Güncelleme Tarihi:
İstanbul Kültür Sanat Vakfı (İKSV) tarafından Borusan Holding sponsorluğunda düzenlenen İstanbul Müzik Festivali, bu yıl “Zaman ve Değişim” teması etrafında, 4–29 Haziran tarihleri arasında gerçekleştiriliyor.
41. İstanbul Müzik Festivali Programı
Açılış töreni ve konseri: Bifo & Veriko Çumburidze
41. İstanbul Müzik Festivali’nin 4 Haziran Salı günü gerçekleştirilecek açılış konserinde, 7. Uluslararası Genç Müzisyenler Çaykovski Yarışması’nın birincisi Veriko Çumburidze şef Sascha Goetzel yönetimindeki Borusan İstanbul Filarmoni Orkestrası eşliğinde Franz Waxman’ın Carmen Fantezisi'ni seslendirecek. Keman dalında 28 finalist arasından oybirliğiyle birinci olan 17 yaşındaki Çumburidze, 2010 yılından bu yana “Güher & Süher Pekinel ile Dünya Sahnelerinde Genç Yetenekler” projesi kapsamında Viyana Müzik Akademisi’nde öğrenimine devam ediyor. Açılış töreninde ayrıca, dünyaca ünlü piyano ikilisi Güher ve Süher Pekinel’e 41. İstanbul Müzik Festivali’nin “Onur Ödülü” takdim edilecek.
Tarih: 4 Haziran Salı
Saat: 19.00
Yer: Lütfi Kırdar Uluslararası Kongre ve Sergi Sarayı
Türk Müziği İcra Heyeti’nden “Hüsn-ü Aşk”
Ülkemizin en eski müzik topluluklarından Türk Müziği İcra Heyeti, 5 Haziran Çarşamba günü
Galata Mevlihanesi’nde Gönül Paçacı yönetiminde bir konser verecek. Konserde, DivanEdebiyatı’nın son büyük şairi Şeyh Galib’in güftelerinin Dede Efendi, Vardakosta Ahmed Ağa, Hacı Arif Bey, Saadettin Kaynak gibi isimler tarafından bestelenmiş örnekleri ve Osmanlı klasik müziğinin önemli bestekârlarından III. Selim’in eserleri bir araya gelecek.
İstanbul’un bilinen ilk mevlevihanesi olan Galata Mevlihanesi Müzesi’nde, klasik Türk müziğinin en iyi icracılarından Ahmet Özhan ile Münip Utandı ve yurtdışında pek çok kayda imza atmış, Carl Orff ödülü sahibi, Fener Rum Patrikhanesi Başmugannisi Leonidas Asteris, tasavvuf edebiyatının yapıtaşlarından Şeyh Galib’in dizelerine hayat verecek.
Tarih: 5 Haziran Çarşamba
Saat: 20.00
Yer: Galata Mevlevihanesi Müzesi
Ufuk ve Bahar Dördüncü ile “İki Piyano İçin Danslar”
Ufuk ve Bahar Dördüncü piyano ikilisi 7 Haziran Cuma akşamı İstanbul Modern’de
TSKB sponsorluğunda müzikseverlerle buluşacaklar. Bugüne kadar Ensemble Contrechamps,Cenevre Oda Orkestrası, Tokyo Senfoni gibi orkestralar ve Boulez, Strugala, Nagy, Jordan, Schwinck, Rickenbacher gibi şeflerle çalışan ikili, Avrupa’da Amadeus, Archipel, Schubertiade, Strasbourg Ars Musica, Paris Fontainebleau ve Japonya’da Akoyishidai festivallerine konuk oldular. İkili özgün fikirleri ve kurguları odaklarına alarak, çağdaş müzik alanında, ülkemizin sesini tüm dünyada duyurmaya yönelik çalışmalara imza atıyorlar.
Konser, Ravel’in “Valses nobles et sentimentales” adlı yapıtıyla başlayıp, Rachmaninov’un 2 numaralı süitinin ardından; Mikhail Lermontov, Lord Byron, Fyodor Tyutchev ve Aleksey Khomyakov’un şiirlerinden esinlenerek yazdığı 1 numaralı süiti “Fantezi Tablolar”ı ile devam edecek ve Ravel’in vals türünün doğuşu ve yitimini sergileyen “La Valse” adlı eseri ile sona erecek.
