Karnındaki bebeğini vurdu

DHA-Cengiz Çoban'ın haberine göre; İstanbul Ataşehir'de evinde silahla vurulmuş olarak bulunan Handan E.B.'nin, karnındaki 6 aylık bebeği öldürmek için kendisini vurduğu ortaya çıktı. Bu şaşırtıcı olayın akıllarda yarattığı soruları Kadın Hastalıkları ve Doğum Uzmanı Hülya Erdem Biçmen’e sorduk.

Önce kendini yanlışlıkla vurduğunu öne süren Handan E.B.’nin kullanıldığı silah bulunamayınca ve hamile olduğu saptanınca olay aydınlığa kavuştu. Yaralanma sonrası anne karnındaki bebek hayatını kaybetti. 

İlk kez böyle bir yöntem duydum

Böyle bir vakayı değil Türkiye’de dünyada ilk kez duyduğunu söyleyen Kadın Hastalıkları ve Doğum Uzmanı Hülya Erdem Biçmen, istenmeyen gebeliklerin farklı nedenlerle karşılarına çıktığını belirtiyor ve şöyle devam ediyor:

“Gebelik sonlandırabilmek için yasal süre 10 hafta ve bu süreyi aştığı halde bebeği aldırmak isteyenlerin içinde 4. ayına gelip hamile olduğunu anlamayanlar var. Biz elbette yasal süreyi aşanlara maalesef yardımcı olamayacağımızı söylüyoruz ancak sonra görüyorum ki bir şekilde –merdiven altı muhtemelen- gebeliği sonlandırıyorlar.”

Annenin ölmemesi tamamen şans

Handan E.B.’nin silahlı ateş sonrası yaralı bir şekilde kurtulmasını tamamen şans olarak yorumlayan Biçmen, durumu “Hamilelik esnasında çocukla anne arasındaki bağlantıyı kuran damarlar da büyür. Karnın içinde bulunan damarların varlığını da düşünürsek, kurşunun onlardan herhangi birine denk gelip annenin kanamadan ölmesine yol açabilirdi. Annenin hayatta kalması tamamen şans” olarak açıklıyor.

Çocuk düşüren otlar kullanıyorlar

Hamileliğini sonlandırmak isteyenler içinde çok farklı yolları deneyenlerin olduğuna dikkat çeken Biçmen, yaşadığı bir vakayı şöyle anlatıyor:

“Bir hastamın kürtaj esnasında birdenbire ciddi bir kanaması başladı ve ne olduğuna anlam veremedik. Durum ciddileşince yanındakiler, çocuğu düşürdüğüne inanılan bir otu kadının rahmine uyguladıklarını itiraf ettiler. Hastayı kurtarmayı başardık ama çok kan kaybetti. Tabii bu benim kürtajın yasal olduğu dönemde görev yapan bir uzman olarak karşılaştığım bir olay. Kürtaj yasağı olan zamanlarda doktorluk yapan hocalarımız, tavuk tüyü, şiş ve tığ gibi daha tehlikeli yöntemlerin kullanıldığını anlatırlardı.”

Hazırlayan: Hanife Yaşar