İlişkilerin Korkulu Rüyası “Aşırı Kıskançlık”

İkili ilişkilerde “aşırı kıskançlık” çiftlerin huzurunu alıp götürüyor. İlişkilerin korkulu rüyası haline gelen yoğun kıskançlık krizleri iyi sonuçlar doğurmadığı gibi çiftlerin sağlığını da olumsuz yönde etkiliyor.

İlişki ve Aile Terapisti Ebru Tuay Üzümcü’ye göre aşırı kıskançlık, bunu gösteren kişinin kendi varoluşu ile ilgili bir probleme işaret ediyor. Tüm kişisel problemler gibi bunu da bir başkasının o kişi adına çözmesi mümkün olmuyor. Yani eşinin kıskançlığı nedeni ile bireyin belli kişilerle görüşmesi (görüşmemesi), belli şekilde giyinmesi (giyinmemesi), belli yerlere gitmesi (gitmemesi) problemi çözmeyeceği gibi, uzun sürede iyice yerleşip kemikleşmesine sebep oluyor.

Kıskançlığın genellikle bireylerde özgüven ile ilgili bir soruna işaret ettiğini dile getiren Üzümcü, sözlerine şöyle devam ediyor: “Kişinin kendine ya da bir diğerine aşırı güvenmesi ile aşırı güvenmemesi arasında pek bir fark yoktur. Bu iki zıt durum, aslında madalyonun iki yüzü gibidir. Her ikisinde de kişinin özgüven sorunu temeldir. Aşırı kıskançlıkta, ‘Sana güvenmiyorum’ demek ile ‘Kendimi güvenilmeye layık görmüyorum’ demek temelde aynıdır. Bu sorunumuzu eşimize mal ettiğimizde, ilişkide suçlama, yargılama ve aşağılama sık sık yaşanır. Kızgınlıklar birikir ve birbirimizi tanımak, kendimizi samimi olarak paylaşmak yerine, ‘Bendeki sorunun sebebi sensin’ diye diretmek suretiyle sürekli kavga edilir. Yardım alınmadığında bu bir kısır döngü yaratır.”

Aşırı Kıskançlık Şiddeti Doğuruyor

Üzümcü, çoğu zaman aşırı kıskançlık göstermenin aslında korku duyulan duruma davetiye çıkartmak olduğunu söylüyor ve ilişkimizi ne yönde etkilediğimizden bahsediyor:

“Aşırı kıskançlık eşimizi bize bağlamaz, bize olan ilgisini garanti etmez. Tam tersine, kendi değersizlik duygumuzu ona yansıladığımız için onda değersizlik duygusu yaratır. İlişki gitgide değerini kaybeder, gözden düşer. Çekinme ve korku duyguları ilişkide paylaşımı engeller çünkü yargılar ve suçlamalar ile karşılaşan kişi paylaşımda bulunmaktan çekinir. Paylaşma olmadığında yabancılaşma başlar. Yabancılaşma da kopmaya sebep olur ve sonunda birliktelik bozulur.

Aynı zamanda aşırı kıskançlık bir çaresizlik göstergesidir de. Çaresizlik duygusunun boyutu büyüdükçe kıskançlık da artar ve çoğu kez şiddet olayları da ardından gelir. Şiddet elbette bir çözüm getirmeyecektir. Ancak yaşanan sorunları daha da fazlalaştıracağı kesindir. O nedenle aşırı kıskançlık gösteriyorsanız ya da eşinizden bunu görüyorsanız hiç beklemeden bir uzman yardımı almalısınız.”