Tarih: 7 Haziran Cuma
Saat: 20.00
Yer: İstanbul Modern
Viyolonsel ve piyano: Gautier Capuçon & Gülru Ensari
İstanbul Müzik Festivali’ne ilk kez konuk olan ikili Gautier Capuçon ve Gülru Ensari’nin konseri
8 Haziran Cumartesi günü Pak Topluluğu sponsorluğunda, İş Sanat’ta gerçekleşecek. 2012’de
Fauré kayıtlarıyla bir kez daha Echo-Preis ödülünü kazanan genç kuşağın önemli viyolonselcilerinden Gautier Capuçon, bugüne dek Haitink, Boulez, Abbado ve Dutoit gibi şeflerle ve dünyanın önde gelen orkestralarıyla birlikte çaldı. Berlin Filarmoni Orkestrası’nın Avrupa Konseri’nde Gustavo Dudamel yönetiminde solist olarak yer alan Capuçon’un sürekli oda müziği partnerleri arasında ise Martha Argerich, Hélène Grimaud, Maxim Vengerov ve Renaud Capuçon gibi sanatçılar yer alıyor. Gautier Capuçon ile ilk kez 2009 yılında aynı sahneyi paylaşan piyanist Gülru Ensari, Türkiye ve yurtdışında verdiği konserlerle genç kuşak Türk sanatçıları arasında yerini her geçen gün daha da sağlamlaştırıyor.
Tarih: 8 Haziran Cumartesi
Saat: 20.00
Yer: İş Sanat
Festival izleyicisi, konservatuvar öğrencileriyle buluşuyor…
40. İstanbul Müzik Festivali'nde başlayan Açık Konservatuvar projesi bu yıl da devam ediyor.
Açık Konservatuvar, İstanbul'da farklı konservatuvarlarda okuyan gençleri bir araya getirerek eğitimlerini, müziklerini paylaşmalarını sağlıyor. Müzikseverler de gün boyu devam eden çalışma ve dinletilerde yer alarak bu süreçte müziğin oluşumuna tanıklık edebiliyorlar. Açık Konservatuvar bu yıl yine üç devlet konservatuvarının eğitim desteğiyle gerçekleştirilecek. İstanbul Üniversitesive Mimar Sinan Güzel Sanatlar Üniversitesi Devlet Konservatuvarları ile İstanbul Teknik Üniversitesi Devlet Türk Müziği Konservatuvarı akademik kadroları 9 Haziran Pazar günü Galata Rum İlköğretim Okulu'nda gün boyunca genç müzisyenlerle solo repertuvar ve oda müziği çalışmaları yapacak. Aynı anda birden çok sınıfta halka açık gerçekleştirilecek derslerin bitiminde büyük salonda verilecek konser ise Açık Konservatuvar'ın en büyüleyici anlarından birini yaşatacak.
Tarih: 9 Haziran Pazar
Saat: 14.00-19.30
Yer: Galata Rum İlköğretim Okulu
Festival’İn en genç solisti sahnede!
İlk kez geçtiğimiz yıl, ülke çapında genç yetenekleri keşfetmek ve teşvik etmek amacıyla başlatılan
“İstanbul Müzik Festivali Genç Solistini Arıyor” adlı proje bu yıl da viyolonsel dalında yapılıyor. Bu proje müzikseverlerin yeni yetenekler keşfetmelerini sağlarken, gençlere de ulusal ve uluslararası düzeyde tanınma fırsatı veriyor.
Mart ayında düzenlenecek ulusal seçmeler sonucunda belirlenecek genç çellist, 10 Haziran Pazartesi günü Süreyya Operası’nda gerçekleştirilecek konserin solisti olacak. Konserde genç soliste, müzik direktörü Ramiz Malik Aslanov yönetimindeki İstanbul Üniversitesi Devlet Konservatuvarı Senfoni Orkestrası eşlik edecek.
Tarih: 10 Haziran Pazartesi
Saat: 20.00
Yer: Süreyya Operası
Jordi Savall ve Hesperion XXI ile “Hayatın Evreleri”
İki yıl önce kaybettiğimiz Montserrat Figueras’ın tasarladığı “Hayatın Evreleri”projesi, 2008 yılında festivalin Yaşam Boyu Başarı Ödülü’nü alan Jordi Savall’in kurucusu olduğu Hespèrion XXI ile festivale konuk oluyor. Hayat döngüsünün farklı evrelerine dair şarkılar, kutlamalar ve ağıtları; Balkanlar’ın zengin müzikal ve sözel mozaiğinden beslenerek kurgulayan konser 11 Haziran Salı günü
Passion Travel, Berrin Erengül, Bordo Geri Dönüşüm ve Murat Aşkın’ın eş sponsorluklarıyla Aya İrini Müzesi’nde gerçekleştirilecek.
