Güncelleme Tarihi:
İnsan vücudu doğadaki değişimlere kendini uyarlamak için çok hassas, şaşmaz bir iç saate sahip. Üstelik bu iç saat birçok hücrede var. Bu saatin düzeniyse güneş ışığının göz dibinden beyne ulaşmasıyla sağlanıyor. Kan basıncımızdan vücut ısımıza, bağırsak hareketimize, beyin fonksiyonlarımızdan, uyku düzenimize kadar birçok otomatik fonksiyonumuz bu sayede hassas bir şekilde sürdürülüyor. Uyanmamızın ardından gün ışığının beyne ulaşmasıyla uyku hormonunun (melatonin) azalmasına bağlı olduğundan hareketle, 1 saatlik farklılık bile tüm sistemlerimizi olumsuz etkiliyor. Uyanma saatimizdeki 10-15 dakikalık farklılıklar bile önemlidir. 40 dakikadan fazla olan farklılıkların ise beyin ve kalp üzerinde çok olumsuz etkileri görülüyor.
Saat farklılığını vücudumuz bir stres olarak algıladığından buna uyum sağlamakta zorlanıyor. Bazı hormonlara bağlı olarak kan basıncında artış olabiliyor. Kalp ritim bozukluğu ve kalp krizi riskimiz artabiliyor.
Yaz-kış saati ayarlaması nedeniyle ilk 1 hafta, kalp krizi oranlarında yüzde 4 artış oluyor. Dikkatsizliğe bağlı trafik kazaları yüzde 6 artıyor ve bu ölümlere neden olabiliyor. Öğrencilerin sınav başarı oranında düşüşler olduğunu gösteren çalışmalar da var. Mutluluk hormonu üretimindeki aksaklığa bağlı depresyon ve intihar girişimlerinde de artış olabiliyor.