Kardeş kıskançlığı krize dönüşmesin

Güncelleme Tarihi:

Kardeş kıskançlığı krize dönüşmesin
Oluşturulma Tarihi: Mart 01, 2017 11:58

Kardeş kıskançlığı her ailenin belirli dozlarda maruz kalabileceği, olağan bir durumdur. Bu bağlamda bireysel düşünüp durumu içselleştirmemek büyük önem arz eder. Ancak durum patolojik bir hal aldıysa uzman yardımı almak esastır. Psikolog Elif Ersoy, kardeş kıskançlığını önlemek için ailelere önerilerde bulundu.

Haberin Devamı

Aileler için tehdit oluşturan en önemli unsurlardan biri de kardeş kıskançlığıdır. Şüphesiz bu durum çoğu aileyi gerek fiziki evrede gerekse mental evrede oldukça yorar. Sürecin seyrinde nötr olmakta zorlanan anne-baba çoğu zaman basit örüntüler eşliğinde geçirilebilecek bu dönemi farkında olmadan oldukça komplike bir hale getirir.

Kıskançlık, sevilen birinin başkası ile paylaşılmasına katlanamamaktır. Kıskançlığın içgüdüsel yani doğuştan getirdiğimiz genlerimize şifrelenmiş olduğu ileri sürülmektedir. Nitekim literatürde de bu olguyu destekleyici birçok çalışma mevcuttur. Bu durumu çocuk odaklı düşündüğümüzde de karşımıza çok farklı bir tablo çıkmaz, anne ile ayna nöronlar (sinir hücresi) ve içgüdüleri eşliğinde güvenli bağ kuran bir çocuk bu ilişkinin herhangi bir birey tarafından ekarte edilmesine müsade etmez. Kendi ihtiyaçlarını anne ile temas halinde olmadan gideremeyen küçük kardeş, büyük kardeş için her zaman tehdit oluşturur. Çünkü doğduğu andan itibaren bağ kurduğu, tüm ilklerinin baş mimarı olan varlığı ‘annesini’ paylaşmak istemez.

Haberin Devamı

Kardeş kıskançlığı krize dönüşmesin

YAPILMASI GEREKENLER

1- Kıskançlık “aklın” değil, “duygunun” ürünüdür. Çözüm “mantıkta” değil, “duyguda” gizlidir. Akıl ikna edildikçe değil, kişi kendini güvende hissettikçe kıskançlık azalır. Bu ilke doğrultusunda ilerlemeli ve büyük kardeşin kendini güvende hissetmesini sağlamalısınız.

2- Öncelikle rahatlayın, çocuklar ebeveynlerinin “tutum ve söylemlerinden’’ etkilenir. Büyük kardeşin küçük kardeş doğduğundaki tavrını merak eden anne-baba bu hususta endişelerini çocuğa hissettirirse çocuk, gergin ve hırçın tavırlar sergiler.

3- Anne bakıma muhtaç küçük kardeş ile ilgilenirken babanın büyük kardeşe odaklanması gerekir, anne-baba iş birliği bu bağlamda oldukça önemlidir.

4- Kıskanan çocuk ile çok zamandan ziyade, ‘’ nitelikli ‘’ zaman geçirmeye özen gösterin. Daha önce yapmaktan hoşlandığı aktivitelerini sekteye uğratmamalı ve evde köklü değişikliklerden kaçınmalısınız. Yemekler yine aynı saatte yenmeli, hafta sonu etkinlikler yapılıyorsa devam edilmelidir.

Haberin Devamı

5- Yeni doğan kardeşe sürekli “bebek” demek yerine “ismi” ile hitap etmeye özen gösterin, bu durum onu bir nesne gibi algılamasına engel olacaktır.

6- Yeni gelecek olan küçük kardeş için yapılan hazırlıklara büyük kardeşi de dahil etmeye özen gösterin, doğal ve olağan tavırları benimseyin.

7- Kardeşe yönelik olumsuz duyguları reddedip, önemsememek yerine, onları kabul edip, tanımaya çalışın. “Anne hep bebekle ilgileniyorsun” diye sitem ettiğinde “Hiç de değil, daha biraz önce sana kitap okumadım mı?” demek yerine “Bebeğe bu kadar zaman ayırmam pek hoşuna gitmiyor sanırım” diyerek aldığınız cevaplar doğrultusunda duygularını ifade etmesini sağlayabilirsiniz. Bu eylem çocuğun yaşadığı problemi içselleştirmemesine yardımcı olacaktır.

Haberin Devamı

Kardeş kıskançlığı krize dönüşmesin

YAPILMAMASI GEREKENLER

1- Büyük kardeşe sınırsızlıkları vaat etmeyin, küçük kardeş doğmadan önce sınırları belirlenmiş çizgiler değiştirilmemelidir.

2- Anne- baba ittifakı önemlidir, çocuk anneden duyarlılığı babadan kararlılığı öğrenir. Bu hususta kıskanan çocuk iyi analiz edilmelidir. Aksi takdirde bağ kurulamadığı noktada baskı kurulur.

3- Küçük kardeş doğduktan hemen sonra büyük olan çocuğunuzu okul veya kreşe göndermemelisiniz. Bu durum çocukta “istenmiyorum” algısı oluşmasına sebep olabilir. Çocuk doğmadan önce yapılması çok daha doğru olacaktır.

4- Sevgi seviyelerinizin eşit olduğunu ispatlamak yerine her çocuğa birbirinden ayrı olarak, sadece kendisine özel bir sevgi duyulduğunu göstermek daha doğru olacaktır.

Haberin Devamı

5- “Sen abisin/ablasın” , “Kocaman abla oldun” gibi sorumluluk yükleyici ifadelerden kaçınmalısınız.

6- Büyük kardeşin yoğun dürtüsel tutumları haricinde küçük kardeş ile teması engellenmemelidir.

BAKMADAN GEÇME!