Erken dönem müziğinin süper starı olarak tanımlanan, Jordi Savall, tarihi müziğin günümüzde yeniden değerlenmesinin başaktörleri arasında yer alıyor. Hespèrion XXI ise, Avrupa’nın müzik geleneklerinin cevherini keşfedip çıkaran, duygu ve güzellik dünyasını paylaşmasındaki samimiyeti ve dolaysızlığıyla tanınan bir topluluk. Jordi Savall ve Hespèrion XXI, çok kültürlü Balkanlar coğrafyasının müziğinde, hayatın tüm döngülerine odaklanarak, güzellikleri ve ruhanilikleriyle gelenekleri keşfe çıkıyor.
Tarih: 11 Haziran Salı
Saat: 20.00
Yer: Aya İrini Müzesi
Christina Pluhar ve L’arpeggiata, müzisyenlerle buluşuyor
Geçtiğimiz yıl festivalde verdikleri konserle İstanbul’da müzikseverlerin beğenisini toplayan Christina Pluhar ve topluluğu L’Arpeggiata, 12 Haziran Çarşamba akşamı, Enka Vakfı sponsorluğunda yeniden Aya İrini Müzesi’nde olacak. Gerçekleştirdikleri tüm çalışmalar ve konserlerde yeni sesleri izleyicilerinin beğenisine sunan topluluk, bu kez Portekiz, İtalya,Yunanistan ve Türkiye kıyılarından geleneksel şarkıları müzikseverlerle buluşturacak. L’Arpeggiata farklı müzikal geçmişlerden gelen müzisyenlerin, Christina Pluhar’ın hazırladığı projelerde bir araya getirmesiyle tanınıyor ve çok çeşitli çalgıların oluşturduğu doku zenginliği ve geleneksel müzikten ilham alan vokal stiliyle dikkat çekiyor. L’Arpeggiata’ya sahnede, Vincenzo Capezzuto ve Raquel Andueza da sesleri ile eşlik edecek. Konserin özel konuğu ise, Portekiz'in tüm dünya kültürüne armağanı, dev isim Mísia. Fadoyu özgünleştirmeye ve özgürleştirmeye kendini adayan sanatçı, Amerika'dan Japonya'ya uzanan bir hayran kitlesine sahip.
Tarih: 12 Haziran Çarşamba
Saat: 20.00
Yer: Aya İrini Müzesi
Festival buluşması: Roby Lakatos & Cihat Aşkın
Müzik Festivali dinleyicilerini, iki özgün sanatçının Türk ve Çigan müziklerine yaklaşımları ile renklenecek buluşmasına davet ediyor. Cihat Aşkın ile Roby Lakatos’un birbirlerinin müzik dünyalarını ziyaret edecekleri bu konser 13 Haziran Perşembe günü Nestlé sponsorluğunda Aya İrini Müzesi’nde gerçekleşecek.
Farklı tarzları birleştiren çok yönlü repertuvarıyla tanımlamaların dışına çıkan, Yehudi Menuhin ve
Vadim Repin gibi dâhi kemancıların hayranlığını kazanmış “şeytanın kemancısı” lakaplı Lakatos, topluluğuyla birlikte bu konserde, Amerika, Asya, Avrupa ve Afrika’da sayısız konser veren,
Jesus Lopez-Cobos, Yoel Levi, Shlomo Mintz ve Ida Haendel gibi efsanelerle de aynı sahneyi paylaşan Cihat Aşkın ve topluluğuyla bir araya gelecek.
Tarih: 13 Haziran Perşembe
Saat: 21.00
Yer: Aya İrini Müzesi
Deutscee Kammerphilharmonie Bremen, Pires’e eşlik ediyor
İstanbul Müzik Festivali dünyanın sayılı orkestraları arasında anılan Deutsche Kammerphilharmonie Bremen’i ağırlıyor. Türkiye’nin önemli şeflerinden Alpaslan Ertüngealp yönetimindeki orkestranın,
Portekizli büyük piyanist Maria João Pires’e eşlik edeceği konser Mercedes-Benz Türk AŞ sponsorluğunda 14 Haziran Cuma günü Aya İrini Müzesi’nde. Gramophone dergisinin “zamanımızın en ifadeli usta müzisyenlerinden biri” olarak tanımladığı Pires, Schleswig-Holstein,Montpellier, Lucerne, Edinburgh ve BBC Proms gibi tüm önemli festivallere konuk olmakta.
