Güncelleme Tarihi:
Yeni eğitim ve öğretim yılı için ilk ders zili çaldı. Çocuklar ise tatil rahatlığından çıkıp zorlu bir maratona başladı. Bu eğitim sürecini tüm detaylarıyla takip edecek olan çocukların gözleri bu duruma ne kadar hazır? Peki, ebeveynler çocuklarına yapılacak göz muayenelerinin çocukların okul başarısını arttırdığının ne kadar farkında?
Yeni okul dönemi start aldı, öğrenciler sıraları doldurdu. Çocuklarıyla birlikte okul heyecanı yaşayan aileler ise tüm okul hazırlıklarını tamamladı. Okul kıyafetleri, okul gereçleri her şey temin edildi, ya çocukların göz muayeneleri? Bilinmesi gerekir ki çocukları eğitim dönemine hazırlamada en büyük gerekliliklerin başında göz muayenesi gelir. Çünkü göz problemleri yaşayan ve muayenesi yapılmayan çocuklar zamanla tahtada işlenen dersi takip edememe, ders çalışırken odaklanamama ve akabinde göz veya baş ağrısı ve kızarıklık yaşayabiliyor. Bu gibi problemler ise zamanla çocukların ders çalışmaktan uzaklaşmasına ve akademik başarılarının düşmesine neden olabiliyor. Bu sebeple çocukların bu gibi sorunlarla karşılaşma riskinin önüne geçebilmek için mutlaka bir göz sağlığı uzmanına götürülmesi gerekir.
Okula başlayan her çocuk, okul dönemi öncesi bir göz muayenesine tabi tutulmalıdır. Çünkü görme sorunları tespit edilen ve tedavisi uygulanan çocukların akademik başarılarının arttığı gözlemlenmiştir. Teşhis edilmeyen göz problemleri çocukların başta derslerde uyum sorunları, ilerleyen süreçte ise depresyon belirtileri yaşamalarına neden olabiliyor. Okul öncesi yapılan göz muayenelerinde nadiren de olsa çocuğun bir gözünde körlük aşamasında görme kaybı olduğu ortaya çıkıyor. Aileler ise bu duruma inanmakta zorlanıyor. Çünkü çocuk tek gözle tüm ihtiyaçlarını karşılayabiliyor ve tüm faaliyetlerini yerine getirebiliyor. Bu durum da çocuğun yaşadığı görme problemini ailenin fark edememesine neden olabiliyor. Okul öncesi yapılan her 5 tarama testinin birinde ise çocuğun ciddi görme problemi yaşadığı ortaya çıkıyor.
Birtakım görme problemleri olan çocuklar, bu şikayetleri okul başladığında daha fazla sorun etmeye başlıyor. Hatta şaşılık sorunu olan çocuklar okul çevresi tarafından dışlanacağını dahi düşünebiliyor. Göz kayması yaşayan bu çocuklar için zaman kaybetmeden bir göz operasyonun planlanması gerekiyor.
Okul çağına gelen çocukların en fazla yaşadığı görme sorunu, yakını görememe (hipermetropi) problemidir. Bu görme sorunu çocuğun doğumuyla başlar ve her yıl yaş aldıkça geriler. Ölçülen hipermetropi derecesi çok yüksek değilse ve çocuğun iki gözü arasında ciddi bir fark yoksa uzağı görememe sorunu ile karşılaşılmaz. Ancak bu çocuklar okula başladıklarında yakın çalışırken baş ağrısı şikayeti yaşayabilir. İlerleyen dönemlerde ise şaşılığa kadar varan tablolarla karşılaşılabilir.
Okula başlama dönemi olan 6-7 yaş aralığında, uzağı görememe probleminin (miyopi) ortaya çıkma ihtimali çok düşüktür. 20 yıl evvel miyopinin başlama yaşı 9-10 iken, günümüzde 8 yaşına kadar düştüğü görülüyor. Bu durumun nedeni ise çocukların ergenliği daha erken yaşlarda yaşamaya başlamaları ve ekranlı cihazları çocukluk döneminde yoğun olarak kullanmalarıdır. Miyopi sorunu ise gerekli rutin göz muayeneleri yapılmıyorsa, ancak çocuğun sınıfta tahtayı net görememesiyle ortaya çıkar. Bu problem tamamen yapısal bir olaydır ve yaşla beraber ilerler. 10-16 yaş arası dönem problemin en hızlı arttığı süreçtir. Miyopide genellikle 20 yaş sonrasında artış olmaz ya da artış hızı çok yavaş seyreder.
Çocuğunuz çok yakından televizyon izliyor, ya da düzgün yazı yazmakta veya çizim yapmakta zorlanıyorsa, sık sık baş ağrısı şikayeti oluyorsa, uyku düzensizlikleri yaşıyorsa, sakarlık yapıyor, çok sık sağa sola çarpıyorsa, gözle takibi düzgün değilse en kısa sürede göz muayenesi yaptırmak gerekir. Ayrıca çocuğun iki göz büyüklüğü veya göz kapakları seviyesi farklı ise, gözünde sık enfeksiyon, sulanma veya kızarıklık oluyorsa ve ailede göz bozukluğu hikayesi varsa mutlaka bir uzman desteğine başvurulmalıdır.