkıyor ve yoğun meme dokusu dezavantaj olmaktan çıkıyor. DBT ile kanser saptama oranları arttığı gibi dokunun üst üste binmesinden kaynaklanan superpozisyon denilen yanıltıcı görüntüler de ortadan kalkıyor ve buna bağlı olarak ek tetkik ve ek çekim amaçlı hasta geri çağırma oranları düşüyor, gereksiz girişimsel işlemlerden kaçınmış oluyor.
Konforlu bir kullanım, etkili sonuçlar sağlıyor
Üç boyutlu görüntüler, uzman doktorun sonuçları değerlendirmesinde oldukça etkili sonuçlar sunuyor. Tomosentez cihazının meme kanseri tanısı koymada etkili olduğu görüşü gittikçe de yaygınlaşıyor. Birçok avantajı bulunan dijital tomosentez mamografide çekim sırasında meme üzerine daha az baskı uygulandığı için özellikle fibrokistik meme yapısına bağlı memede hassasiyet şikayeti olan kadınlar için oldukça konforlu bir inceleme yöntemidir.