Hem şef hem piyanist kimliğiyle uluslararası üne sahip olan Alpaslan Ertüngealp ise 2002 yılındaAtina’daki Dimitri Mitropoulos Uluslararası Şeflik Yarışması’nı kazanmasıyla dikkatleri üzerine çekmişti. Bugüne kadar St. Petersburg Filarmoni, Kraliyet Filarmoni, Berlin Komik Operası ve RAITorino Ulusal Senfoni Orkestrası da dahil olmak üzere dünyanın birinci sınıf orkestralarını yönetti. Bonn’daki Beethovenfest’in ve Hamburg’daki Elbphilharmonie Konserleri’nin Yerleşik Orkestrası olan Deutsche Kammerphilharmonie Bremen, 41. İstanbul Müzik Festivali kapsamında yaratıcılık ve titizlikle yorumlanmış bir programla dinleyicilere unutulmaz bir gece yaşatacak.
Tarih:14 Haziran Cuma
Saat: 20.00
Yer: Aya İrini Müzesi
Deutscee Kammerphilharmonie Bremen ve Vadim Repin aynı sahnede!
Deutsche Kammerphilharmonie Bremen ikinci konserinde, keman virtüözü Vadim Repin ile 15 Haziran Cumartesi günü saat 20.00’de Aya İrini Müzesi’nin büyülü atmosferinde bir araya geliyor. 11 yaşında uluslararası yarışmalarda kazandığı derecelerle kariyerine başlayan Vadim Repin, 15 yaşına gelene kadar Tokyo, Münih, Helsinki ve Carnegie Hall’da sahneye çıkmıştı. O zamandan bu yana Berlin Filarmoni, Boston Senfoni, Chicago Senfoni, Cleveland Orkestrası, Filarmonia Orkestrası, İsrail Filarmoni, Kraliyet Concertgebouw, Londra Senfoni, Los Angeles Filarmoni, NDR Hamburg, New York Filarmoni, Paris Orkestrası, Philadelphia Orkestrası, San Francisco Senfoni, St. Petersburg Filarmoni, La Scala ve Viyana Filarmoni dahil tüm büyük orkestralar eşliğinde, dünyanın önde gelen şefleriyle konserler verdi.
Repin’in, Şostakoviç, Prokofiev ve Çaykovski’nin keman konçertolarını seslendirdiği albümleri çeşitli ödüller kazanırken Mischa Maisky ve Lang Lang ile kaydettiği Çaykovski ve Rachmaninov triolarıyla ECHO Klasik Ödülü’nü, piyanist Nikolai Lugansky ile kaydettiği Grieg, Janacek ve Franck ile de 2011 BBC Müzik Ödülü ile Edison Ödülü’nü kazandı. Beethovenfest’in ve Elbphilharmonie Konserleri’nin Yerleşik Orkestrası olan Deutsche Kammerphilharmonie Bremen, 41. İstanbul Müzik Festivali kapsamındaki ikinci konserinde çağımızın önde gelen keman virtüözlerinden Vadim Repin ile buluşuyor.
Tarih: 15 Haziran Cumartesi
Saat: 20.00
Yer: Aya İrini Müzesi
Münih Oda Orkestrası ile “Zaman ve Değişim”
Alman çoksesli müzik dünyasının önemli topluluklarından, klasik repertuvarın bilinen eserlerine yeni standartlar getiren Münih Oda Orkestrası, sanat direktörü Alexander Liebreich yönetiminde,Enerjisa sponsorluğunda ilk kez 41. İstanbul Müzik Festivali’nde. Bugüne kadar Giovanni Antonini, Andreas Scholl, Lisa Batiashvili, Janine Jansen, Kim Kashkashian, Heinrich Schiff ve Sabine Meyer gibi ünlü konuk şef ve solistlerle çalışan orkestra, her yıl dünya çapında altmışın üzerinde konser veriyor. Khatia Buniatishvili’nin solist olarak yer alacağı bu konserini festivalin “Zaman ve Değişim” teması etrafında kurgulayan Münih Oda Orkestrası, Stravinsky’nin “Re Majör Konçertosu”nun yanı sıra Penderecki’nin 1960’ta bestelediği, UNESCO ödüllü “Hiroşima Kurbanlarına Ağıt” ve Haydn’ın “Veda” Senfonisini 17 Haziran Pazartesi günü Aya İrini Müzesi’nde seslendirecek. Konser öncesinde, 20.yy’ın ikinci yarısına damgasını vuran en önemli bestecilerden Krzysztof Penderecki’ye festivalin
“Yaşam Boyu Başarı Ödülü” takdim edilecek.
