Güncelleme Tarihi:
Öncelikle korku ve dehşet senaryoları yaratmadık, hiç panik yapmadık ve moralimizi hiç bozmadık. Lütfen siz de panik yapmayın, moralinizi hep yüksek tutun. Işığı ve güzellikleri yayalım.
Sakin olun ama lütfen ciddiye de alın. “Bana bir şey olmaz”, “Bizim genlerimizde yok” gibi bilimle ilgili bulgulara dayandırılmayan görüşlerden uzak durun. Bu işi ciddiye almayan ülkelerin hali ortada. En çok görülen Çin’de, bu olayın çok ciddiye alınmasıyla, önlemler sayesinde artık virüs o kadar azaldı ki, yakında biteceği tahmin ediliyor. Ciddiye alıp sadece önleminizi alın ve sakin kalın. Biz öyle yaptık.
Mutlaka uzmanların önerdiği maskeleri kullanın, özellikle toplu taşımalarda ve kalabalıklarda.
Bağışıklık sistemimizi güçlendirmemiz çok önemliymiş. Bu virüs ortaya çıkınca İstanbul’dan çok yakın doktor arkadaşlarımız aradı ve bağışıklık sistemimizi güçlendirmek için hangi vitaminleri içmemiz ve neler yapmamız gerektiğini paylaştı bizimle. Her gün uyguluyoruz. Siz de lütfen bağışıklık sisteminizi nasıl güçlendireceğinizi doktorunuza danışın ve uygulayın.
Bizler zaten temiz bir milletiz genel olarak. Ama yine de el, vücut ve ev temizliğine bu dönemde daha da dikkat etmek gerekli. Dışarıda olduğunuz süreçte ellerinizi hep dezenfekte edecek solüsyonlar sürmeye çalışın. Eve gelince de ellerinizi uzun uzun yıkayın. Mesela biz marketten eve geldiğimizde ellerimizi uzun uzun yıkıyoruz.
Okullar tatil edildi, neden?
Çünkü kalabalık ortamlarda çocuklar ve büyükler şayet virüs varsa, birbirine bulaştırmasın ve virüs yayılmasın diye. Okulların tatil olduğu dönemde duyarlı olup lütfen kalabalık ortamlara girmemeye çalışın. İlla ki girecekseniz maske kullanın. Maske bizlerin hiç alışık olmadığı bir şey ama çok güzel bir önlem, çok işe yarıyor. Başta alışmakta biz de zorluk çektik ama şimdi çantamızın ayrılmaz bir parçası.
Bize bir şey olmaz demeden gerekli önlemler alınmalı
Tam 6 haftadır evden sadece haftada bir kere market alışverişi için çıkıyor, ihtiyacımız kadar alışveriş yapıp eve geri geliyorum. Benim gibi çok sosyal, bir gün bile evde oturamayan, her gününü birileri ile geçiren birisi için düşüncesi bile kabus olan bir şey yaşıyorum aslında şu an. Ama gördüm ki insan isterse bulunduğu her ortamı, her olumsuzluğu, olumluya dönüştürebilir, o olumsuzlukta bile kendini geliştirebilirmiş. İşte ben şimdi tam da böyle yapıyorum. Kendime ve yapmak isteyip de yapamadıklarıma vakit ayırıyor, yeni şeyler öğrenmenin yolunu buluyorum. Hatta yaratıcılığınız acayip artıyormuş böyle zamanlarda, haberiniz olsun. Bu evde oturmak dönemi bana her açıdan çok çok iyi geldi. Neler yaptım evde başka bir yazımda detaylı yazacağım.
Biz bu süreçte hep çok sakin kaldık. Hiçbir negatif ve korku dolu yazıyı okumadık. Hep çok pozitif olduk ama “Bize bir şey olmaz” demeden gerekli tüm önlemlerimizi de sakince ve sessizce aldık. Gördüğüm kadarıyla bu virüs Çin’de ilk görülmeye başladığı günden beri, Türk hükümeti de bu işi çok ciddiye alarak, çok sıkı önlemler aldı ve hatta şimdi okulları da tatil etti, bu süper bir şey.
Arzu ben, ülkemizde bu virüsün yayılmadan bitmesini temenni eden ve alınan tedbirlerin çok başarılı olacağına inanan, sakin ve tedbiri elden bırakmayan ve bunu da herkese tavsiye eden bir vatandaş…
Yazı: Arzu Hoşgör Ülger