Güncelleme Tarihi:
Anne adaylarının, koronavirüs salgınından dolayı dünyaya gelecek bebekleri konusunda ciddi kaygı taşıdıkları gözlemlenmektedir. Peki koronavirüs, anne karnındaki bebeğe geçer mi? Virüs nedeniyle erken doğum gerçekleşebilir mi?
Virüs şu ana kadar anne karnındaki bebeğe bulaşmadı
COVID-19 çalışmaları kapsamında enfekte olan 18 gebe üzerinde gerçekleştirilen araştırmadan bahseden Perinatoloji Uzmanı Doç. Dr. Ali Ekiz şöyle konuştu: “COVID-19 virüsü kapsamında, enfeksiyon hastalığı gelişmiş 18 gebe hasta üzerinde gerçekleştirilen çalışma incelediğinde, virüsün anne karnındaki bebeğe bulaştığına dair herhangi bir bulguya rastlanmamıştır. COVID-19, özellikle ileri yaş ve ek hastalık gözlemlenen bireylerde tehlikeli bir enfeksiyon hastalığı olarak seyretmektedir.
Gebelerin ise neredeyse tamamının 40 yaş altı bireylerden oluştuğunu düşündüğümüz zaman, riskin daha az olduğunu söyleyebiliriz. 40 yaş altı enfeksiyon hastalığı gelişmiş bireylerde uygulanan COVID-19 testi sonucunda, ya hiçbir şikayet ortaya çıkmadan hasta sağlığına kavuşmuş ya da hafif bir hastalık sonrasında iyileşme tespit edilmiştir. Bu nedenle, gebeler için çok da korkulacak bir enfeksiyon hastalığı olarak görülmemektedir. Gebelerde, COVID-19 bulguları tespit edilmesi halinde ise sürecin mutlaka özel bir ekip tarafından takip edilmesi gerekir.” şeklinde konuştu.
Virüs erken doğum riski oluşturuyor mu?
Koronavirüs nedeniyle, gebelerin en fazla endişe duydukları durumlardan biri de erken doğum riskinin olup olmadığıdır. Virüs kaynaklı erken doğum riski hakkında önemli açıklamalarda bulunan Perinatoloji Uzmanı Doç. Dr. Ali Ekiz, şunlara değindi: “COVID-19; enfeksiyon riskinin varlığından kaynaklı, gebelerin erken doğurmasını gerektirecek bir durum bulunmamaktadır. Doğum planlanması, standart kurallara göre gerçekleştirilmelidir.
Koronavirüs’ten dolayı daha az riske girmek düşüncesiyle, erkenden sezaryen doğumun tercih edilmesi önerilmemektedir. Normal doğum planlanan hastalara, standart bir şekilde doğumu bekletilmeli, sezaryen planlanan hastalara ise aynı şekilde planlanma devam ettirilmelidir.
Gebeliğin risk faktörlerine bakarak, doğumun planlanması yerinde bir hareket olacaktır. Sonuç olarak COVID-19 enfeksiyon riski nedeniyle, normal doğurmasını planladığımız bir hastaya sezaryen doğum yapmamız gerekmemektedir.” diye ifade etti.
Gebeler rutin takiplerini iptal etmeli midir?
Gebelerin rutin takipleri konusuna da değinen Doç. Dr. Ali Ekiz, “İzolasyon kurallarına uymak demek, gebelik takiplerini ertelemek olarak algılanmamalıdır. Virüsün bulaşmasını engellemek için tüm genel önlemler alındıktan sonra, mutlaka gebelik için gerekli testler zamanında yaptırılmalıdır.
COVID-19 tanısı konmuş, izolasyonu yapılması gereken şüpheli gebelerde ise rutin gebelik takipleri ertelenmeli, fetüsün (anne karnındaki bebek) iyilik hali göz önünde bulundurulmasıyla birlikte annenin durumu değerlendirilmeli ve gerekenler yapılmalıdır.” dedi.
Gebeler virüsten nasıl korunmalı?
Her birey gibi gebelerin de diğer insanlarla temaslarını minimuma indirmeleri ve sosyal mesafe kuralına dikkat etmeleri gerektiği konusunda uyaran Ekiz, önerilerini ise şöyle sıraladı:
• Zorunlu haller dışında evden çıkılmamalı, çıkılması halinde ise eldiven ve maske kullanımına önem verilmelidir.
• Eller sık sık ve hijyen kurallarına uygun olarak yıkanmalıdır.
• Herhangi bir cisme temas edilmesi halinde ise eller hijyenik bir hale gelene kadar ağız, burun ve gözlere temas edilmemelidir.
• Grip ya da nezle belirtileri görünen kişilerden uzak durulmalıdır.
• Düzenli beslenmeye dikkat edilmeli, yeterli sıvı tüketimine özen gösterilmelidir.
• Kişisel eşyalar ortak kullanılmamalıdır.