Kadınlarda saç dökülmesi nedenleri

Plastik Rekonstrüktif ve Estetik Cerrahi Uzmanı Prof. Dr. Murat Türegün, kadınlarda saç dökülmeleri ve nedenleri hakkında merak edilenleri tüm detayları ile paylaştı.

Kadınlarda saç dökülmelerinin nedenleri şunlardır:

Beslenme yetersizlikleri: D vitamini eksikliği, amino asit lizin, bakır ve çinko eksiklikleri de saç dökülmesine yol açabilir.

Hormonal dengesizlik: 30 yaşından itibaren kadınların hormonlarında dengesizlik oluşmaya başlayabilir ve bu da saç dökülmesine yol açar. Bazı erkeklik hormonları hem erkek hem kadın vücudunda bulunur.

Tiroid problemleri: Boynun ön kısmında buluna tiroid bezi eğer gerekenden az ya da daha çok tiroid hormonu üretirse bu aksaklık etkisini saçlar üzerinde gösterebilir.

Polikistik over sendromu: Polikistik over sendromu, kadınlarda hormon dengesizliğine yol açar. Bu dengesizlik yüz ve vücutta kıllanmaya ama saçlarda zayıflığa neden olur.

Hamilelik: Bebek doğduktan sonra hormon seviyeleri aşağı düştükçe saçlar da dökülmeye başlar
Doğum kontrol hapları: Doğum kontrol haplarında bulunan ve yumurtlamayı önleyen hormonlar saçların incelmesine neden olabilir

Menopoz: Menopoz döneminde hormonlardaki değişim bazı kadınları saç dökülmesi problemiyle karşı karşıya bırakabilir. Bu geçici bir şikayettir ve saç dökülmesi bir süre sonra sorun olmaktan çıkar.

Yoğun stres: Çok fazla stres saçların aniden dökülmesine neden olabilir. Dökülme birkaç ay sürebilir. Stresi en aza indirmek saç dökülmesi riskini de azaltacaktır.

Zehirli kimyasallar içeren saç ürünleri: Saçları fazla kimyasala maruz bırakmamak ve doğal ürünlere yönelmek, saçları dinlendirmek dökülmeyi azaltabilir.

Aşırı kilo kaybı ve şok diyetler: Şok bir diyet uygulayarak zayıflama yanında aynı anda saçlarınızı da kaybetme yolunda bir adım atıyor olabilirsiniz.

Sıkı saç şekilleri: Saçları ince ince ördürmek, sıkı at kuyrukları veya sürekli bigudi kullanmak saç dökülmesi için risk oluşturur. Saçların nefes alması gerekir.

Kemoterapi ve radyoterapi: Gözle görülür biçimde saç kaybına neden olan tedavi yöntemleridir. Ancak tedavi sonlandıktan sonra saçlar yine eskisi gibi uzamaya başlar.

Saç dökülmesine neden olabilecek bazı hastalıklar

Saç derisinde sedef, saçkıran, kıl kökü iltihabı (folikülit), seboreik dermatit

Yaşlanma: Yaşlandıkça saçların büyüme hızı da yavaşlar. Saç incelir, beyazlar ve gençlik günlerine oranlar artık daha sağlıksızdır. Saç sağlığını korumak için beslenmeye özen göstermek ve gerekli vitamin desteklerini almak önemlidir.

Kalıtım: Vücudumuzla ilgili çoğu problemde olduğu gibi saç dökülmesinde de genlerin rolü olabilir. Genetik olarak saçları dökülen kadınlar genellikle 50’li yaşlardan sonra bu problemle karşı karşıya kalsalar da, sorun çok daha genç yaşlarda kendini göstermeye başlayabilir.

Tedavi: Saça uygulanan PRP (Platelet Rich Plasma), kendi kanınızdaki materyallerin kullanılarak saçlı deri dokusunun ve içindeki saç köklerinin onarılması işlemidir. Kısa süre içerisinde, kolay uygulanabilen ve etkili sonuçlar veren bu yöntem, saç kaybında en iyi medikal tedavi yöntemlerden biri olarak gösterilmektedir.

PRP saça nasıl etki ediyor?

