Güncelleme Tarihi:
İç salgı bezlerinin düzgün çalışmamasından kaynaklanan ve hormonların az veya fazla üretilmesiyle sonuçlanan endokrin sistem bozuklukları, tiroit, diyabet, kemik erimesi, hipertansiyon gibi birçok hastalığa sebep oluyor. Bu hastalıkların zaman içinde dokularda ödem oluşturması ise bazı ortopedik sorunlar için zemin hazırlıyor. Ortopedi ve Travmatoloji Ana Bilimdalı öğretim üyesi Doç. Dr. Turhan Özler, bu hastaların ortopedik tedavilerinin gerçekleşebilmesi için endokrinolojik ve metabolik problemlerinin düzeltilmesi gerektiğini söyledi.
Doç. Dr. Özler, “Endokrin bozukluğu olan hastalarda eklem ağrıları, eklem çevresindeki tendonlarda sıkışma, kemik ağrıları sıklıkla karşılaşılan problemler arasında yer alıyor. Bu nedenle tedaviye başlamadan önce hastanın öyküsünü çok iyi bilmek gerekiyor. Özellikle hormonal problemi olan ve bu tür ağrılar çeken hastaların, mevcut hastalıkları hakkında ve ortopedi dışı şikâyetleri konusunda da hekimlerin bilgilendirmeleri son derece önem taşıyor” ifadelerini kullandı.
Endokrin, problemlere bağlı ortopedik sorunların görülme oranının hastalığın şekline göre değiştiğini ve bunların kolaylıkla gözden kaçabileceğini söyleyen Doç. Dr. Turhan Özler, “Bu tarz problemleri kadın hastalarda daha sık görüyoruz” dedi.
Kadınlarda gebelikle beraber değişen hormonal durumlar da eklem, kas ve tendon ağrılarına sebep olabileceğine işaret eden Doç. Dr. Özler, şunları anlattı: “Örneğin gebelik döneminde, kalça kemiklerinde şiddetli ağrıyla seyreden ve hastaları yürüyemez hale getiren geçici kemik iliği ödemi dediğimiz durum yaşanabiliyor. Bu durum, kalça kemiğini bozan farklı bir rahatsızlıkta karıştırılırsa, hasta gereksiz yere ameliyat olabiliyor. Dolayısıyla doğru teşhis koyabilmek adına hastaların çok iyi ve detaylı sorgulanması önem taşıyor. Ayrıca hastaların da yaşadıkları tüm sağlık sorunları ve eşlik eden diğer hastalıklarıyla ilgili hekimlerine ayrıntılı bilgi vermeleri gerekiyor.”
Endokrin ve metabolik sistemdeki problemlerin D vitamini ve kalsiyum eksikliğine de neden olabileceğini hatırlatan Yeditepe Üniversitesi Kozyatağı Hastanesi Ortopedi ve Travmatoloji Uzmanı Doç. Dr. Özler, sözlerine şöyle devam etti: “D vitamini yetmezliklerinde veya D vitaminin güneşle aktifleşemediği durumlarda aldığımız kalsiyum bağırsaktan emilemez. Bunun için vücut salgıladığı hormonlarla ihtiyacı olan kalsiyumu kemiklerden çekmek zorunda kalır ve böyle bir durumda kemikler de zayıflık olmaya başlar. Bu durum çocukluk çağında yaşanırsa zaman içinde çocukların bacakları eğriliyor. Erişkinlerde ise bu durum yaygın kemik ağrıları ve kolay kırıklara sebep oluyor” dedi.
Çocuklarda yaşanabilecek bir diğer sorun ise, büyüme hormon yetersizliğine bağlı olarak ortaya çıkan boy kısalığı. Bu durumda da yine altta yatan endokrin sorunun çözümlenmesi gerekiyor.
Doç. Dr. Turhan Özler, yıllar içerisinde bu rahatsızlığı olan ve doğru tedavi olmayan hastaların, yaygın kemik erimesi ile karşılaşabilme riskinin olduğuna dikkat çekerek sözlerine şöyle devam etti; “Bu durumda hastalar ileride kalça kırığı gibi ciddi risklerle de karşılaşabilir. İlaç ya da rehabilitasyon tedavileri ile rahatlıkla çözülebilecek bu problemler zamanında fark edilemezse, yıllar sonra bu hastalıklarla ilgili bir iyileşme elde edilse bile sorun artık çözülemez hale gelir. Sonunda da ameliyat gerektirir. Özellikle kan şekeri kontrolü sağlanamayan diyabet hastalarında omuz, el bileği ve parmakları ilgilendiren tendon problemleri ile kas, eklem hastalıkları sık görülüyor. Bir de kontrolsüz şeker hastalığı nedeniyle tümüyle hissizliğe kadar gidebilen duyu kusurları gelişip, ayaklarda açılan yaralar yüzünden tekrarlayan ameliyatlar ve hatta bacağın kaybına sebep olabilen ciddi ve yaşamı tehdit eden problemler de bu bu hastalarda sıklıkla görülür” diye konuştu.
Doç. Dr. Turhan Özler, karpal tünel sendromu yani el-bilek kanalında sinir sıkışma hastalığı, parmakların kurulup kilitlendiği tetik parmak, dirsekte ağrı ile kendini gösteren tenisçi dirseği, topuklarda ağrı, sabahları üzerine basamama ve aşil tendinitleri gibi problemlerin ise özellikle tiroit hormon yetmezliği olan hastalarda çok sık ortaya çıktığını söyleyerek hastaların kendilerini iyi tanıması konusunda uyardı. Doç. Dr. Özler “Hasta omuz ağrısıyla geliyor ancak altta yatan hastalık tedavi edilmeden bu sorun çözülemiyor. Bazen de kişi, tiroit hastası ya da diyabet olduğunu biliyor, bununla ilgili tedavi oluyor ancak tedavi yetersiz kalabiliyor. Bu nedenle endokrin hastalıkların tanı, tedavi ve ortopedik hastalıklarla olan ilişkisini ortaya koymada hem hekimlere hem de hastalara önemli görevler düşüyor. Sonuçta insan vücudu birbiriyle ilişkili organ ve sistemlerden oluşan muazzam bir yapı. Bu nedenle hastalıkları değerlendirirken sadece olayı ağrı yapan bir kas, tendon veya kemik olarak görmemek lazım. Altta yatan hormonal bozukluğu çözmek bu hastalıkların pek çoğunu ameliyattan koruyabilir.” diye konuştu.
DHA