Güncelleme Tarihi:
Birçok reklam filminden ve dizilerden tanıdığımız Serkan Şenalp’i şu sıralar Mahsun Kırmızıgül’ün "Hayat Devam Ediyor" adlı dizisinde Malik rolüyle ekranlarda görüyoruz. Bu dizide çok farklı bir karakterle izleyici karşısına çıkan Şenalp, usta oyuncularla ve tecrübeli bir ekiple çalışmanın nasıl bir duygu olduğunu ve dizi ile ilgili merak edilenleri anlattı.
Kocaeli Üniversitesi İşletme Bölümü mezunu olan Serkan Şenalp, daha sonra Eskişehir Anadolu Üniversitesi’nde Medya ve İletişim Bölümü'nde okuyor. İlkokul ve ortaokulda çeşitli tiyatro oyunlarında oynayan oyuncumuz, esas dönüm noktasının üniversitedeyken rol aldığı reklam filmlerinin olduğunu söylüyor. Birçok reklamda art arda oynamasının televizyon programlarının ve dizilerin kapısını açtığını belirtiyor.
Seni bu diziden önce hangi projelerde görmüştük hatırlatabilir misin?
“İlk Göz Ağrısı”, “İlk Aşkım”, “Selena”, Digitürk S'nek’te ve Kanal 1’de televizyon programı, Gölgesizler sinema filmi ve sonrasında “Kızım Nerede?” adlı dizde rol aldım. Kısa bir süre Bkm’nin Prot çalışmasında bulundum, mutfak ekibiyle çalışmalara dahil oluyorduk. Şu an ise “Hayat Devam Ediyor”da rol alıyorum.
Hayat Devam Ediyor dizisine nasıl başladın?
Ağustos ayında anlaştık ve çekimlere başladık. Projeyi ve ekibi duyunca kaçırmak istemedim Mahsun Kırmızıgül’ü de çok beğeniyordum zaten. Proje dört dörtlük, iyi ki yer almışım. Enteresandır, benim hiç yaşlanmıyormuşum gibi bir durumum var. 26 yaşındayım ama bir sene öncesine kadar lise öğrencisini oynuyordum. Bu dizide farklı bir rolle kendimi kanıtlayabileceğim için çok mutluyum.
“MAHSUN KIRMIZIGÜL HER AYRINTIYA DİKKAT EDİYOR”
Çekimler nasıl gidiyor?
Çok çalışıyoruz, daha önce hiç görmediğim bir kamera arkası çalışması var. Sinema filmi gibi resmen. Hikaye Ağrı Doğu Beyazıt’ta geçiyordu ama şimdi İstanbul’da devam ediyor.
Mahsun Kırmızıgül sette nasıl?
Herkes “Biz bir aile gibiyiz” der çok klişe olabilir ama biz gerçekten mükemmel çalışıyoruz. Mahsun Kırmızıgül çok profesyonel birisi, çok başarılı. Dört dörtlük çalışmamızı sağlıyor, her ayrıntıya dikkat ediyor. Sette onu her zaman, her şeyi yaparken görebilirsiniz.
Hikayenizde toplumsal bir yaraya değiniliyor, sen ne düşünüyorsun bu konuda?
Yapılan istatistiklere göre Türkiye’de her iki evlilikten biri 18 yaş altı kız çocukları, her dört evlilikten biri de 15 yaş altı kız çocuklarıyla yapılıyormuş. Totale baktığınızda çok büyük bir rakam bu. Kanayan bu yaramız için insanları bu diziyle ne kadar bilinçlendirebilirsek bizim için o kadar iyi.
Karakterinden biraz bahsedelim.
