Güncelleme Tarihi:
LYS üniversitelerin lisans programlarına yerleşmenin olmazsa olmaz sınavlarından. Tüm lisans kontenjanlarının sadece %12’sine YGS puanları yeterken, %88’i LYS’ye girmeyi gerektiriyordu geçen yıl. Bu yıl bazı YGS programlarının LYS’ye alınması sebebiyle bu rakamlar LYS yönünde daha da artacak.
Üniversite denince ilk akla gelen programlar lisans programları olunca LYS’nin aday zihninde daha büyük bir yer kapladığını görüyoruz. Uygulanan sınavlar adayların teknik hazırlığına uygun olduğu için başarı ortalamaları YGS’ye oranla daha yüksek çıkıyor. Aday hangi tür programa ilgi duyuyorsa o programın puan türünün hesaplanmasına kaynaklık edecek sınavlara katılıyor.
Adaylar YGS’den sonra bir yol ayrımına girdikleri için her aday hedefine gidecek en kestirme yoldan ilerlemeye çalışıyor. Bu açıdan YGS’ye oranla sürprizi az olan bir sınav LYS. Bilen, çalışan, isteyen ve bu isteğinin gereğini yerine getiren aday başarılı oluyor.
Sınavın yorum ve muhakeme gücünü kullanma, mantık ve akıl yürütme ilkelerine başvurma sistematiği YGS’ye oranla daha az. Bilgi bu sınavın en önemli gereksinimi. Okuduğunu anlama, problem çözme gibi beceriler elbette bu sınavda da fazlasıyla sorgulanıyor. Zaman sınırı YGS’ye oranla daha az ve bu da adayların zaman sorununu daha az yaşayacakları bir sınav. Zira 1 soruya 1 buçuk dakika gibi bir zaman ayırabiliyor adaylar.
Sınavın bir diğer olumlu yanı başvuru sayısının azlığı ile birlikte YGS’ye oranla sıralamada öne doğru daha kolay hamlelerin yapılabiliyor olması. Hesaplama algoritmasına göre LYS testleri daha yüksek bir katsayı ile çarpıldığı için az netlerle yüksek puanlara erişilebiliyor ve sıralamada adaylar iyi yerler elde edebiliyorlar.
Zaten YGS’de belli bir barajı geçme başarısı gösteren belli düzeydeki adayların katıldığı bir sınav olduğu için LYS’de sınav deneyimi kazanmış adaylar bulunuyor doğal olarak. Kaygının ve stresin YGS kadar şiddetli yaşanmamasında hem bu kazanılmış sınav deneyiminin, hem de sınavın birden çok oturumda yapılıyor olmasının büyük payı var. Zira Matematik sınavında beklenen performansı sergileyemeyen aday Edebiyat-Coğrafya ya da Fen Bilimleri sınavıyla bu kaybını telafi edebilecek bir ortam yakalayabiliyor.
Son güne sıkıştırılan çalışmaların, mevcut bilgiyi arttırmaya olumlu hiç bir etkisi olmuyor ancak, sınav öncesinde aklınıza takılan herhangi bir konu varsa kitabınızı açıp bakmanın da bir sakıncası bulunmamakta. Tekrara dayalı bir çalışma yürütülebilir ancak son günlerde yeni şeyler öğrenmenin hiç faydası olmayacaktır.
Sınav günü, sınav giriş belgenizin resimli bir çıktısı ile sınav salonlarına alınacaksınız. Ayrıca güncel fotoğrafınızın yer aldığı nüfus cüzdanı veya pasaport gibi kimliklerinizden en az birinin yanınızda olması zorunlu. Sınav salonlarına takı, metal ve elektronik cihazlar (telefon, küpe, saat, kolye, bozuk para v.b.) ile alınmayacağınızı unutmamalısınız. Öte yandan bu yıl uygulamaya konulan 15 dakika kuralına da çok dikkat etmelisiniz. YGS’de bazı adaylar sınav binalarına sınavdan 15 dakika önce giriş yapamayınca büyük mağduriyet yaşamışlardı. Aynı durumla karşılaşmamak için adayların daha dakik hareket etmesi gerekiyor.
Bu süreçte çocuklarınızın sizin desteğinize ihtiyaçları olacak. Sizlerin kaygısını da hissediyoruz. Adayları kaygılandıran nasıl sınanma ve ölçülme duygusu ise, sizleri kaygılandıran da yetişkin olmanın vermiş olduğu sorumluluklar ve gelecek endişeleridir aslında. Endişelenmeyin ve destek olmaya devam edin. Bu gençlerin ne ilk ne de son sınavları olacak, biliyorsunuz. Bırakın gençler sabırlı olmayı, mücadele etmeyi, önceliklerini belirlemeyi ve işleri sıraya koymayı öğrensin. Çocuğunuzun başarısı veya başarısızlığını kendi başarınız veya başarısızlığınızın dışa vurumu olarak değerlendirmeyin. Belki bunu size hissettiremiyor olsa bile o da başarılı olmayı ve iyi bir kariyer için doğru adımlar atmayı en az sizin kadar arzu ediyor.
[fotogaleri=3027,1941,3041]