1995’ten bu yana otuzu aşkın dünya prömiyeri gerçekleştiren topluluk, Alexander Liebreich’in yönetiminde, geçtiğimiz yıl kaydettiği Liszt albümü ile ECHO ve Choc ödüllerini kazanan, genç neslin en duyarlı piyanistlerinden Khatia Buniatishvili’ye eşlik edecek ve sanatçı Mozart’ın “23 numaralı Piyano Konçertosu”nu seslendirecek. Uluslararası Horowitz ve 12. Rubinstein gibi prestijli yarışmalarda aldığı ödüllerle uluslararası kariyerine başlayan Buniatishvili’yi çağımızın en önemli piyanistlerinden Martha Argerich “sıradışı bir yetenek” olarak tanımlıyor. Başarılı piyanist, Wigmore Hall, Concertgebouw, Carnegie Hall ve Musikverein gibi dünyanın seçkin müzik merkezlerinde verdiği resitaller ve oda müziği konserleriyle adından sıkça bahsettiriyor.
Tarih: 17 Haziran Pazartesi
Saat: 20.00
Yer: Aya İrini Müzesi
Cameristi Della Ssala ve Shlomo Mintz, geçmişi geleceğe taşıyor
Şef ve keman sanatçısı Shlomo Mintz, Cameristi della Scala ile festivalde yer alacak. Dünyanın en iyi orkestraları ve şefleriyle düzenli olarak konser veren sanatçı, kaydettiği yirmiden fazla albümle aralarında üç Grand Prix du Disque ile Edison ve Gramophone’un da bulunduğu pek çok ödüle layık görüldü.
Shlomo Mintz ve Cameristi della Scala, Bach ve Schubert’in yanı sıra Grieg’in bir önceki yüzyılın danslarını ve stillerini kendi dönemine uyguladığı neoklasik eseri “Holberg Süiti” ile 18 Haziran Salı günü Bell Şirketler Topluluğu ve Organik Holding AŞ eş sponsorluğunda Aya İrini Müzesi’nde olacak.
Henüz on sekiz yaşındayken sanatsal uğraşlarına şefliği de ekleyen Mintz o günden bu yana dünyanın dört bir yanında ünlü orkestraları yönetiyor. Cameristi della Scala ise sanatçının düzenli işbirliği yaptığı seçkin topluluklardan. La Scala Orkestrası ile La Scala Filarmoni Orkestrası’nın üyelerinden oluşan topluluk kurulduğu 1982 yılından bu yana Muti ve Barenboim gibi dünya sahnelerinin önde gelen şefleriyle çalıştı. Cameristi della Scala sipariş ettiği eserlerin prömiyerleri kadar unutulmaya yüz tutmuş eserlerin çağımız prömiyerlerini gerçekleştirmesiyle de tanınıyor.
Tarih: 18 Haziran Salı
Saat: 20.00
Yer: Aya İrini Müzesi
Berlin Counterpoint Ensemble, bir dünya prömiyeri ile İstanbul’da
Festival, klasik müzik dünyasının enerjisi en yüksek topluluklarından biri olan Berlin Counterpoint’i
19 Haziran Çarşamba akşamı Süreyya Operası’nda ağırlayacak. Her biri uluslararası alanda kendini ispatlamış Berlin’de yaşayan bu altı müzisyen Romanya, İsrail, Venezüella, Almanya, ABDve Türkiye’yi temsil ediyorlar. Günümüzün önde gelen topluluk piyanistlerinden biri olarak kabul edilen Zeynep Özsuca’nın birlikte çalıştığı isimler arasında Magdalena Kozená, Rolando Villazon, Simon Rattle ve Gustavo Dudamel yer alıyor. Kuşağının gelecek vaat eden flütçülerinden Aaron Dan, 2005 Belgrad Uluslararası Flüt Yarışması birincisi. Yigal Kaminka ise barok obua ve blok flütte de çağdaş obuada olduğu kadar usta bir müzisyen. Sascha Rattle 2009’da Berlin Filarmoni’yle solist olarak ilk çalışından bu yana dikkatleri üzerine çekmiş bir müzisyen. Hem solist hem oda müziği sanatçısı olarak Kuzey ve Güney Amerika, Rusya, Avrupa ve Ortadoğu’da konserler veren Heidi Elizabeth Mockert, pek çok önemli oda müziği topluluğunca da aranılan bir fagotçu. Kornocu Dániel Molnár ise Macaristan’ın önde gelen tüm orkestralarının yanı sıra, aralarında Berlin Filarmoni Orkestrası’nın da bulunduğu Avrupa’nın birçok önemli orkestrasında görev alıyor. Müzikleriyle olduğu kadar idealizmiyle de müzikseverlerin kalbini kazanacak bu genç topluluk, değerli bestecimiz Kamran İnce’ye İstanbul Müzik Festivali tarafından özel sipariş edilen “Nasreddin Hoca” adlı eserin dünya prömiyerini gerçekleştirerek, festivalin sürprizlerinden birini sunacak.
