Güncelleme Tarihi:
COVID-19, koronavirüsler ailesinden yeni bir tür olup, bu ailenin diğer türleri (SARS, MERS virüsleri) gibi solunum sistemine yerleşip, dört beş gün içinde ileri derecede solunum sistemi harabiyeti yapabilen, özellikle ileri yaşta ve kronik hastalığı olanları etkileyen bir etkendir. Bulaşma yolları, damlacıklarla mukozalara (ağız, burun ve göze) direkt bulaşma, dış ortam yüzeylerinden ellerle mukozalara bulaşma şeklinde olup, hastane gibi hastalığı belirtili veya belirtisiz taşıma olasılığı yüksek olan insanların bulunduğu ortamlarda bulaşma olasılığı oldukça yüksektir. Mevsimsel grip hastalığından daha fazla bulaşıcıdır ve belirtileri olup da teşhis konulup iyileşen insanlar da en az 2 hafta süreyle bulaştırıcı olmaya devam etmektedir. Hastalığın belirtileri, ateş, öksürük, güçsüzlük, baş ağrısı, ishal şeklindedir. Bu hastalığı kapmış olan insanlardan %15 kadarı, oksijen desteği alması gerekecek kadar ağır geçirmektedir. Ağır geçirenlerin üçte birinde solunum desteğinin yoğun bakım şartlarında verilmesi gerekebilmektedir. Virüse yakalananların %1-2’sinde ölüm riski vardır, ancak, başta bahsedilen risk faktörleri olanlarda, bu oran artabilmektedir. Ani olarak kıtalararası enfeksiyon salgını (pandemi) şeklinde ortaya çıktığından, henüz bu etkene yönelik aşı veya etkin bir tedavi geliştirilememiştir.
Gebelikte, bebeğin annenin bağışıklık sistemince reddedilmesi riskini azaltan sistem, gebenin virüs hastalıklarına karşı yatkınlığını arttırmaktadır. Bu konudaki çalışmalar, veriler yeni yeni geldiği için yaygınlaşmaktadır. Gebeliğin bu hastalıktan etkilenme olasılığı, gebelik ilerledikçe artmaktadır. Bunun olası sebebi, toplam akciğer kapasitesinin, gebelik ilerledikçe azalmasıdır. Yakın zamandaki bir yayına göre, bu hastalığı gebeliğinde geçiren 55 hastanın neredeyse hepsi, gebeliğin son üç ayındadır. Gebelikteki belirtileri, gebe olmayanlarla aynıdır. Anne karnındaki bebeğe, plasenta yoluyla geçiş şimdiye kadar görülmemiştir.
Bu hastalığı geçiren gebelerde, doğum şeklini etkilemediği, doğum takibinin, non-stres test (NST) aletiyle takip edilmesi gerektiği belirtilmektedir. Erken doğum riskini bir miktar arttırdığı bildirilmektedir.
Koruyucu önlemler, gebe olmayan insanlarla aynı olup, kronik hastalığı bulunan yaşlılara yapılan uyarılar, gebeler için de geçerlidir. Damlacık bulaşından uzak durmak için, pandemi zamanında mecbur kalmadıkça diğer insanların toplandığı sosyal ortamlardan uzak durmak, ev dışındaki insanlarla mecbur kalmadıkça karşılıklı konuşmamak, öksüren, ateşli veya nefes darlığı olan insanlardan mümkün olduğunca uzak durmak, onların dokunabileceği yerlere dokunmamak, elleri daha sık ve etkin yıkamak, elleri mukoza bölgeleri olan ağız, burun, göz gibi yerlere, yüzümüze daha az götürmek, daha sık banyo yapmak, dışardan eve giren kişinin ayakkabı ve dış giysileri ile temastan uzak durmak gereklidir. Geçici olarak bu tedbirlere azami uyulması, insandan insana hızla yayılabilen bu enfeksiyon etkeninin olası zararlarını azaltacaktır. Bu konuda, sadece risk grubundakiler değil, toplumdaki tüm bireylere daha özenli olma görevi düşmektedir.