Güncelleme Tarihi:
Çağımızın hastalığı olan kanserle savaşta sağlıklı ve dengeli beslenme büyük rol oynuyor. Bu doğrultuda bazı besinler var ki vücudun bağışıklık sistemine katkılarıyla diğerlerinin arasından sıyrılıp bir değil birkaç adım öne çıkıyor.
The Telegraph’a konuşan uzmanlar da bu besinlere odaklandı. Mide, bağırsak, meme, prostat ve akciğer kanserine yakalanma riskini en aza indirmeye yardımcı olan 6 besine dikkat çekti. İşte o ürünler...
MEYVE VE SEBZELER (Günde en az beş porsiyon)
İspanya, İtalya ve Yunanistan gibi ülkelerdeki geleneksel beslenme kalıplarına dayanan bitki bazlı beslenme, günde en az beş porsiyon meyve ve sebzeyi içeriyor.
Newcastle Üniversitesi’nde beslenme alanında araştırmacı olan Dr. Fiona Malcomson ise bunun sağlıklı bir bağırsak mikrobiyomunun korunmasına yardımcı olduğunun ve bağırsak kanseri riskini azalttığının altını çiziyor.
Dr. Malcomson The Telegraph’a yaptığı açıklamada, “Meyve ve sebzelerle dolu sağlıklı bir beslenme aynı zamanda sağlıklı vücut ağırlığınızı korumamıza yardımcı olur. Bu durum kansere yakalanma riskinizi de ciddi oranda azaltır. Kahvaltıda çilek ve muz gibi meyvelerin yulafla birleştirilmesi çok önemli” ifadelerini kullandı.
Newcastle Üniversitesi'nde beslenme alanında öğretim görevlisi olan Dr. Oliver Shannon, “Baklagiller, yemeklere lif ve protein sağlayan besleyici ve çok yönlü bir seçenek. Birçok akşam yemeği tarifine kolaylıkla dahil edilebilirler. Örneğin, kıymanın yarısını mercimekle değiştirebilirsiniz. Fasulye ve nohutu tek başına yapacağınız gibi birçok yemekle de kullanabilirsiniz. Bunları atıştırmalık olarak da yiyebilirsiniz. Örneğin çıtır ve kavrulmuş nohut oldukça besleyici ve kanser karşıtı bir ürün” ifadelerini kullandı.
Uzmanlar badem, çam fıstığı ve Antep fıstığı gibi kuruyemişleri haftada üç kez, bir avuç olacak şekilde tüketilmesi gerektiği konusunda uyarıyor.
Çünkü bu kuruyemişler antioksidanlar bakımından zenginler. Pek çok araştırma, bu ürünlerin oksidatif stresi ve DNA hasarını azaltarak kanser riskini en aza indirdiğini gösteriyor.
Dr. Fiona Malcomson, “Kuruyemişler, Akdeniz gıdalarının alımını artırmak için harika bir fırsat sağlıyor. Örneğin bir paket cips almak yerine badem ve ceviz gibi bir avuç tuzsuz kuruyemiş tüketmeniz sizi kansere karşı oldukça koruyucu bir hale getirecek” dedi.
Balığın omega 3 yağ asitleri açısından zengin bir kaynak olduğu artık herkes tarafından biliniyor. Omega 3 yağ asitlerinin ise tümör oluşumunu geciktirdiği ile ilgili pek çalışma mevcut. Özellikle sardalya, uskumru, somon, kalkan ve ton balığı omega 3 açısından en zengin balıklar.
Dr. Fiona Malcomson, “İngiltere’de çoğu kişinin balık tüketimi düşük. Halbuki haftada en az üç porsiyon balık tüketimi çok gerekli. Çünkü balığın, iltihaplanma ve hücre büyümesi gibi kanserle ilişkili biyolojik yollar üzerinde yararlı etkileri var. En etkili balık ise somon… Konserve ton balığı gibi seçenekler de çok faydalı. Özellikle kırmızı ve işlenmiş etlerin yerine bu ürünü deneyebilirsiniz” ifadelerini kullandı.
Zeytinyağında bulunan alfa linolenik asitlerin düzenli kullanıldığı takdirde bazı kanser türlerine karşı korunma sağladığı biliniyor.
Ayrıca uzmanlar her fırsatta zeytinyağını A, D, E ve K vitaminleri yönünden zengin ve kanserle ilişkilendirilen serbest radikallere karşı savaşan iyi bir kaynak olduğunu dile getiriyor.