Tarih: 19 Haziran Çarşamba
Saat: 20.00
Yer: Süreyya Operası
Veendik Barok Orkestrası ve Magdalana Kozena ile bir müzik şöleni
Festival izleyicilerinin yakından tanıdığı Venedik Barok Orkestrası, Andrea Marcon yönetiminde günümüzün önemli opera evleri ve en büyük şeflerinin vazgeçemediği solistler arasında yer alan Magdalena Kozená’ya eşlik edecek. Kozená’nın bugüne kadar pek çok başarılı işbirliğine imza attığı, barok müziğin Venedikli ustalarından oluşan toplulukla vereceği konser 20 Haziran Perşembe günü Aya İrini Müzesi’nde festival izleyicileriyle buluşacak. 1995 Salzburg Uluslararası Mozart Yarışması’nda aldığı ilk büyük ödülle yıldızı parlayan, 2004’te Gramophone dergisi tarafından Yılın Sanatçısı seçilen Kozená, Rattle yönetiminde Berlin Filarmoni ve Philadelphia Orkestraları, Jansons’la Kraliyet Concertgebouw, Abbado ile Lucerne Festival Orkestrası ve Harding ile Viyana Filarmoni gibi dünyanın önde gelen orkestraları eşliğinde dinleyicilerle buluşuyor. Magdalena Kozená bugüne kadar müzik dünyasının en prestijli ödüllerine layık görüldü. Sanatçının Venedik Barok Orkestrası ile birlikteliği ise 2007-2008 sezonunda Handel aryalarını seslendirdikleri Avrupa turnesine dayanıyor.
Tarih: 20 Haziran Perşembe
Saat: 20.00
Yer: Aya İrini Müzesi
David Fray ile Bach Gecesi
41. İstanbul Müzik Festivali müzikseverlere tamamen Bach’a adanmış bir gece sunuyor.
Özgün yorumlarıyla şimdiden önümüzdeki yılların en sıra dışı sanatçılarından biri olarak dikkat çeken
David Fray, 20 Haziran Cuma akşamı Işıklar Holding AŞ sponsorluğunda İş Sanat’ta olacak.
David Fray bugüne kadar Paris Orkestrası, Fransa Ulusal Orkestrası, Bavyera Radyo Senfoni, Amsterdam Sinfonietta, Los Angeles Filarmoni, San Francisco Senfoni, New York Filarmoni gibi pek çok önemli orkestra eşliğinde önemli şeflerle çaldı. Avrupa, Amerika ve Asya’nın belli başlı tüm salonlarında resitaller verdi. Fray, 2004 Montreal Uluslararası Müzik Yarışması’nda hem ikincilik hem de En İyi Kanadalı Besteci Yorumcusu ödülünü kazanarak ilk albümünü çıkardı. Bach’ın klavyeli çalgılar için konçertolarını seslendirdiği albümü, genç piyaniste 2009’da ikinci ECHO Klasik ödülünü kazandırdı.
Tarih: 21 Haziran Cuma
Saat: 20.00
Yer: İş Sanat
Piano Trio Forte, İstanbul Müzik Festivali’ne ilk kez konuk oluyor
Solo kariyerlerinin yanı sıra dostluk ve müzik sevgisiyle bir araya gelen üç sanatçı, toplulukları Piano Trio Forte ile 22 Haziran Cumartesi günü İTO sponsorluğunda Süreyya Operası’nda festivale ilk kez konuk oluyor. Piano Trio Forte’nin kurucusu, yurtiçi ve dışında çeşitli konserler veren piyanist Ece Demirci, aynı zamanda MSGSÜ Devlet Konservatuvarı’nda ders veriyor. Rahşan Apay ise 1998’den beri yürüttüğü Cemal Reşit Rey Senfoni Orkestrası Viyolonsel GrupŞefliği’nin yanı sıra, yurt içi ve yurtdışında birçok resital ve orkestralarla konser vererek solo çellistlik kariyerini sürdürüyor. Keman sanatçısı Sevil Ulucan gerçekleştirdiği albüm çalışmalarıyla parlayan bir yıldız.
