Güncelleme Tarihi:
Türkiye’de prematüre annelere destek amacıyla kurulan El Bebek Gül Bebek Derneği hem prematüre bebek sahibi ailelere hem de prematüre bebeklere yönelik projeler gerçekleştiriyor.
“Erken Anneler Günü” kapsamında açıklamalarda bulunan El Bebek Gül Bebek Derneği Başkanı İlknur Okay; zamanından önce doğan bebeklerin hayata tutunabilmeleri için farklı illerdeki yenidoğan yoğun bakım ünitelerini ziyaret ederek annelere psikolojik destek ve eğitimler verdiklerini belirtiyor.
Okay, ayrıca prematüre bebeklerin, dünyaya geldikleri ilk andan itibaren özenli bir bakıma ihtiyaçları olduğunun altını çizerken, özellikle koronavirüs sürecinde prematüre bebeklere çok daha dikkatli bir bakım uygulanması gerektiğini belirtiyor, prematüre bebeklerle ilgili merak edilen soruları yanıtlıyor.
Öncelikle bize tıp literatüründe “prematüre bebek” kavramını açıklar mısınız?
37. gebelik haftası dolmadan dünyaya gelen bebekler için prematüre tanımı kullanılıyor. Her yıl dünyada 15 milyon, ülkemizde ise 180 binden fazla bebek hayata erken başlıyor. Prematüre bebeklerin gelişimlerini tamamlayamadan dünyaya gelmeleri, prematüreliğe ek olarak birçok sağlık sorununu da beraberinde getiriyor. Bu nedenle her yıl Mayıs ayının ilk Pazar günü, erken doğum yaparak prematüre bebek dünyaya getiren annelerin yaşadığı zorluklar konusunda farkındalık oluşması için “Erken Anneler Günü” olarak kutlanıyor.
Prematüre bebeklerin bakımlarında nelere dikkat etmek gerekir?
Dünyadaki bebek ölümlerinin yüzde 80’inden fazlası ilk aylarda yaşanıyor. Prematüre bebekler ilk yıl çok fazla hastalanıyorlar. Bu hastalanma oranları zamanla azalıyor. Fakat ilk dönemler çok önemli.
Prematüre bebeklerin gelişimi, normal doğan bebeklere göre daha zorlu ve farklı koşullarda seyrediyor. Prematüre bebekler erken dünyaya geldikleri için antikorların geçişi tamamlanmıyor. Bu yüzden prematüre bebeklerde enfeksiyona yatkınlık daha fazla oluyor. Erken doğan bebeklerin akciğer fonksiyonları sınırlı, bağışıklık sistemleri de az gelişmiş olduğu için solunum yolu enfeksiyonlarına yol açabilen influenza, respiratuar sinsityal virüs (RSV) ve diğer bazı viral etkenlere yakalanma riskleri daha yüksek. Ayrıca hijyen ve aşılama takvimi de çok önemli. Aşılama takvimine, doktorların verdiği zamanlamaya dikkat etmek gerekiyor.
Bu arada aileler kendi yaşadıkları ortamlarla ilgili de hekimlerine mutlaka bilgi vermeli. Sobalı evde oturmak, çok kalabalık bir aileye sahip olmak gibi faktörler prematüre bebekleri çok fazla etkiliyor. Kısacası prematüre bebeklere ilk birkaç yıl çok daha özenle yaklaşmak gerekiyor.
Bir de tabi şu an pandemi süreci içerisindeyiz. Özellikle bu dönemde enfeksiyon riski prematüre bebekler için artabilir. Bu salgın döneminde prematüre bebek ailelerinin hijyen kurallarına dikkat etmeleri, sosyal izolasyona özen göstermeleri ve ayrıca aşı ve doktor kontrollerini ihmal etmemeleri gerekli.
Ülkemizdeki prematürelik oranları hakkında bilgi verebilir misiniz?
Ülkemizde yüzde 10-15 civarında bir prematürelik oranı olduğunu söyleyebiliriz.
Prematüre bebek sahibi annelerin psikolojisi nasıl oluyor?
Anneler öncelikle büyük bir şok geçiriyor. Çünkü bebeğinizi belki o ana kadar hiç görmediğiniz aletlerin içinde karşılıyorsunuz. Bu anneler için gerçekten de çok ağır bir durum. Biz dernek olarak 2 yıl önce 500 anne ile bir araştırma gerçekleştirmiştik. Araştırma sonuçlarına göre annelerin yüzde 80’i prematüre bebek sahibi olunca öncelikle kendilerini suçluyor. Sevinmeyi bile kendilerinin hakkı olarak görmüyor.
Bu süreçte özellikle babalara nasıl bir görev düşüyor?
Babalar öncelikle, bebekleri hastanedeyken annelere çok iyi bakmalı. Çünkü anne bir yandan büyük bir travma yaşarken, bir yandan da bebeğine süt sağmaya çalışıyor. Haliyle sütü çok zor geliyor. İşte bu noktada babalara büyük görev düşüyor. Her ne olursa olsun babalar soğuk kanlı davranarak, mutlaka annelerin yanında olduklarını, onlara hissettirmeli.
Bunun dışında prematüre bebek sahibi olan ailelerin yakınları da bu dönemde anlayışlı olmalılar. Çünkü bu dönemde hep ‘Bebek nasıl, sütün var mı?' diye sorulur. Anne ve babaya nasıl oldukları ne yazık ki hiç sorulmuyor. Oysa onlar bu süreçte kendilerini çok çaresiz hissediyorlar.
Türkiye’de prematüre bebeklerin yaşama oranları nasıl? Ortaya nasıl bir tablo çıkıyor?
Ben dünyadaki prematüre derneklerinin de üyesiyim ve orada da çalışıyorum. Türkiye'deki hekimlerin, hemşirelerin uyguladıkları tedavilerle bebeği hayatta tutma ve sağlıklı bir şekilde taburcu etme oranı gelişmiş ülkelerle yarışır seviyede. Türkiye'de prematüre doğan bebekler asla dezavantajlı değil. Bizim için bebeklerin taburcu olduktan sonraki süreçleri çok daha büyük önem taşıyor. Bu noktada aileler olarak yeterli miyiz, ailelere yeterli eğitimler veriliyor mu? Bu çok önemli bir konu.
Bize biraz da El Bebek Gül Bebek Derneği’nin faaliyetleri hakkında bilgi verebilir misiniz?
El Bebek Gül Bebek Derneği 12 yıldır prematüre bebek sahibi ailelerin yanında olmaya devam ediyor. Bizler dernekte gönüllü prematüre anneleri olarak çalışıyoruz. Kendi geçtiğimiz yolda diğer annelere ışık olmak istiyoruz. Toplumsal farkındalığı artırmaya çalışıyoruz.