Güncelleme Tarihi:
Alkol almamaya çalışın
Gebe kalmaya çalıştığınız dönemde, bir kadeh şarap veya bir şişe biranın çok fazla zararı olmayacaktır. Sadece gebe olmadığınıza emin olmanız yeterlidir. Çünkü alkol gelişen bebeğinize zarar verebilir. Bu yüzden yumurtlama dönemi ile adet kanamanızın olacağı süre arasında alkol almamak en doğrusudur. Eğer adetleriniz düzensizse veya gebe kalmada sorun yaşıyorsanız alkolü hayatınızdan tamamen çıkarmanız en iyisidir. Yapılan araştırmalar alkolün gebe kalmaya etkisini net olarak gösterememiştir ancak az da olsa gebe kalmayı zorlaştırdığı sanılmaktadır.
Kafeini azaltın
Kafeinin gebe kalmayı etkileyip etkilemediğiyle ilgili çalışmalar biraz karışıktır. Düşük doz kafein yani günde 300 mg.'ın altındaki kafein miktarı (yaklaşık 8 bardak kahveye denk gelir) gebe kalmada sorun yaratmaz. Ancak gebe kalmanız zor oluyorsa veya tüp bebek yapılması planlanıyorsa kafeinli içecekler tamamen kesilebilir. Kafein, kan damarlarını büzerek rahme giden kan akımını azaltır ve yumurtanın bırakılmasını zorlaştırabilir. Kafeini birden bire bırakmak baş ağrısına neden olabilir. Bu yüzden kafein alışkanlığınız varsa onu yavaş yavaş bırakmanız daha uygun olur. Her gün bir fincan daha az içerek bunu sağlayabilirsiniz. Ayrıca içemediğiniz kahvenin yerine süt koyarsanız vücudunuz için gerekli kalsiyumu da sağlamış olursunuz.
Rafine karbonhidratları tüketirken tekrar düşünün
Karbonhidratlar, diyet listesinde oldukça fazla yer tutar. Ancak bu sizin iyice abartmanızı da gerektirmez. Beyaz ekmek, makarna, beyaz pirinç gibi rafine karbonhidratlar gebe kalmanızı engellemezler ancak genel vücut sağlığınızı etkilerler. Tahılların rafine edilmesiyle 17 anahtar besleyici madde kaybolur. Bunların çoğu da üremeyi destekleyen B vitamini, demir ve antioksidan gibi maddelerdir. Gebe kalmak isteyen bir kadının diyeti, tam tahılların da yer aldığı besleyici gıdalardan oluşması gereklidir. Gıda piramidine göre günde 180 gr tam tahıllardan tüketilmesi gerekir. Kahvaltıda bir kâse tahıl, öğle yemeğinde birkaç tane tam buğday ekmekli sandviç ekmeği ve akşam yemeğinde de tam buğday unundan yapılmış makarna bu miktarı karşılayacaktır. Eğer, çoğu kadında olduğu gibi gebe kalmada sorun yaratan polikistik over hastalığınız varsa tam buğday ürünlerine özel bir dikkat göstermeniz gereklidir. Bu hastalıkta, hormonal dengesizlik nedeniyle kan dolaşımındaki insülin düzeyi kötüdür. İnsülin artışının nedeni genelde bu rafine karbonhidratlardır. Polikistik over hastalığı olan kadınlar, rafine karbonhidratlardan fazla yedikleri zaman, kanda insülin salınımları artar ve bu da yumurtalıklarda düzensiz yumurtlamaya yol açabilir.
Yeşil, kırmızı ve sarı renkli sebze ve meyve tüketin
Sebze ve meyveler, sadece vitamin ve mineralleri değil aynı zamanda serbest radikalleri yok eden antioksidan maddeleri de içerirler. Serbest radikaller, vücudun içine girerek üreme organları, yumurta ve sperm dâhil pek çok hücre ve dokulara zarar verirler. Değişik renklerdeki sebzelerden günde 3 kâse ve meyvelerden de günde 2 kâse tüketmeniz yerinde olur.