Piano Trio Forte repertuvar seçiminde özellikle Türk bestecilerin müziklerine yer vermeyi ilke edinmiş bir topluluk. Üçlünün festival için hazırladığı bu özel program tüm renkliliği içerisindeAnadolu tınılarını da barındıran, Özkan Manav’ın topluluk için özel yazdığı “Laçin” adlı eseriyle başlayacak ve Hasan Uçarsu’nun festivalin teması “Zaman ve Değişim”e gönderme yapan eseri ”Yok Zamanlar” ve Bloch’un Noktürnleri ile dengeli bir ilerleyişin ardından Slav ruhunu tümüyle ortaya çıkaran ve müzikseverlerin dinleme mutluluğuna pek nadir eriştiği Dvorak’ın piyano triosu ”Dumky” ile sona erecek.
Tarih: 22 Haziran Cumartesi
Saat: 20.00
Yer: Süreyya Operası
Philip Pickett ile New London Consort’tan ‘’Periler Kralıçesi’’
Dünyanın önde gelen erken dönem müziği topluluklarından biri olan New London Consort ile şefi
Philip Pickett’in yenilikçi yaklaşımı, sirk sanatçıları, yıldız solist şancılar ve ünlü Farfullero Tiyatrosu’nun kurucusu Meksikalı yönetmen Mauricio García Lozano’nun sahnelemesiyle birleşen etkileyici bir gösteriyle 24 Haziran Pazartesi günü Aya İrini’de olacak. Geçtiğimiz sezonlarda Monteverdi’nin Orfeo’sunu dünyanın çeşitli ülkelerinde sahneleyen New London Consort farklı eserlerle çıktığı Avrupa turnelerinden övgülerle döndü.
Kısa yaşamı boyunca Londra’dan hiç ayrılmamasına karşın ünü bütün Avrupa’yı saran Henry Purcell’ın başyapıtlarından Periler Kraliçesi adlı yarı-operası, topluluğun şefi Pickett ve yönetmen Lozano’nun işbirliğiyle sahneleniyor. Bilinen karakterlerin çağdaşlarıyla değiştirildiği prodüksiyon, şancılar ile sirk sanatçılarının dengeli karışımıyla zenginleşirken, aynı zamanda orijinalinin tüm fantezisini ve ihtişamını da koruyor. Rönesans ve Barok müzik repertuvarının yetkin topluluklarından Philip Pickett yönetimindeki
New London Consort çok renkli prodüksiyonlarından biriyle festivalde.
Tarih: 24 Haziran Pazartesi
Saat: 20.00
Yer: Aya İrini Müzesi
Amsterdam Sinfonietta ve Sol Gabetta, İstanbul’da buluşuyor
Dünyanın belli başlı tüm salonlarında seçkin sanatçılarla konserler veren Amsterdam Sinfonietta ile klasik müziğin yükselen yıldızı Sol Gabetta, Letonyalı besteci Peteris Vasks’ın İstanbul Müzik Festivali, Amsterdam Sinfonietta, Amsterdam Viyolonsel Bienali ve Toronto Senfoni Orkestrası ortak siparişi olan yeni eserinin Türkiye prömiyeri için festivalde buluşuyorlar. 25 Haziran Salı günü Türkiye İş Bankası sponsorluğunda Aya İrini Müzesi’nde gerçekleştirilecek konserde ayrıca Mozart’ın ve Bloch’un eserleri seslendirilecek. Amsterdam Sinfonietta, sipariş besteler ve yeni düzenlemelerle tanınmış eserleri harmanlayarak sunduğu yaratıcı programlarla ün kazmış, Hannigan, Vengerov, Rachlin ve Gutman gibi sanatçılarla ortak çalışmalara imza atmış bir topluluk. 2009 ECHO Klasik Yılın Sanatçısı ödülü sahibi Sol Gabetta, İngiliz Kraliyet Filarmoni, Münih Filarmoni, Viyana Senfoni ve St. Petersburg Senfoni gibi önemli orkestralarla ve Slatkin, Gergiev, Järvi, Pletnev, Eschenbach ve Dutoit gibi şeflerle konserler verdi.
Tarih: 25 Haziran Salı
Saat: 20.00
Yer: Aya İrini Müzesi
Kim Kashkashian ve Peter Nagy, Surp Vortvots Vorodman Kilisesi’nde
Günümüzün en büyük viyolacılarından biri, “müzikal öykü anlatıcısı” olarak anılan Kim Kashkashian, piyanist Péter Nagy ile birlikte Beethoven’ın Mozart üzerine çeşitlemelerinden 1869 Kütahya doğumlu Ermeni besteci Komitas’a uzanan renkli bir programla 26 Haziran’da Eva Barlas sponsorluğunda festival takipçileriyle buluşacak. Michael Nyman’ın Viyola ve Piyano başlıklı eserinin dünya prömiyerini 1995’te piyanist Péter Nagy ile birlikte yapan Kashkashian, Macar piyanist ile bugüne kadar pek çok konser verdi ve festivallere konuk oldu. Kim Kashkashian ile Péter Nagy, geçtiğimiz yıllarda onarılarak İstanbul’un kültür mirasına kazandırılan ve festivalde ilk kez bir konsere ev sahipliği yapacak olan Surp Vortvots Vorodman Kilisesi’nde olacaklar. Surp Vortvots Vorodman Kilisesi, bu konserle İstanbul Müzik Festivali’nin tarihi mekanları arasına katılacak.
