Güncelleme Tarihi:
Anne adayının kanının RH (-), baba adayının kanının RH (+) olması halinde kan uyuşmazlığı meydana gelir. Bebek RH (+) bir kan grubuna sahip olduğunda, bu durum anne adayının savunma mekanizmasını harekete geçirir ve bebeğin kan hücrelerini sanki yabancı bir maddeymiş gibi algılayıp onları parçalamak için harekete geçer. Anne adayının savunma mekanizması ilk defa bu hücreler ile karşı karşıya geliyorsa bu durumda savunma sistemi karşı atak yapana kadar bebek kurtulur. Bu durumda anne vücudu RH (+) hücrelerini öğrenmiş olur.
İhtiyaç duyulan önlemlerin alınmaması halinde, sonraki hamileliklerden birinde anne adayının savunma sistemi henüz doğmamış olan bebeğin kanında bulunan RH (+) hücreler ile karşılaşması halinde savunmaya geçer.
İnsanın kendi dokusunun bir parçası olmayan her madde ve nakil yolu ile vücuda yerleştirilen her bir organ, yabancı bir madde olarak algılanır. Bu yabancı maddelere antijen yani kendi genetik yapısına uymayan adı verilir. Antijenler yerleştiği bedenin savunma sisteminin harekete geçmesini sağlar. Antijenler kan grubu dışında bakteriler, böbrek, karaciğer ve ya kalp gibi nakledilen organlar da olabilir.
Savunma sistemimiz, kendisine yabancı olan maddeyi yok etmek amacıyla harekete geçer ve o maddeyi tanıyabilen antikor üretmeye başlar. RH (-) bir anne adayında bebeğin RH (+) kan grubuna karşı meydana gelmiş antikorlar, anne kanında indirekt coombs (IDC) incelenmesi sebebi ile ortaya çıkar. Bu incelemenin sonucunun normal şartlarda negatif olması gerekmektedir. Sonuç pozitif olduğu zaman immunize RH uygunsuzluğu ortaya çıkar. Pozitifliğin şiddeti ve hastalığın fetüse verdiği zarar arasında direkt olarak bir ilişki söz konusudur. Doğum gerçekleştikten sonra bebeğin kanında bakılan direkt coombs (DC), bebeğin kanında anne kanından gelen RH(+) antijenlere karşı üretilmiş antikorların ölçümü yapılır. Bu ölçümler normal şartlarda negatif olmalıdır.
Anne adayının kan grubunun doğumdan önce bilinmesi gerekmektedir. Eğer anne adayı kan grubunu bilmiyorsa test yapılarak kan grubu belirlenmelidir. Kan grubunun bilinmesi doğacak kan uyuşmazlığı durumlarına karşı önlem almak için oldukça önemlidir. Annenin RH (-), babanın RH (+) olması doğacak bebeğin, Mendel Kanunlarına göre, babanın genetik yapısına bağlı olarak %50 veya %100 RH (+) dünyaya gelmesi anlamına geliyor. Babanın kan grubunu belirleyen genlerin nasıl düzenlendiği bilimsel araştırmalarda saptanamamasından dolayı, annenin RH (-), babanın RH (+) olması durumunda genel olarak bilinen “kan uyuşmazlığı” ortaya çıkıyor.
Dünyaya gelen bebeğin kan grubu RH (+) ise, kanı çok az miktarda bile olsa annenin kanına karıştığı zaman tehlikeli bir durumun ortaya çıkmasına neden oluyor. Çünkü annenin bağışıklık sistemi kendi kırmızı kan hücrelerinden farklı olduğu için bebeğin kırmızı kan hücrelerine karşı antikor üretiyor.
Kan uyuşmazlığı durumlarında annenin antikorları ikinci gebelikte, plasentadan geçerek kan hücrelerini öldürmeye başlıyor. Ne kadar büyük oranda antikor geçerse, bebeğin anne karnında kansızlığa bağlı kalp yetmezliği ve buna bağlı ölme riski artmaktadır. Hem annenin hem de bebeğin bu durumdan korunması için en uygun çözüm, annenin bağışıklık sistemi bir kez uyarıldıktan sonra geri dönüşümü zor olmaktadır. Uyarılan bağışıklık sistemi kırmızı kan hücrelerine karşı antikor ürettiğinden, bu uyarının hiç oluşmaması sağlanmalıdır.
Bu uyarılma ilk doğumda %1 oranında oluşabilmektedir. Her uyaranın doğumla olması söz konusu değildir. Bunun dışında kan uyuşmazlığı yanlış kan nakli, kan ile bulaşmış cerrahi aletler ile girişim ya da enfeksiyonlara bağlı olarak meydana gelmektedir. Bu nedenle RH (-) olan anne adayı, hamilelik sürecinin başında anti-RH antikorlar açısından araştırılmalıdır.
Anne ve baba adaylarında kan uyuşmazlığı varsa indirekt coombs testi yapılmalı, uygun aralıklarla takip edilmelidir.
Hamilelik döneminin başlarında eşlerin kan grupları tespit edilmelidir.
İlk gebelikte gerekli görüldüğü takdirde 28. haftada erken koruma iğnesi yani RH hiper immün globülin yapılmalıdır.
Bebeğin kan grubu RH (+) ise, sonra olacak bebekleri koruma altına almak için antikor üretimini engelleyecek RH hiperimmunglobin iğnesi 72 saat içinde yapılmalıdır.
Annenin duyarlı olması tehlikeli bir durumdur ve bebeği riske sokar. Bunun için hamileliğin ilerleyen aylarında kandaki antikor oranı kontrol edilir. Antikor oranı yüksekse, özel testler uygulanmalı, bebeğin sağlığı mutlaka bir perinatoloji kliniğinde takip edilmeli ve uygun tedavi uygulanmaya başlanmalıdır.
3 aydan büyük düşüklerde immunglobulin uygulaması tam doz olarak uygulanmalıdır. İlk 3 ay içinde 6-8 haftadan sonra ceninde kırmızı kan hücreleri oluşmaya başladığı için düşük doz hiperimmunglobulin yapılması gerekmektedir.
Tıbbi nedenlerle ya da isteğe bağlı kürtajlarda RH hiperimmunglobulin müdahaleden önce uygulanmalı, operasyon eğer mümkünse vakum ile yapılmalıdır.