Balık konusunda titiz davranın
Doğurganlık döneminde vücudunuzun omega 3 yağ asidine ihtiyacı vardır ve balık da en iyi kaynaklardan birisidir. Ancak deniz ürünleri yüksek oranda civa içerirler ve balıklarda civa bulunabileceği şüphesi anne adaylarını korkutmaktadır. Civa, gerçekten de gelişen fetus açısından tehlikeli olabilir ve kadınların kan damarlarında bir yıldan fazla süre kalabilir. Ancak iyi bir haberimiz var. Bütün balıklar aynı miktarda civa içermezler. FDA'nın önerdiği haftada alabileceğiniz düşük civa içeren balık miktarı 30-40 gr arasındadır. Eğer vejetaryen iseniz veya balık sevmiyorsanız keten tohumunu deneyebilirsiniz. Keten tohumu en iyi bitkisel omega 3 kaynağıdır ve her yerde kolayca bulabilirsiniz. Aldığınız tohumları öğüterek yiyeceklerinizin arasına veya üzerine dökebilirsiniz. Eğer aceleniz varsa keten tohumu yağından alarak bir yemek kaşığı salatanızın üzerinde gezdirin. Yalnız yağı sıcakta kızdırmayın, çünkü besleyici maddeler ısıyla bozulur.
Demir içeren gıdalardan tüketin
Gebe kalmadan önce demir depolarınızı doldurun. Özellikle adet kanaması fazla olan kadınlarda bu önemlidir. Eğer gebe kalma planınız varsa ve demir deponuz azalmışsa bebeğiniz bu minerali sizden almada sorun yaşayabilir. Daha da kötüsü gebeliğin başından itibaren kansızlık varsa sizi doğum sonunda daha ağır bir kansızlık bekliyor olacaktır. Kırmızı et fazla tüketmiyorsanız veya vejeteryan iseniz demir haplarından kullanmanız gereklidir. Bunun için gerekli reçeteyi doktorunuz düzenleyecektir.
Listeria'ya dikkat!
Listeria, çiğ et ve pastorize edilmemiş süt ve süt ürünleriyle geçen bir hastalıktır. Gebe kadınlar bu tür ürünlere karşı diğer insanlara göre 20 kat daha hassastırlar ve listeria enfeksiyonu gebeliğin ilk üç ayında düşüklere neden olabilir. Hatta bazen gebe olduğunuzun farkında bile olmayabilirsiniz. Bu yüzden gebe kalmayı düşünen kadınlar, bu konuda kendilerine dikkat etmeleri gereklidir. Listeria mikrobunu öldürmek için yüksek riskli gıdaları iyice kaynatın. Hiçbir gıdayı oda ısısında iki saatten fazla bırakmayın. Suşi, çiğ köfte gibi çiğ etle hazırlanan yiyecekleri, pastörize edilmemiş süt ve süt ürünlerini tüketmeyin. ü
Vitamin eksiklerinizi tamamlayın
İhtiyacınız olan tüm maddeleri sadece yediklerinizle karşılamanız zordur. Bunun için multivitamin almanız yerinde olur. Ancak vitamin deyip geçmemek lazım, dikkat edeceğiniz önemli noktalar vardır. Örneğin, A vitamininin günlük önerilen dozu olan 770mcg'ı geçmemesi gereklidir. Fazla miktardaki A vitamini doğumsal anomalilere neden olabilir. Ancak bu durum, A vitamininin beta karoten formu değilse geçerlidir. Yiyeceklerde bulunan A vitamini formu güvenli olduğu için, bu vitaminden zengin olan yiyecekleri fazla tüketmekten korkmayın. Aldığınız multivitamin içinde en az 400 mcg folik asit bulunmalıdır. Bu miktar bebeğinizde nöral tüp defekti oluşum riskini azaltacaktır. Gebe kalmadan önce folik asit takviyesine başlamak önemlidir. Çünkü nöral tüp oluşumu döllenmeden üç-dört hafta sonra başlar ki, bu dönemde çoğu kadın gebe olduğunun farkında bile değildir. İçtiğiniz multivitaminin içinde uygun dozda B12 vitamini de olmalıdır. B12 vitamini eksikliğinde de nöral tüp defekti ortaya çıkabileceği düşünülmektedir. Günlük alınan miktarın 2.4 mg kadar olması yeterlidir.
Erkekler nasıl beslenmelidir?
Gebe kalmayla ilgili durumlarda genelde hep kadınlar ön plandadır. Fakat erkekler de tamamen özgür değillerdir. Onların da planlanan gebelikten üç ay öncesinde çinko ve selenyum içeren multivitaminlerden kullanmaları uygundur. Araştırmalar bu minerallerin sağlıklı sperm gelişimine faydası olduğunu göstermiştir. Neden üç ay derseniz, çünkü sağlıklı bir spermin gelişme süresi bu kadardır. Erkeğin eşine bıraktığı spermler 90 gün önce üretilmiş spermlerdir.