PRP’de amaç, zengin materyalle saç kaybını durdurarak, sağlıklı saç döngüsünü kazandırmak ve saç tellerini güçlendirmektir. Uygulama bölgesinde doku gelişimi başlar, hasar görmüş zayıf saç folikülleri onarılır ve yeni, güçlü saç kılı üremeye başlar.

PRP nasıl uygulanır?

Tedavi edilecek kişiden alınan 10-20 ml. kan, özel santrifüj ve mikrofiltrasyon yöntemlerinden geçirilip kırmızı hücreler ayrıştırılır. Daha sonra beyaz hücre ve organizmanın tamiratında önemli rolü olan platelet ya da trombosit denilen hücrelerden zengin bir plazma materyali elde edilir ve saçsız bölgeye enjekte edilir. Uygulama bölgesinde doku gelişimi başlar, hasar görmüş zayıf saç folikülleri onarılır ve yeni, güçlü saç kılı üretmeye başlar.

Kimler PRP yaptırmalı?

PRP, hem kadınlar hem de erkekler için sonucu çok memnun edici bir uygulamadır. Yöntem, saç ekimi operasyonlarından sonra da yerleştirilen greftlerden maksimum sonuçlar almak için özellikle önerilir.

Saç mezoterapisi nedir?

Saç mezoterapisi, saç köklerinin daha sağlıklı ve yaşam süresi daha uzun saç telleri üretebilmesi için aktif hale getirilmesi işlemidir. Saç mezoterapisinin diğer klasik ilaç tedavilerine göre üstünlüğü; ilaçların küçük dozlarda bölgesel kullanılmasıdır. Yan etki riskinin olmaması bu yöntemin başlıca avantajıdır. Ayrıca bu işlemin sonuçları oldukça tatminkardır.

Saç mezoterapisi nasıl uygulanır?

Saç mezoterapisinde amaca uygun olarak seçilen ilaç karışımları, bölgesel olarak küçük dozlarda, özel iğneler ve özel bir teknikle cilt içine verilir. Derinin orta tabakasında bulunan kılcal damar uçlarına ulaşan ilaç, süratle etkisini gösterir. Uygulanan ürün, saç köklerini besleyen vitaminleri, mineralleri, özel yapı taşı proteinlerini, antioksidanları ve bölgesel kan dolaşımını arttırıcı ilaçları içerir.

Saç mezoterapisi kaç seans uygulanır?

Saç mezoterapisi ihtiyaca göre 4 - 10 seans uygulanabilir. Bu sayı, saçlı derideki ve saç tellerindeki hasarın düzeyine ve dökülme hızına göre belirlenir. Seans aralıkları 7 - 10 gündür. İlk olumlu gelişmeler 3. ya da 4.seanstan sonra görülmeye başlar. Bazı hastalarda ayda bir devam tedavisi halinde tedaviye devam edilebilir. Ortalama etki süresi 3 - 4 yıldır.

Saç mezoterapisi saça nasıl etki eder?

Mezoterapinin etkileri saç dökülmesini durdurmak, saç kalitesini artırmaktır. Yöntemle, kafa derisinde ölmeyen, dökülmeyip bebek saçı gibi duran tüycüklerin veya birbirine yapışan, uçuşan ince telli saçların kalın saça dönüşmesi mümkündür. Bu doğrultuda dökülme ve ya cansızlaşma olmadan saçın canlılık ve parlaklığını amaçlayan birçok insan için de, bu etki önemli bir referanstır. Üçüncü etki ise saç hücrelerini bitkisel hayattan çıkarmaktır. Yöntem, canlılıklarını korumalarına rağmen saç üretemeyen saç hücrelerine uyarır.

Mezoterapiye ek olarak uygulanan destek tedavilerle saç daha da güçlü hale gelir. Mezoterapi seanslarıyla beraber ek yöntemler (radyofrekans, saç lazeri gibi) destek amaçlı uygulanabilir. Şampuan, tonik, yağ gibi dışarıdan yapılan uygulamalar ek olarak önerilebilir.

Plastik Rekonstrüktif ve Estetik Cerrahi Uzmanı Prof. Dr. Murat Türegün