Güncelleme Tarihi:
İlerleyen gebeliklerde karşılaşılan problemler;
Sırt üstü ve karın üstü yatış özellikle gebeliğin ikinci yarısından sonra önerilmemektedir.Sırt üstü yatış sırasında vücudun alt kısmından kanı toplayıp, kalbe taşıyan büyük bir toplardamar olan VENA CAVA’YA baskı olur.Bunun sonucunda annede tansiyon düşüklüğü,baş dönmesi, halsizlik gelişirken bebeğe giden kan akımı ve besin akışı azalır. Karın üzerine yatış ise; bu pozisyonda bebeğe baskı olabileceğinden önerilmemektedir.
Gebelikte tavsiye edilen yatış pozisyonu, sol yan yatış şeklinde olmalıdır. Bu pozisyonda kalbe gelen kan akımı artmakta dolayısıyla bebeğe giden kan akımı maksimum düzeyde olmaktadır.Karaciğer sağ tarafta olduğundan;büyüyen rahmin karaciğere yapabileceği baskı ortadan kalkmaktadır. Annenin böbrek fonksiyonları ise bu yatış pozisyonunda en iyi şekilde sağlanmakta ,böylece gelişebilecek ödem miktarı en az düzeyde kalmaktadır.Sırt ağrıları olduğunda; sol yana yatılıp dizler karına doğru çekilmelidir.Bel arkası ve bacak arasına bir yastıkla destek yapılmalıdır.Mide yanmaları ve nefes darlığı geliştiğinde ise sırta yine birkaç yastıkla destek yapılmalıdır.
Yatış pozisyonları; her ne kadar gebeliğin 4-5. ayından sonra önem kazansa da alışkanlık olması, zorlanılmaması adına gebeliğin başlangıcından itibaren yan yatmaya dikkat edilmeli. Kaliteli bir uyku için, yatış pozisyonlarına dikkat etmenin yanı sıra; yatmadan hemen önce aşırı miktarda su ve yiyecek tüketilmemeli, akşam saatlerinden itibaren kafeinli içecekler içilmemeli, mümkünse her akşam aynı saatlerde uyunmalı, uyku öncesinde aşırı egzersizlerden kaçınılmalıdır. Yatmadan önce ılık bir duş alınması ya da içilen bir bardak ballı süt veya bitki çayı da uykuya dalmayı kolaylaştıran yöntemlerdendir.