Güncelleme Tarihi:
Çocuk hiçbir koşulda başkalarıyla kıyaslanmamalı. Başarı gösteren çocuğa çevresindekileri örnek vererek “sen ondan başarılısın” demek sanılanın aksine doğru bir davranış şekli değildir. Çocuğun rekabet duygusunu çok küçük yaşlarda benimsemesine ve bunu bütün bir hayatı boyunca üzerinden atamamasına neden olabilir. Sürekli kendini başkalarıyla kıyaslayan bireyler mutlu olmakta her zaman zorlanırlar.
Başarıyı büyük armağanlarla taçlandırmak yerine çocuğun gururunu okşayacak ve onu ileriki dönemler için de teşvik edecek sözler sarf etmek daha doğru olacaktır. Ailesinin kendisiyle gurur duyduğunu hisseden çocuklar daha büyük isteklilikle çalışmakta ve dersler dışındaki konularda da daha başarılı olmaktalar.
Çocuğun başarılı olabilmesi için çalışma ortamı öncelikli önem taşır. Sessiz düzenli ve mümkün olduğunca az uyaran bulunduran ortamlar çocukların dikkatleri dağılmadan çalışabilmelerine olanak sağlar. Çocuğun bir çalışma düzeni olmalı, belirli saatler arasında çalışmalı ve aile baskı kurmadan bu saatleri denetleyebilmeli.
Çocuklardan her konuda kusursuz olmalarını beklemek hatalı bir davranıştır. Bunun yerine gösterdikleri çabayı dikkate alarak takdir etmeyi bilmek gerekir. Her alanda başarı beklentisi içine girmek çocuğun taşıyabileceğinden daha fazla yükü sırtlanmasına ve kaygı beslemesine neden olur.
Tatillerde sürekli ders çalışmaları için baskı kurulmamalı, sosyal faaliyetlere katılmaları ve kendi istedikleri etkinlikleri gerçekleştirmeleri desteklenmeli. Tatil süresince ders çalışmaya zorlanan çocuklar okul dönemi geldiğinde dinlenemedikleri için motivasyonları düşük olacak ve yeterli performans sergileyemeyecekler.
Karnesi kötü olan çocuğa eksiklerini telafi edebileceğini ve bunu yaparken her zaman onu destekleyeceği gösterebilmeliler. Başarısızlıklarının nedenlerini çocuğu suçlamaktan kaçınarak tartışmalı ve bu konuda neler yapılabileceğine birlikte karar verilmeli.
Her şeyden önemlisi çocuklara her zaman sevildiklerini hissettirmek gerekir. Başarının ya da başarısızlığın bunu değiştiremeyeceğine inanmaları kendilerini güvende hissetmelerine yardım eder. Karnesi kötü olduğunda kalbini kıracak sözler söylemek, uzak durarak cezalandırmak kesinlikle yanlış davranışlardır. Çocuk sevginin koşulsuzluğunu hissetmelidir. Sevilmeyen bir çocuktan başarı beklemek de yine büyük bir hata olacaktır. Aynı zamanda çocuğa başarısızlıkların da hayatın bir parçası olduğunu doğru şekilde anlatabilmek ve her başarısız olduğunda kendini işe yaramaz hissetmesinin önüne geçebilmek gerekir. Herkesin zaman zaman başarısız olabileceğini, kimsenin mükemmel olmadığını bilmek kendini normal hissetmesini ve gereksiz yere kendini suçlamasını engeller. Bunu yaparken başarısızlık durumunda pes etmemek, yeniden denemek konusunda da çocuğu teşvik etmeli, zorluklar karşısında direnme gücü kazandırılmalı.