Her karakterin ayrı bir hikayesi var dizide işin güzel yanı da bu. Ben dizide 7 çocuklu bir ailenin engelli bir oğlunu canlandırıyorum. Ezilmiş bir karakter aslında Malik. Yufka yürekli gözüküyor ama sonrasında çok değişecek bir karakter adeta bir patlama yaşayacak bir süre sonra tüm o yaşadığı acıları tüm hor görülmelerini hiç beklenmedik bir şekilde dışa vuracak. Bir anda büyük bir değişim yaşayacak ve yaşadıklarının hesabını soracak hayattan. Güzel geçişleri ve değişimleri olabilecek bir karakter.
Engelli rolünü nasıl canlandırıyorsun, zor olmuyor mu?
Bununla ilgili öncesinde ciddi bir ön çalışma yaptık. Şivelere, karakterlere çalıştık. En önemlisi Mahsun Kırmızıgül hepimizle tek tek ilgileniyor, konuşmaya yardımcı oluyor. Kolumla alakalı da biraz gözlem yaptım, herkeste bu tarz problemler ayrı oluyor. Kolunuzu uzun süre öyle tutmak çok ağrıtıyor. Bazen unutuyorum kolumu hareket ettiriyorum (gülüyor).
“MALİK’İN ENGELLİ OLMASININ SEBEBİ BABASI”
Peki, bunun hikayesi nedir?
Aslında babasından kaynaklanan bir hata sonucu bu durum yaşanıyor. Küçük yaşlarda sinirine vurulan yanlış bir iğne sonucu sol kolu neredeyse tamamen işlevini yitiriyor.
İlk bölümde Hayat’ı öldürme görevi verilmişti sana, nasıldı bu sahne senin için?
Türkiye’de bu duruma düşen ve bundan hapiste yatan çok insan var. Bu, ailenin erkek çocuğuna yıkılan büyük bir yık. Gerçekçi olması gerekiyordu o yüzden zorlandım tabii ki. O sahne için ekstra bir çalışma yaptık.
Diğer oyuncularla aran nasıl?
Çok iyi bir ekip ve çok iyi bir oyuncu kadrosu bir arada. Benim için set, ders gibi geçiyor. Onları izlemek bile büyük bir şey. İşi mutfağında öğreniyorum. Dizideki herkesi çok beğeniyorum.
Dizide kardeş sayısı epey fazla peki sen tek çocuk musun?
13 yaşında bir kız kardeşim var. Gayet iyi anlaşıyoruz. Tiyatroyla uğraşıyor o da. Tiyatroya yönlenmesi de benden kaynaklanıyor, umarım ona iyi bir örnek olurum.
Çok çocuk ister misin? Evliliğe bakış açın nasıl?
Evliliğe çok uzak bakmıyorum, doğru zamanlamayla alakalı olduğunu düşünüyorum. Dizideki gibi 7 çocuk istemem tabii ki (gülüyor). Çocukları çok severim, kız veya erkek benim için hiç fark etmez.
Başka projelerin var mı, hedeflerin neler?
Kamera arkası istiyorum ileride. Film arşivim var. Sinemaya çok sık gidiyorum. Küçük notlar tutuyorum, müzikle uğraşan arkadaşlarımla ufak klip çalışmalarım var. Şu an görüştüğüm birkaç tane sinema projesi var ama olur mu olmaz mı bilemiyorum. Ayrıca tekrar bir televizyon programı yapmak istiyorum. Aslında bu yaz yapmayı düşündüğüm ticari bir girişimim var. Türkiye’de olmayan yeni bir şey diyebilirim, şu an ön hazırlığı var, geri kalan vaktimde onunla ilgileniyorum.
Diziyle ilgili son olarak ne söylemek istersin?
Gerçekten her bölümü kaçırılmayacak kadar lezzetli bir dizi ayrıca tekrarımız da yok (gülüyor). İnanılmaz ilgi görüyoruz umarım hep böyle devam eder.
Bu sıcak söyleşi için Serkan Şenalp’e çok teşekkür ediyor, başarılarının devamını diliyoruz.
Röportaj: Nilay Uzun
Haber içi fotoğraf: Merve Hazinedaroğlu