Güncelleme Tarihi:
Ortaya çıkardığı tüm sağlık sorunları ve risklerine rağmen sigara kullanımı tüm dünyada giderek artıyor. 2015 verilerine göre, tüm dünyada yaklaşık 1.2 milyar kişi sigara içiyor. ABD’de sigaraya bağlı gelişen yaşam kayıplarının yüzde 35’i kanserden, kansere bağlı ölümlerinin de yüzde 80’i de akciğer kanserinden kaynaklanıyor. Bu noktada önemli bir başka tehlike sigaraya başlama yaşı. 15 yaş altı gençlerde sigara içme oranlarının her yıl giderek arttığını söyleyen Göğüs Hastalıkları Uzmanı Prof. Dr. Banu Musaffa Salepçi, “Örneğin İngiltere’de her yıl 200 binden fazla çocuk sigaraya başlıyor. Sadece sigara değil, diğer tütün ürünleri özellikle de nargile ve elektronik sigaralar gençler tarafından son yıllarda yaygın olarak kullanılmaya başlandı. Bu durum sigaraya bağlı sorunların çok daha erken yaşlarda görülme tehlikesini doğuruyor” dedi.
Sigara kullanımı, tüm dünyada her yıl yaklaşık 5-6 milyon kişinin hayatına mal oluyor ve her yıl bu rakam giderek artıyor. Sadece 2016 yılında tüm dünyada tütün kullanımına bağlı olarak 7.1 milyon ölüm (5.1 milyon erkek, 2 milyon kadın) bildirildiğini söyleyen Prof. Dr. Banu Musaffa Salepçi, bunun 6.3 milyonunun aktif sigara içmeye, 884 bininin ise pasif içiciliğe bağlı olduğuna dikkat çekti.
Amerika’da 1995-99 yılları arasında sigaraya bağlı gelişen ölümlerin yüzde 35’i kanserden, kanser ölümlerinin yüzde 80’inin de akciğer kanserinden olduğunu söyleyen Prof. Dr. Salepçi, “Sigara dumanında bulunan kanser yapıcı maddeler (özellikle polisiklik aromatik hidrokarbonlar, nitrozaminler, ketonlar…), insan vücudundaki hücre DNA’sı ile reaksiyona girerek gen mutasyonuna ve kanser gelişmesine yol açıyor. Günde 10 veya daha az sigara içenlerde akciğer kanser riski 20 kat, günde 4’ten az sigara içenlerde bile 5 kat artıyor. Sigara içme adedi ve süresiyle birlikte akciğer kanseri riski de yükseliyor. Akciğer kanseri ile sigara kullanımı arasındaki ilişkinin ortaya çıkması 1912’lere dayanıyor. Sonraki yıllarda bu konuda pek çok araştırma yapılmış ve 1950’lerde günde 25 adetten fazla sigara içen 45 yaş üstündeki kişilerde akciğer kanser riskinin 50 kat arttığı kanıtlanmış durumda” dedi.
Sigara dumanında 5 bin 300’den fazla kimyasal madde bulunuyor ve bu kimyasal maddelerden bugüne kadar 70’den fazlası kanser yapıcı olarak tanımlanmış durumda. Prof. Dr. Banu Musaffa Salepçi, elektronik sigarada da yaygın olarak bulunan bu maddelerin nargilede sigaradan da fazla olduğunu anlattı. “Dolayısıyla sadece sigara değil nargile ve elektronik sigara gibi yaygın kullanımda olan diğer tütün ürünleri de insanlık için tehdit oluşturmaktadır” dedi.
Akciğer kanserinin erken evrede teşhis edilmesi çok önem taşıyor. Çünkü en erken evre akciğer kanserinde 5 yıllık yaşam yüzde 77 iken evre 4. akciğer kanserinde bu oran yüzde 2-22 arasında gerçekleşiyor. “Bu nedenle son yıllarda uluslararası akciğer kanseri tanı ve tedavi rehberlerinde 55-74 yaş arasında 30 yıldır günde 1 paket sigara içen, halen aktif içici veya 15 yıldan daha kısa süre önce bırakmış olan kişilerde her yıl düşük doz akciğer tomografisi çekilmesi önerilmektedir” diyen Prof. Dr. Banu Musaffa Salepçi, sözlerine şöyle devam etti: “Akciğer kanserinin erken evrede yakalanıp tedavi edilmesi ne kadar önemli ise kanser tanısı konduktan sonra hangi evrede olursa olsun sigaranın bırakılması da en az onun kadar önemli. Gerek tanı gerekse tedavi aşamasında sigaranın bırakılması akciğer kanserli bir hastada yaşam süresini olumlu yönde etkiliyor. Çünkü tedavi sırasında sigara içmeye devam edilmesi, kullanılan kemoterapi ilaçlarının ve radyoterapinin hem etkinliğini azaltıyor hem de yan etkilerini artırıyor. Bu nedenle akciğer kanseri olmamak için kesinlikle sigara veya diğer tütün ürünleri kullanılmamalı. Tanı konduktan sonra da eğer kullanılıyorsa sigara veya diğer tütün ürünler mutlaka bırakılmalı.”
DHA