Tarih: 26 Haziran Çarşamba
Saat: 21.00
Yer: Surp Vortvots Vorodman Kilisesi
Arkas Trio, İstanbul Müzik Festivali’ne ilk kez konuk oluyor
Kendilerini uluslararası alanda kanıtlamış üç yetkin ve değerli sanatçıyı bir araya getiren Arkas Trio ilk defa İstanbul Müzik Festivali’ne katılıyor. 2011 yılında kurulan toplulukta, ülkemizin genç kuşak müzisyenleri arasında parlayan iki isim, Tuncay Yılmaz ile Emre Elivar ve ayrıca hem solist hem oda müziği sanatçısı olarak dünya çapında ün sahibi çellist Gustav Rivinius yer alıyor.
Arkas Trio, Saint-Saëns ve Brahms’ın eserlerinden oluşan bir programla 27 Haziran Perşembe günü Arkas sponsorluğunda ilk kez festival kapsamında Aya İrini Müzesi’nde olacak. Tuncay Yılmaz bugüne kadar Sofya Filarmoni, Moskova Senfoni, Stuttgart ve Moskova Musica Viva Oda Orkestraları, Saarland Radyo Senfoni, BBC Concert Orchestra ve West Virginia Senfoni gibi pek çok orkestra eşliğinde konserler verdi. Emre Elivar ise eksiksiz tekniğinin yanı sıra uluslararası yarışmalarda kazandığı birçok ödülle kariyerini taçlandırdı. Rivinius, 1990 Çaykovski Yarışması’nda aldığı altın madalyayla başladığı uluslararası kariyerinde Kuzey Amerika’nın belli başlı tüm orkestralarının yanı sıra Moskova Filarmoni, Berlin Senfoni, Bavyera Radyo Orkestrası, Helsinki Filarmoni ve Lozan Oda Orkestrası gibi önemli orkestralar eşliğinde konserler vermekte. Yurtiçindeki başarılı konserlerinin ardından ilk yurtdışı konserlerini geçtiğimiz sonbaharda Berlin’de veren Arkas Trio festival seyircisiyle buluşacak.
Tarih: 27 Haziran Perşembe
Saat: 20.00
Yer: Aya İrini Müzesi
Festivalin kapanış konserinde Bifo, Maxim Vengerov’a eşlik ediyor...
41. İstanbul Müzik Festivali kapanış konseri; dünyanın en önemli keman virtüözlerinden Maxim Vengerov ile şef Sascha Goetzel yönetiminde Türkiye’nin en iyi senfonik topluluğu Borusan İstanbul Filarmoni Orkestrası tarafından Borusan Holding sponsorluğunda gerçekleşecek. Keman çalmaya beş yaşında başlayan ve Grammy dahil pek çok prestijli ödül kazanan Maxim Vengerov dünyanın önemli orkestraları eşliğinde tüm önemli müzik merkezlerinde çaldı ve keman repertuvarının en büyük eserlerini kaydetti.
Rus ekolünün önde gelen temsilcilerinden kabul edilen Vengerov, Mariinsky Tiyatrosu Orkestrası, Verbier Festival Orkestrası, Bergen Filarmoni, Krakow Sinfonietta gibi önemli orkestraları yönetmekte. Vengerov farklı müzik stillerine ilgi duymakta, barok, caz ve rock müzikten de esinlenmekte. Çeşitli sosyal projelere de öncülük eden Maxim Vengerov, 1997 yılında UNICEF İyi Niyet Elçisi seçilen ilk klasik müzik sanatçısı oldu. Bu konserde Vengerov'a Lang Lang, Renée Fleming, Juan Diego Florez, Hilary Hahn gibi ünlü solistlerle konserler veren BİFO eşlik edecek. 41. İstanbul Müzik Festivali 29 Haziran Cumartesi günü Aya İrini’de görkemli bir konserle sona erecek.
Tarih: 29 Haziran Cumartesi
Saat: 20.00
Yer: Aya İrini Müzesi
www.biletix.com