Güncelleme Tarihi:
Vajinismus sorunu cinsel ilişkideki kadının istem dışı kasılmalarına bağlı olarak cinsel birleşmenin hiçbir şekilde gerçekleşememesi veya oldukça zor, ağrılı, acılı şekilde gerçekleşmesiyle kendisini gösteren ve sıkça rastlanılan bir cinsel problemdir.
Vajinismus probleminin kesin tanısı, bir jinekolog hekim tarafından yapılan öykü alma ve basit bir jinekolojik değerlendirme sonrasında konulmaktadır. Jinekolojik değerlendirme ile hem genital bölge ile ilgili anatomik bir engelin olup olmadığı, hem de probleminin derecesi ortaya çıkarılmaktadır. Buna göre hasta için en uygun tedavi yöntemi de belirlenmiş olacaktır.
HERA- Vajinismus Tedavi Derneği olarak kendi yaptığımız çalışmalara ve gözlemlere göre sorunun %90’lık kısmı psikolojiktir; cinsellik ve ilk gece ile ilgili yanlış, abartılı düşüncelere bağlıdır. %10’luk bir kısmı ise başta doğuştan gelen kızlık zarının yapısıyla ilişkili fiziksel bazı engellere bağlıdır.
Herkesin kaşı, gözü, burnu, kulağı aynı olmadığı gibi kızlık zarının da doğuştan gelen farklı anatomik şekilleri vardır. En sık görülen kızlık zarı formu olan ‘yuvarlak halka’ (anüler) yapısındadır. Bu formda kızlık zarının boş olan orta kısmı adet kanının vajinadan dışarıya atılmasını sağlar ve cinsel ilişki için de yeterli bir açıklığa sahiptir. Kıvam olarak da yumuşaktır.
Kızlık zarının yüksek kenarlı oluşu, yarımay, ara bölmeli, elek şeklindeki formları cinsel ilişkide acı ve zorlanma hissine neden olabilir. Diğer taraftan normalden daha kalın veya sert (rigid) yapısı da ilişkinin imkansız hale gelmesine neden olabilir. Tüm bu durumlarda, rahat bir şekilde cinsel ilişkiye girebilmek için kızlık zarına bazı cerrahi işlemlerin yapılması kaçınılmaz olur.
Ağrılı cinsel birleşme (Disparoni) veya cinsel ilişkinin hiç gerçekleşemediği vajinismus hastalarında kızlık zarına bağlı anatomik engeller söz konusu ise genel anlamda iki türlü cerrahi işlem söz konusudur: ‘Himenotomi’ (Kızlık zarının kesilmesi) ve ‘Himenektomi’ (Kızlık zarının çıkartılması).
Kızlık zarına yapılan her iki cerrahi işlem sonrasında da cinsel terapi şarttır. Çünkü çiftlerde cinsel ilişkinin yaşanamamasından dolayı zamanla gelişen bir kaygı durumu da söz konusu olmaktadır. Yani zaman içerisinde fiziksel sorun psikolojik bir probleme dönüşmektedir.
Kızlık zarına yapılan cerrahi işlemler lokal anestezi eşliğinde yapılabilse de hastaların yaşadıkları yoğun kaygı nedeni ile çoğu zaman sedasyon anestezisi (hafif uyku anestezisi) iyi bir anestezi seçeneği olacaktır. Bu şekilde yapılan operasyonlar sırasında hiçbir ağrı hissedilmeyecektir. İşlem sırasında yapılan lokal anestezik enjeksiyonlar sayesinde işlem sonrasında da ağrı hissi olmayacaktır.
Kızlık zarı yüksek kenarlı, ancak ince yapıda olanlarda ilişkinin rahat bir şekilde gerçekleşmesini sağlamak için kızlık zarının kesilmesi yani ‘himenotomi’ operasyonu yapılır. Himenotomi yaklaşık bir dakikadan az sürer, işlem sırasında dikiş atılmasına da gerek yoktur, yalnızca kısa süreli vajinal tamponaj yeterli gelecektir. Bu basit operasyondan birkaç gün sonra başlanılan cinsel terapi ile kısa sürede sorun ortadan kalkacaktır.
Kızlık zarı halk arasında ‘etli’ olarak da tabir edilen kalın veya sert olanlarda ‘himenektomi’ yani kızlığın ameliyatla alınması en iyi çözüm aracıdır. Kızlık zarının tamamına yakınının çıkarılması vajinal girişi oldukça rahatlatacaktır. Operasyon sırasında daha sonra kendiliğinden eriyen dikiş iplikleri kullanılmaktadır. Bu operasyondan genellikle bir ay sonra yara iyileşmesi sağlanacak ve ondan sonra verilen kısa süreli cinsel terapi ile kalıcı sonuca ulaşmak mümkün hale gelecektir.
Vajinismus sorunu günümüzde bireye özel tedavi yöntemleri sayesinde, kısa sürede çözümlenebilen bir cinsel işlev bozukluğudur. Sorunun ertelenmemesi, en kısa süre içerisinde tecrübe sahibi bir merkezce tedaviye başlanılması son derece önem arz eder. Aksi takdirde zamanla sorun büyüyecek ve işin içinden çıkılmaz bir hal alacaktır.
[webtv=31379]